Google Play Store
App Store

Ekonomik kriz nedeniyle basılı dergilerden kimisi için yolun sonu göründü, kimisi de iflasın eşiğine geldi. Yayıncılar, yaşadıkları darboğazı “İflasın eşiğindeyiz. Bu durum Kültür Bakanlığı’nın büyük bir utancıdır” sözleriyle değerlendirdi.

Dergiciler çıkmazda: İflas ediyoruz
Fotoğraf: Pixabay

Işıl ÇALIŞKAN

İktidarın yarattığı kriz her alanda kendini gösteriyor. Yüksek enflasyon, maliyet artışları ve her geçen gün düşen alım gücünden en çok etkilenenlerden biri de basılı dergiler oldu. Başta kültür-sanat alanında olmak üzere; bilimden felsefeye, spordan sinemaya dek birçok disiplinel alanda faaliyet sürdüren dergicilikte, ekonomik krizin etkileri her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Birer birer kapanan basılı dergilerin sayısı da hızla artıyor. Yayıncılar, bu duruma tepki göstererek "Sesimizi duyun, iflas ediyoruz, sektör darboğazda" dedi. Bir yılda yüzde 250 artan kâğıt maliyetleri birçok yayıncıyı çıkmaza soktu. Dışa bağımlı kâğıt ve baskı maliyetleri, Türk lirasının döviz karşısında değer yitirmesi sonucunda yükseldi. Kültür Bakanlığı, destek olarak seçili olan bazı dergilerden yılda yalnızca 100 ila 150 arasında alım yapıyor. Sonuç olarak Masa, Temmuz, Dergâh gibi birçok dergi tamamen yayın hayatına son verdi. Edebiyat dergisi Notos da yıkıcı ekonomik koşulların altında ezildiklerini belirterek okurlarına destek çağrısı yayımladı.

SOCRATES DERGİ GENEL YAYIN YÖNETMENİ CANER ELER: Hayal kırıklığı yaşıyoruz

8 yıldır yayın hayatına devam eden ve spor alanında faaliyet gösteren Socrates Dergi, emekçileri de ekonomik nedenlerden dolayı basılı faaliyetlerini şimdilik sonlandırdığını duyurdu. En çok satan dergilerin başında gelen Socrates’in bu kararı dergiciliğin içinde bulunduğu durumun vahametini gözler önüne serdi. Socrates Dergi Genel Yayın Yönetmeni Caner Eler, kapanma kararının sürecini şu sözlerle açıkladı: “Her üretim başına maliyetten zarar edilmeye başlandı. İkinci baskıya gittiğimiz sayılardan bile zarar ettiğimiz dönemler oldu. Bu tamamen enflasyona bağlı olarak maliyetlerin çok hızlı yükselmesiyle ilgili. Kâğıt, matbaa, dağıtım, kargo fiyatları çok fahiş noktalara geldi. Özellikle kâğıt ve matbaa ücretleri zaten avro ile endeksli. Sizin ekstra zamlar yapmanız lazım. Bu sefer okuyucuya durumu anlatmakta zorlanıyorsunuz. Doğal olarak satın almalar da düşmeye başlıyor. Her ne kadar Socrates’in satışı hiç düşmese de bizim için ciddi bir karanlık tablo oluştu. Bu nedenle böyle bir ekonomik karar vermek durumunda kaldık. Beni ve ekibi çok üzen bir karar ama Socrates dergi, ismi ve şemsiyesi altında durmaya devam edecek. Hâlâ da hayal kırıklığını yaşıyoruz.” Basılı dergi umudunun Socrates için tamamen rafa kalkmadığını, yalnızca askıya alındığını ifade eden Eler, “Türkiye’deki şu anki ekonomik tablo ve Türkiye’nin genel yapısı çok büyük bir sarmala sürüklüyor. Bunun içinden bir rahatlama gerekiyor ve onun da tabana inecek bir doğru yönetimle olması gerekiyor. Şu an cidden oksijeni çok az. Ekonomik koşulların nispeten biraz daha normalleşebilme umudu farklı periyodik zamanlarla üretmek gibi planlar getirebilir. Tabii ki keşke her ay üretebilsek ama şu anki konjonktürde Türkiye’nin ekonomik şartları bunu pek vadetmiyor ne yazık ki” ifadelerini kullandı.

