Damgalanma tedaviyi engelliyor
Fotoğraf: Freepik

Berkay SAĞOL

İki uçlu mizaç bozukluğu olarak bilinen "bipolar bozukluk" dünyada yaklaşık 60 milyon, Türkiye’de ise 2 milyon kişiyi etkiliyor. Tedavinin önündeki en önemli sorun toplumdaki önyargılar ve damgalama. Uzmanlar, hastalığa yönelik farkındalılığın artmasının önemine dikkat çekerek "Önyargılar, bipolar bozukluğu olan bireyleri toplumun dışına itiyor, yaşam alanlarını ve sosyal çevrelerini kısıtlıyor. Bu koşullar tedaviyi olumsuz etkiliyor" dedi.


Bipolar Bozukluklar Derneği Genel Sekreteri Dr. Deniz Ceylan, BirGün'e yaptığı açıklamada bipolar bozukluğun tedavi edilebilir bir durum olduğunu söyledi. Ceylan "Ancak, psikiyatrik sorunlar ve bipolar bozukluk ile ilgili toplumun yeterince bilgi sahibi olmaması, bu bozuklukla ilgili yanlış inançların, önyargıların ve mitlerin varlığı bipolar bozukluğu olan bireyleri toplumun dışına itiyor, yaşam alanlarını ve sosyal çevrelerini kısıtlıyor. Bu koşullar altında, bipolar bozukluğu olan kişiler bu durum saklama, yok sayma eğiliminde olabiliyor ve tedavilere gönülsüz olabiliyor. Hatta bu kişilerin yakınları ve bipolar bozukluk tedavisinde görev alan ruh sağlığı çalışanları da bu toplumsal damgalamanın etkisi altında" dedi.

ANLAŞILMAK İSTİYORLAR

Bipolar bozukluğu olan kişilerin, ansızın depresyona ya da maniye girme riski taşıdığını anımsatan Ceylan, “Koruyucu tedavilerini düzenli olarak aldıklarında, düzenli uyku, iyi bir beslenme gibi sağlıklı yaşam alışkanlıklarıyla yaşamlarını sürdürdüklerinde iyi, kaliteli bir yaşam sürdürebilirler. Hepimizin beklentileri ve gereksinimleri benzer aslında. Anlaşılmak, ötekileştirilmemek, sesinin duyulması, sevilmek, desteklenmek" diye konuştu. Bipolar bozukluğun genellikle 20’li yaşlarda başladığını anımsatan Ceylan, özetle şunları söyledi: "Bipolar bozukluğu olan bireylerin tanısının ortalama 9-10 yıl geciktiğini biliyoruz. Bipolar bozukluğun erken teşhisi çok önemli. Teşhis gecikince, tedavi de gecikiyor. Erken tanı için de toplumsal farkındalığın artması çok önemli.”

GÖRÜNÜR OLMALIYIZ

Mobilya tasarımcısı olan 25 yaşındaki bipolar bozukluk hastası İrem Taşkın ise "11 yaşına geldiğimde bipolar bozukluk teşhisi konuldu. O andan itibaren çok fazla damgalanma ve akran zorbalığına maruz kaldım. Bu durum okul başarımı fazlasıyla etkiledi. Hayatı çok sevdiğim ve hayata tamamen küstüğüm dönemler oldu. Tedaviden vazgeçmemek için çok çabaladım. Şu anda tedaviyle tam uyumluyum. İnsanlar bipolar olduğunu saklamamalı. Ne kadar çok göz önünde olursak farkındalık o derece artacak" dedi.