Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu'nun, aile hekimlerine yönelik yaptığı ankette Covid-19 olan hastaların sonuç öğrenmek için ya da rapor almak için Aile Sağlığı Merkezlerine geldiği, hekimlere söz verilen ek ödemelerin yapılmadığı belirtildi.

Covid-19'a yakalananlar karantinaya girmeden rapor için ASM'lere gidiyor

HABER MERKEZİ

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu, salgına karşı yürütülen mücadeleye katkı sağlamak ve salgının seyrini görmeye yardımcı olmak amacıyla aile hekimlerine yönelik anket çalışması gerçekteştirdi.

75 ilden 835 aile hekimi ile yapılan anket çalışmasında, Ekim ayında aile hekimlerinin izlem listelerine günde 14 bin 373 yeni PCR testi pozitif çıkan hasta eklendiği belirtildi.

Ankete katılan hekimler, "Bir doktor olarak tükenmişlik yaşıyorum", "Bu pandemi süreci sağlık çalışanlarını tüketmiştir. Geçmiş olsun hepimize", "Filyasyon ile koordinasyon yok ve kişisel koruyucu ekipman dağıtması yok" gibi ifadelere yer verdi.

En çok sistemsizlikten şikayet eden hekimler, hastaların test yapıldıktan sonra sonuç öğrenmek için ya da iş görmez raporu almak için Aile Sağlığı Merkezi'ne (ASM) geldiğini, ASM'lerin salgın merkezine dönüştüğünü ifade ettti.

AZALMANIN NEDENİ İZLEM SÜRELERİNDEKİ DEĞİŞİKLİK

Ekim ayı anketine yanıt veren aile hekimlerinin izlem listesinde ortalama 6,533 PCR+ hasta düştüğü, Türkiye genelinde 22.000 aile hekimi olduğu ve izlemlerin 10 gün olduğu göz önüne alındığında günlük ortalama 14 bin 373 yeni hastanın aile hekimleri izlem listelerine düştüğü belirtilerek, "Yaklaşık 150 bin kişi evde tedavi alıp takip edilmektedir. Bu sayılara hastanede takip edilen Covid-19 hastaları dâhil değildir. Toplam sayıya hastanede yatan vatandaşlarımız da eklenmelidir. Eylül ayında bu sayı ortalama 8,49 ve toplamda günlük 13 bin 341 olarak belirlenmiştir. Ortalama sayısındaki azalma izlem sürelerindeki değişiklikten kaynaklanmaktadır" denildi.

EVDE TAKİP EDİLEN 460 BİN 966 KİŞİ VAR

7-14 Ekim tarihleri arasında aile hekimlerinin izlem listesinde ortalama 20 bin 953 hasta olduğu belirtilen raporda, "Türkiye genelinde yaklaşık 461.000 kişi evde izolasyondadır. Eylül ayında bu oran 26,2 ve toplamda yaklaşık 600.000 kişi olarak tespit edilmiştir. Sayılardaki azalma BT pozitif hastaların filyasyon listesinden çıkması ya da PCR+ hastalarda bulaşma yollarının değişmesi (iş yeri yerine aile içi bulaşma, BT pozitif hastaların filyasyona dâhil edilmemesi gibi) ile temaslı kişi sayısının azalmasına bağlı olabilir" denildi.

SÖZ VERİLEN EK ÖDEME YAPILMADI

Ağustos ayında Sağlık Bakanı aile hekimliği çalışanlarına da ek ödeme yapılacağını duyurdu. 3 ay boyunca ve izlem sayısına oranlı olarak 3000 liraya kadar brüt ek ödeme yapılacağı 5 Eylül 2020’de Resmi Gazetede yayınlandı. Ankete katılan aile hekimleri söz verilen ek ödemelerin yatırılmadığını belirtti.

AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNİN YÜZDE 41'İNDE EN AZ 1 SAĞLIK ÇALIŞANI COVıD-19 GEÇİRDİ

Anket sonuçlarının yer alıdğı raporda koronavirüs geçiren sağlık çalışanlarına dair soruya yanıt veren 800 kişinin %59’u ASM’de Covid-19 geçiren sağlık çalışanı olduğunu belirtti. Salgının pik yapmaya başladığı bu dönemde aile sağlığı merkezlerinde enfeksiyon kontrol eğitimleri, koruyucu ekipman ve mesafe kurallarına uyumun önemli olduğu bir kez daha göz önüne serildi.

POZİTİF HASTALAR RAPOR İÇİN ASM'YE YÖNLENDİRİLİYOR

Ekim ayında hastaların iş görmezlik raporları için aile hekimlerine yönlendirilmemesi amacı ile bu raporların filyasyon ekipleri tarafından verileceği belirtildi. Ancak ankete katılan hekimlerin yüzde 14'ü hastalarının raporlarını filyasyon ekiplerinden alabildiğini belirtti.

aile-hekimligi-795864-1.

Ankette şu ifadeler yer aldı:

Hastaneden hastalara evde kalmaları gerektiği bilgisi verilmiyor, hasta hastaneden çıkıp bize geliyor. Genelde rapor almak için geliyorlar…

Çoğu zaman hastalar bizden başka ulaşacak kimse bulamıyor. Bizde raporlar konusunda sorun yaşıyoruz.

SALGIN MERKEZİ ANKARA’DAN İSTANBUL’A GEÇTİ

Eylül ayına göre İstanbul dışındaki vaka artışlarının sorulduğu ankette hekimlerin yüzde 41’i Eylül ayına göre azalma, yüzde 38’i ise artış olduğunu belirtti. Katılımcıların yüzde 21’İ ise izlem sayılarının değişmediğini belirtti.

Raporda, "Yanıt verenlerin sadece yüzde 38’i izlem sayılarının arttığını belirtirken pozitif hasta sayılarının artmış olması salgının merkezinin İstanbul’a geçmiş olmasına bağlı olabilir" denildi.

Eylül ayı anketine İstanbul’dan yanıt verenler günde ortalama bin 714 yeni vaka bildirirken bu sayı Ekim anketinde 2 bin 824’e çıktı. Hasta sayısı Ankara için Eylül ayında 2 bin 671 iken Ekim ayında günde 2 bin 125’e düştü.

Bu bilgiler Sağlık Bakanının İstanbul’da %50 artış oldu açıklaması ve sahadan bildirilen gözlemler ile uyumlu.

İSTANBUL NEDEN RİSKLİ?

Nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu İstanbul, salgının büyümesi açısından çok riski bir ortam oluşturuyor. Anket sonuçlarının yayınlandığı raporda İstanbul'un riskli olmasının nedenleri şöyle sıralandı:

►Üniversitelerin açılması planlanmaktadır. Salgının patlama aşamasında, gençler yayılım için fazladan risk oluşturacaktır.

►Yaşlılar memleketlerinden İstanbul’a çocukların yanına dönmüşlerdir ve bu çok yüksek riskli grup salgının patlama yapacağı dönemde tedbirlerin gevşetildiği riskli bir şehre gelmiş durumdadır.

►Okulların açılması ile trafik yoğunluğu artacak toplu taşımada kalabalık ortamlarda bulunma riski artacaktır.

►İlköğretim, 8 ve 12. sınıfların açılması ve mevsimsel influenza döneminin başlangıcı çok riskli bir eşzamanlılık içermektedir.

►Acilen valiliğin belirlediği kademeli çalışma saatleri uygulanmalı, esnek mesai uygulaması ve evden çalışmaya geçilmeli, üniversitelerin açılması ertelenmeli, toplum bulaşma riskleri konusunda bilgilendirilmeli ev-akraba-komşu ziyaretleri yapılmaması sağlanmalıdır.

►İstanbul Nisan ayından daha riskli bir döneme girmektedir. Ne toplum, ne sağlık çalışanları daha riskli bir ikinci dalgayı aşamama riski ile karşı karşıyadır.