VARLIK DERGİSİ YAZI İŞLERİ MÜD. FİLİZ NAYIR DENİZTEKİN: Kriz tuz biber oldu

Geçmişi 90 yıla dayanan Varlık dergisi de mağduriyet yaşayanlar arasında. Bir dönem okur desteği ile çıkan derginin Yazı İşleri Müdürü Filiz Nayır Deniztekin, “Sürdürüyoruz ama çok zor. Kâğıt ve matbaa maliyetlerimiz katlanarak artıyor” dedi. Satışlarının maliyetlerini karşılamadığını ifade eden Filiz, “Arada mecburen fiyat artırmak zorunda kalıyoruz. O da satışları düşürüyor. Biz de ne yapacağımızı şaşırdık” siteminde bulundu. Derginin yurtdışı aboneliklerinin de ciddi oranda düştüğüne dikkat çeken Deniztekin, “Dış maliyetleri oldukça azaltarak çıkarmaya çalışıyoruz ama sabit maliyetler çok yüksek. Dergicilik hiçbir zaman destek görmedi zaten ama ekonomik kriz tuz biber oldu. Mevcut iktidarın kültüre karşı anlayışı da belli. Köstek olmasın yeter diye düşünüyoruz. Dergiciliğin işi hiç olmadığı kadar zor. Ekonominin acilen durulması gerekiyor. Önümüzü göremiyoruz” ifadelerini kullandı.

***

Büyük işçi kıyımı geliyor

Dergiciliğin zor günlerden geçtiğini ifade eden Yayıncılar Telif Hakları ve Lisanslama Meslek Birliği (YAYBİR) Başkanı Mustafa Aksoy, şöyle konuştu: “10 yıl felsefe dergisi çıkarttım. Bana bir ev parasına patladı. Hele periyodik yayın yapmak çok zor. İşin bir taraftan editöryel, bir taraftan telif yanı, bir taraftan fiziki maliyet bedelleri yanı var. Bir taraftan da dağıtım, satış ve tahsilat sorununuz var. Süreli yayıncılık, kitap yayıncılığından çok daha zor. Günümüzde ilan almıyorsa çıkması neredeyse imkânsız. Kâğıt, matbaa maliyetlerinin ötesinde işletme maliyetleri de çok yükseldi. Bir işletmenin ayakta kalabilmesi çok zorlaştı. Asgari ücret yükseldi, enflasyon da aldı başını gitti. Doğal olarak çalışanların ayakta kalabilmesi için ona göre bir gelir artışı olması lazım. Artık içerik çok önemli.” Kültür Bakanlığı’nın dergiciler için nasıl bir destek verdiğini sorduğumuzda ise, “Bakanlık desteği abonelik sistemiyle çalışıyor. 100’le 150 arasında alım yapıyor” yanıtını verdi.

Yayıncılar Kooperatifi (Yay-Koop) Yönetim Kurulu Başkanı Elif Akkaya ise yayıncılar açısından finansal anlamda açığın çok ciddi anlamda büyüdüğünü belirtti. Akkaya, yaşananları şöyle özetledi: “Zaten üretim problemli, satamıyor. 10 aydır ne kadar ürettiysek onlar da elimizde bir finansal borç olarak duruyor. Önümüzdeki süreçte ciddi bir işçi kıyımı da gelecek. Bu son enflasyon artışları, asgari ücret zamları artık büyük ve orta ölçekli yayınevlerini zorda bırakıyor. Küçük yayıncılar zaten kendi emeğiyle tek başına sürdürüyordu. Onlar zaten kabuğuna çekildi. Orta ve büyük ölçekli olanlar iflasın eşiğinde. Kültür sanat dünyasının içinde olduğu bu darboğaz Kültür Bakanlığı’nın büyük bir utancı olmalı.”