Demokrasi herkese lazım
Kapatılma davası birçok kesim tarafından demokrasinin zarar göreceği şeklinde değerlendirildi. İşte tepkiler:ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras...
Kapatılma davası birçok kesim tarafından demokrasinin zarar göreceği şeklinde değerlendirildi. İşte tepkiler:
ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras: "Türkiye"de parti kapatmaları destekleyenler, toplumsal sorunların değil, demokrasinin mezar kazıcısı rolüne soyunmuşlardır. Muhafazakarlığın ve gericiliğin toplum üzerindeki artan tahakkümünün kırılması, aynı zamanda otoriter, baskıcı zihniyetle de hesaplaşmayı gerektirir. Türkiye"yi AKP"nin liberal, muhafazakar hattı ile statükocu, baskıcı anlayış arasına sıkıştıran bu boğucu ikileme karşı, demokrasiyi, laikliği, özgürlüğü ve emekçilerin haklarını savunan tüm güçler birlikte mücadele etmelidir."
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi: "Demokrasilerde özgürlük, eşitlik ve çağdaşlık karşıtı düşüncelerin etkisizleştirilmesi toplumsal muhalefetin gücüyle olur. Sokaklarda yürüyen binlerce emekçi AKP iktidarına hak ettiği cevabı verirken AKP’yi kapatmaya yönelen davranışlarda bulunmak demokratik olmadığı gibi benzeri düşüncelerin yarın daha güçlü olarak iktidara gelmesine neden olacaktır. Parti kapatmalar üzerinden çözüm aramak aynı zamanda gerçek muhalefetin serpilip güçlenmesinin de önünün kapatılması demektir."
DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk: "Siyasi partiler siyasette önemli aktörlerdir. Çalışmalarını son derece özgür bir şekilde gerçekleştirmeleri gerekiyor. Biz ilkesel olarak yaklaşıyoruz bu olaya ve demokrasi ve özgürlükler çerçevesinde parti kapatılmasının olmaması gerektiğine inanıyoruz."
SDP Genel Başmanı Filiz Koçali: "DTP ve ardından AKP’ye kapatma davasından da anlaşılacağı gibi, Anayasa’da hemen bir değişikliğe giderek parti kapatmaya yol açan anti demokratik maddeler kaldırılmalıdır. DTP ile görüşmem diyen Başbakanın, askeri vesayet rejimi güçleriyle tam bir uzlaşmaya girmesi de aynı güçlerin kendisine yönelmesini engelleyememiştir. Demokrasi herkese lazım."
Emek Partisi Genel Başkanı Levent Tüzel: "Türkiye gericiliğinin yönetim tarzı haline gelmiş olan kontra ve özel savaş siyaseti şimdi AKP’yi kapatma tehdidi ile hizaya sokmak istiyor. Bu muhalefet anlayışı her zaman olduğu gibi hükümete can simidi oluyor. Gerekçe AKP’nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline gelmesi olarak gösteriliyor. AKP’nin laik olmadığı bilinmektedir ama onu bununla suçlayanların kendileri ve koruma iddiasındaki "demokratik, laik cumhuriyet" ne kadar laiktir?"
Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan: ""Ak Partinin kapatılması ile ilgili açılmış bulunan dava, parlamenter demokratik sistem açısından son derece kaygı verici bir gelişmedir.""
Prof. Dr. Mithat Sancar: “Parti kapatmak bu kadar kolay olmamalı. Böyle bir tablo demokrasiyle bağdaşmıyor, demokrasinin kökleşmesini engelliyor. Şimdiye kadar 26 siyasi partinin mahkeme kararıyla kapatıldığını biliyoruz. Bundan ne sonuç alınmıştır ki şimdi yeni bir dava açılıyor.”
Hak İş Genel Başkanı Salim Uslu: "Türkiye"nin yeniden bir rejim tartışmasına sokulmak istendiği görülmektedir. Bu tartışma yargı kullanılarak bir iktidar yarışı haline getirilmiştir. Seçimle gelenler seçimle gider ilkesi başka enstrümanlar kullanılarak ortadan kaldırılmak istenmektedir. "
Hizmet İş Sendikası Başkanı Mahmut Arslan: “Siyasi partileri kapatmaya yetikli tek merci halkımızdır. Bu dava, demokrasimizle yargımızı karşı karşıya getiren tehlikeli bir girişimdir.”
Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün: “Kapatma davasını alkışlayamam. Gerçek gündemimiz olan ekonominin üzerini örteceği için olsa olsa kaygı duyarım." Can Erdoğan Ankara
ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras: "Türkiye"de parti kapatmaları destekleyenler, toplumsal sorunların değil, demokrasinin mezar kazıcısı rolüne soyunmuşlardır. Muhafazakarlığın ve gericiliğin toplum üzerindeki artan tahakkümünün kırılması, aynı zamanda otoriter, baskıcı zihniyetle de hesaplaşmayı gerektirir. Türkiye"yi AKP"nin liberal, muhafazakar hattı ile statükocu, baskıcı anlayış arasına sıkıştıran bu boğucu ikileme karşı, demokrasiyi, laikliği, özgürlüğü ve emekçilerin haklarını savunan tüm güçler birlikte mücadele etmelidir."
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi: "Demokrasilerde özgürlük, eşitlik ve çağdaşlık karşıtı düşüncelerin etkisizleştirilmesi toplumsal muhalefetin gücüyle olur. Sokaklarda yürüyen binlerce emekçi AKP iktidarına hak ettiği cevabı verirken AKP’yi kapatmaya yönelen davranışlarda bulunmak demokratik olmadığı gibi benzeri düşüncelerin yarın daha güçlü olarak iktidara gelmesine neden olacaktır. Parti kapatmalar üzerinden çözüm aramak aynı zamanda gerçek muhalefetin serpilip güçlenmesinin de önünün kapatılması demektir."
DTP Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk: "Siyasi partiler siyasette önemli aktörlerdir. Çalışmalarını son derece özgür bir şekilde gerçekleştirmeleri gerekiyor. Biz ilkesel olarak yaklaşıyoruz bu olaya ve demokrasi ve özgürlükler çerçevesinde parti kapatılmasının olmaması gerektiğine inanıyoruz."
SDP Genel Başmanı Filiz Koçali: "DTP ve ardından AKP’ye kapatma davasından da anlaşılacağı gibi, Anayasa’da hemen bir değişikliğe giderek parti kapatmaya yol açan anti demokratik maddeler kaldırılmalıdır. DTP ile görüşmem diyen Başbakanın, askeri vesayet rejimi güçleriyle tam bir uzlaşmaya girmesi de aynı güçlerin kendisine yönelmesini engelleyememiştir. Demokrasi herkese lazım."
Emek Partisi Genel Başkanı Levent Tüzel: "Türkiye gericiliğinin yönetim tarzı haline gelmiş olan kontra ve özel savaş siyaseti şimdi AKP’yi kapatma tehdidi ile hizaya sokmak istiyor. Bu muhalefet anlayışı her zaman olduğu gibi hükümete can simidi oluyor. Gerekçe AKP’nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline gelmesi olarak gösteriliyor. AKP’nin laik olmadığı bilinmektedir ama onu bununla suçlayanların kendileri ve koruma iddiasındaki "demokratik, laik cumhuriyet" ne kadar laiktir?"
Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan: ""Ak Partinin kapatılması ile ilgili açılmış bulunan dava, parlamenter demokratik sistem açısından son derece kaygı verici bir gelişmedir.""
Prof. Dr. Mithat Sancar: “Parti kapatmak bu kadar kolay olmamalı. Böyle bir tablo demokrasiyle bağdaşmıyor, demokrasinin kökleşmesini engelliyor. Şimdiye kadar 26 siyasi partinin mahkeme kararıyla kapatıldığını biliyoruz. Bundan ne sonuç alınmıştır ki şimdi yeni bir dava açılıyor.”
Hak İş Genel Başkanı Salim Uslu: "Türkiye"nin yeniden bir rejim tartışmasına sokulmak istendiği görülmektedir. Bu tartışma yargı kullanılarak bir iktidar yarışı haline getirilmiştir. Seçimle gelenler seçimle gider ilkesi başka enstrümanlar kullanılarak ortadan kaldırılmak istenmektedir. "
Hizmet İş Sendikası Başkanı Mahmut Arslan: “Siyasi partileri kapatmaya yetikli tek merci halkımızdır. Bu dava, demokrasimizle yargımızı karşı karşıya getiren tehlikeli bir girişimdir.”
Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün: “Kapatma davasını alkışlayamam. Gerçek gündemimiz olan ekonominin üzerini örteceği için olsa olsa kaygı duyarım." Can Erdoğan Ankara