İstanbul Cemal Reşit Rey Konser Salonu, ‘klasik müzik’ konserlerine ev sahipliği yapmayı sürdürüyor. CRR Sanat Yönetmeni Orhan, ‘‘Son 18 ayda koltuk satış rakamlarını yüzde 30 oranında artırmayı başardık’’ dedi.

Dayanışma için klasik buluşmalar
Murat Cem Orhan. (Fotoğraf: CRR)

Erkin Can SEYHAN

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür Daire Başkanlığı’na bağlı olarak çalışmalarını sürdüren Cemal Reşit Rey Konser Salonu (CRR), dinleyicileri yurtiçi ve yurtdışından müzisyenlerle buluşturmayı sürdürüyor. CRR, ülkeyi yasa boğan 6 Şubat depremlerinin ardından dayanışma çalışmalarına devam ederken bir yandan da niteliğe ve kültürel zenginliğe dayalı bir anlayış sürdürme iddiası taşıyor. İstanbul’un en köklü ve önemli kültür mekânlarından biri olarak yüzlerce önemli sanatçıyı ağırlamış olan ve halihazırda kent halkına hizmet niteliğindeki faaliyetlerini sürdüren CRR’nin Genel Sanat Yönetmeni Murat Cem Orhan ile konuştuk.

CRR’nin etkinlik takvimi, hem sıklığı hem de çeşitliliği ile ön plana çıkarken sanatseverlerin yoğun ilgisini çekiyor. Güncel programınızı ve yakın gelecekteki çalışmalarınızı hangi ölçütlere göre belirliyorsunuz?

CRR konser programını belirlerken üç ana kriterimiz var. Nitelik, doğru zaman ve çeşitlilik. Türler arası dengeyi daima korumaya çabalayarak, CRR seyircisi için çok renkli ve kaliteli bir içerik oluşturmaya çalışıyoruz.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı olarak kültür ve sanat çalışmaları sürdüren farklı kurumlar var. 2019’daki seçimler sonrasında bu kurumların hepsinde önemli dönüşümler gerçekleşti. Halihazırda CRR Konser Salonu’nun taşıdığı vizyonu ve İstanbul’un sanat dünyasındaki rolünü nasıl tarif edersiniz?

CRR İstanbul’un incisidir. Gördüğünüz gibi bu sahneye, dünyanın dört bir yanından çok değerli sanatçılar davet ediyoruz ve halkımıza günümüz ekonomisinde son derece erişilebilir bilet fiyatlarıyla sunuyoruz. Bu yönüyle bakıldığında, CRR’yi İBB’nin İstanbulluya sanat alanında yaptığı olağanüstü bir hizmet olarak görmemiz gerekir. Sanatı erişilebilir kılmasının yanında, içinde barındırdığı eğitim faaliyetleri ile de fark yaratan bir vizyona sahiptir CRR. Bu çatı altında son bir buçuk yılda onlarca ustalık sınıfı -ki sadece müzik değil, defalarca dans alanında da yapıldı-, akademiler, söyleşiler, fuaye konserleri yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Biz CRR’yi bir kültür mabedi olarak görüyor ve hep o vizyonla içeriğini kurgulamaya çalışıyoruz. 

CRR çatısı altında çeşitli repertuvarlar özelinde çalışmalarını sürdüren orkestralar ve topluluklar var. Bunun yanı sıra bir de Bestecilik Atölyesi çalışmalarınız var. İstanbulluların sanatla ilişkisini bir izleyici ya da dinleyici olmaktan öteye taşıyan bu çalışmalar bir hayli kıymetli. Güncel olarak veya yakın gelecekte şehir halkının sanata katılımını teşvik edecek çalışmalarınız ve planlarınızdan söz eder misiniz?

Türk Sanat Müziği, Caz ve Senfoni orkestralarımızla hali- hazırda devam eden düzenli konserlerimizin yanı sıra bestecilik akademilerimiz, fuaye sohbetlerimiz, ustalık sınıfı çalışmalarımız, fuaye konserlerimiz tüm ilgisi ve beğenisiyle devam ediyor. Yakın zamanda gençlere daha uzun soluklu destek vermek üzere konservatuvar öğrencilerine kapılarımızı açacağız. Düzenli olarak fuaye konserlerine davet edeceğiz. 

6 Şubat’ta yaşadığımız deprem felaketi, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları olarak hepimizi derinden etkiledi. Haliyle sanat etkinlikleri de bu süreçten etkilendi. CRR Konser Salonu’nda deprem sonrası dayanışma bağlamında ne tür çalışmalar gerçekleştirdiğinizden/planladığınızdan bahseder misiniz?  

İBB Orkestralar müdürlüğümüz ile depremde ağır yara alan Antakya Medeniyetler Korosu ve Hatay Akademi Orkestrası ile konserler verdik. Dünya’nın en büyük Keman virtüözlerinden biri olan Maxim Vengerov ve Özcan, Birsen Ulucan kardeşler, CRR Senfoni Orkestrası ile yaptığımız konserin tüm gelirlerini deprem bölgesindeki çocukların eğitimi için bağışladılar. CRR son 18 ayda geçtiğimiz 20 yılın koltuk satış rakamlarını yüzde 30 oranında artırdı. Bu ilgiye sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.

***

CAZ SAHNESİNİN MÜCEVHERİ CRR’DE

Caz sahnelerinin mücevheri olarak nitelendirilen, İsveçli kontrbasçı Lars Danielsson muhteşem dörtlüsüyle, 20 Mayıs Cumartesi saat 20.00’de, Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda konser verecek.