Mihriban Mike, ataması yapılmayan bir depremzede öğretmen. Depremden sonra kendi yaralarını bir yana bırakan Mike, çocuklar için çalışmalar başlattı. Hatay’ın pek çok ilçesinde çocuklar için etkinlikler, atölye çalışmaları yapan öğretmen, şimdilerde ise İskenderun'a bir kütüphane kurmaya hazırlanıyor.

Çocuklara adanan bir yaşamın öyküsü
Mihriban Mike, Hatay’da depremzede çocuklar için konteynerdan oyun alanları da oluşturdu. (Fotoğraf: BirGün)

Sibel BAHÇETEPE

Maraş merkezli meydana gelen depremden iki ay önce İstanbul'dan memleketi Hatay Kırıkhan'a dönen Sosyal Bilgiler Öğretmeni 30 yaşındaki Mihriban Mike, burada depreme yakalandı. Evleri ağır hasar gören ve şimdilerde dedesinin hasarlı evinde barınmaya çalışan Mike, yaralarını sardıktan hemen sonra depremzede çocuklar için çalışmalara başladı. "Deprem sürecinde 'ne yapabilirim' diye düşündüm ve yardımseverlerin desteği ile çadırdan ve konteynerden sınıflar kurdum. Atölye çalışmaları yaptım, şimdi de kütüphane kurmaya çalışıyorum" diyen Mike "Çocuklara ne kadar faydam olursa olsun, hep yanlarında olacağım" dedi.

Depremzede Mihriban Mike, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Bölümü'nden 2013 yılında mezun oldu. 2019 yılında da yine aynı üniversitede yüksek lisansını tamamlayıp doktora eğitimine başladı. 2021 yılında İstanbul’da özel bir kolejde öğretmenlik yapan Mike, ekonomik koşullar nedeniyle İstanbul'dan Aydın'a gitti ve aynı kolejin Aydın'daki bir şubesinde çalışmaya başladı. Ancak ekonomik gerekçelerle 19 kişi ile birlikte işine son verildi. Ataması yapılmayan Mike, depremden 2 ay önce memleketi Hatay’a dönüp yeniden KPSS'ye çalışmaya başladı. Ancak Mike de 6 Şubat depreminde Kırıkhan'daki evlerinde ailesiyle birlikte deprem felaketin mağduru oldu. Evleri ağır hasar aldı. Ancak o, felaketin hemen ardından çocuklara yardım için hızlıca yaralarını sardı ve ayağa kalktı. 

ÇOCUKLAR MUTLU OLSUN

Depremin ardından gelen yardımların kesildiğini anlatan Mihriban Mike "Siyaset, maalesef depremin önüne geçti" dedi. Depremin hemen ardından "Ben ne yapabilirim, nasıl insanlara faydalı olabilirim?" diye düşünmeye başladığını anlatan Mike, "İlk başlarda bölgenin ihtiyaçlarıyla ilgili kontak kurup, yardımcı olduğum insanlar oldu. Bayramlıklar, giyisiler dağıttık. Ama bunun dışında ben bir öğretmendim. 'Ne yapabilirim' diye düşündüm ve kendi alanımda birşey yapmak istedim. Çünkü çocuklar bu süreçten psikolojik olarak en çok etkilenenlerdi" diye konuştu. İlk olarak Kırıkhan'da çadır kurduğunu söyleyen Mike, şöyle devam etti: "Çadır ile eğitime başladık. Çocukların psikolojik olarak mutlu olabileceği bir ortam yaratmayı düşündüm. Burada Milli Eğitim Bakanlığı birçok çadır kurdu ama bizim çadır sıradan bir çadır değildi. Çocukları çadırdaki sınıfa çekmemiz gerekiyordu. Çünkü okula gelmek istemiyorlardı, korkuyorlardı. Çocukları çadıra çekmek için değişik etkinlikler düzenledim. Bu etkinlikler sayesinde çocuklar okula gelmeye başladılar. Hediyeler ve notlar hazırladım. Bayramda çocukları balonlarla, şekerlerle, bayramlıklarıyla karşıladık. Çuval yarışı, halat çekme gibi çocukların gidebilecek her türlü etkinliği yaptık. İstanbul'da çalıştığım özel okuldan veliler destek oldu. Kimisi bayramlık, kimisi boya kalemli, kimisi bayram şekerleri, kimisi çocukların kırtasiye malzemelerini karşıladı. Ardından daha çok kişi destek olmak istedi. Malzemeler biriktikçe farklı bölgelere de onları ulaştırmaya çalıştım. Kendi çadırım dışında başka çadırlara da gitmeye başladım. Kırıkhan dışına çıktık. Altınözü'de Hristiyan Köyü olan Tokaçlı Köyü'nde bir konteyneri oyuncaklarla donattık ve çocuklara oyun alanı oluşturduk. Bu hafta da Defne'ye gideceğiz. Defne'de bir etkinlik yapıp kitapları dağıtacağız. Daha çok çocuğa ulaşmak istiyorum. Bu süreçte onlara ne kadar faydam olursa hep yanlarında olacağım.”

KÜTÜPHANE KURACAĞIZ

Hatay İskenderun'da bir kütüphane kuracaklarını anlatan Mike "Farklı yerleri seçmenin sebebi sadece kendi bölgeme bir şeyler yapmak istemiyorum.Kendi yaralarımızı sardıktan sonra da işe koyuldum. Hatay artık sadece Mustafa Kemal Atatürk’ün şahsi meselesi değil, hepimizin şahsi meselesi" diye konuştu.