Gözaltında kaybedilen çocuklarının akıbetini sormak için 1995’ten beri Galatasaray Meydanı’nda ‘Failler belli, kayıplar nerede?’ diyerek bir araya gelen Cumartesi Anneleri 23 yılı geride bıraktı

Cumartesi Anneleri 23 yıldır adalet arıyor

Gözaltında kaybedilen çocuklarının akıbetini sormak için 27 Mayıs 1995 yılından beri İstanbul Galatasaray Meydanı’nda ‘Failler belli, kayıplar nerede?’ diyerek bir araya gelen Cumartesi Anneleri 23 yılı geride bıraktı. 23 yılda adalet arayan annelerden 16’sı çocuklarına kavuşamadan hayatını kaybetti.

Eylemde üzerinde barışı simgeleyen beyaz tülbent ile karanfiller bırakılan “Failler Belli, Kayıplar Nerede” yazılı pankart açılarak, kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı. Bu haftaki eylemde 1994 yılında gözaltında kaybedilen Mustafa Bulut’un ‘nerede olduğunu sormak’ için evden ayrılan ancak onlardan da bir daha haber alınamayan Fahri, Ramazan, Ali, Ekrem Bulut'un akıbetini soruldu. Sorumluların yargılanması talep edildi.

İlk sözü HDP Ankara Milletvekili Adayı Filiz Kerestecioğlu aldı. Bir 23 yıl daha burada oturmak istemediklerini aktaran Kerestecioğlu, gerçeğe adalete ulaşmak istediklerini aktardı.

'Annelerın sesini duymuyorlar'
Kerestecioğlu'ndan sonra gözaltında kaybedilen Ferhat Tepeli'nin annesi Zübeyde Tepe konuştu. "Biz 23 yıldır buradayız, kayıplarımız için adalet için buradayız" diyerek sözlerine başlayan Tepeli, "Ama maalesef bütün mücadelemize rağmen adalet yerini bulmadı. Annelerin sesini duymuyorlar. Başbakanlar, Cumhurbaşkanları bizi duymadı. Biz çocuklarımızın kemiklerini istiyoruz. Bundan sonrada adalet yerini buluncaya kadar buradayız. Biz anneler olarak çocuklarımızı hiç bırakmadık, bırakmayacağız" dedi.

1993 yılında Urfa’nın Siverek ilçesinde gözaltında kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın kızı Serpil Taşkaya ise, "Babam kaybedildiğinde ben 7 yaşındaydım. Bu meydanla yedi ya da sekiz yaşında tanıştım. 687 haftadır da bu meydandayım. Buradaki mücadelenin tanığıyım” diye konuştu.

'24 yıldır her yerde eşimi arıyorum'
Ardından 1994 yılında gözaltında kaybedilen Fahri Bulut'un eşi Saliha Bulut'un mektubu okundu. Bulut, mektubunda "24 yıldır her yerde eşimi arıyorum. Kemiklerinin bulunup bize teslim edilmesini ve faillerin adalet önüne çıkartılmasını istiyorum" ifadelerini kullandı.

Gözaltında kaybedilen Mustafa Bulut'un eşi Dilber Bulut'un mektubunda ise şu ifadeler yer aldı: "24 yıldır Mustafa'yı bekliyorum. İnsan mezarsız olunca bir gün çıkıp geleceği umudunu kaybetmek istemiyorum. Hâlâ elbiselerini saklıyorum. Öldürüldüyse başında dua okuyacağımız bir mezarımız olsun istiyoruz. Bunun için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz."

'Cezasızlık son bulsun'
Son olarak basın açıklamasını Cumartesi Anneleri’nden sanatçı Nur Sürer okudu. Gözaltında kaybedilişlerinin 24. yılında Bulut ailesi için adalet istediklerini dile getiren Sürer, "Devleti yönetenleri gözaltında kayıp dosyalarındaki cezasızlığın son bulması için irade göstermeye çağırıyoruz" dedi.