Dertleri Cumhuriyet’le, güvendikleri birileri var!

CAN UĞUR
canugur@birgun.net
@canugur1987

AKP’ye yakınlığı ile bilinen TV Net kanalındaki ‘derin Tarih’ isimli programda Mustafa Armağan, Yavuz Bahadıroğlu ile Süleyman Yeşilyurt’un Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik hakaretlerine tepkiler devam ediyor. Nurcu olduğu belirtilen Hasan Akar isimli gericinin yine Atatürk’e yönelik küfürlerinin sosyal medyada ortaya çıkmasının ardından Yeşilyurt ve Akar hakkında gözaltı kararı verildi. Gözaltıların ardından bu saldırıların arka planında ne olduğu sorusu gündeme geldi. Gericilerin Atatürk de dahil olmak üzere Cumhuriyet değerlerine olan düşmanlığı bilinirken bu saldırıların yoğunlaşma nedeni ise yaratılan sosyo-politik iklimle bağlantılı olarak yorumlanıyor.

En ufak eleştiriye tahammüleri yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ilgili en ufak eleştiri dahi, savcılar tarafından ‘hakaret’ olarak yorumlanırken iktidar kanalından Atatürk’e ve ailesine yönelik açık hakaretler pervasızca dile getirilebiliyor. Tepkilerin yükselmesinin ardından gözaltı kararı gelirken gerici isimler yayınlarında Atatürk’e, Cumhuriyet’e ve ilerici değerlere küfürler ediyor. Bu konuyu tarihçilere sorduğumuzda ise ortaklaşılan konu hakaretlerin bireysel olmaktan ziyade yaratılan gerici iklimden beslendiği ve ‘birileri’ tarafından korunduğu. Tarihçi Sinan Meydan ‘Atatürk’e edilen küfürler cumhuriyete ediliyor. Bunlar yıllardır bunu yapıyor ama son zamanlarda iyice pervasızlaştılar. Bir yerlerden destek aldıkları belli ve bunun arkasında Cumhuriyet düşmanlığı var’ diyor. Kanun Hükmünde Kararname ile görevinden uzaklaştırılan akademisyen Candan Badem ise ‘Mustafa Kemal’i eleştirebiliriz ancak bunlarınki eleştiri değil saldırı. Dincilerin böyle bir stratejisi var ve bu küfürler bunun parçası’ yorumunu yapıyor.

Tarihçi Sinan Meydan’a göre tarihçi bile olmayan tetikçileri birileri cilalayıp karşımıza çıkartıyor ve düşmanlıklarını bu isimler aracılığı ile hayata geçiriyor. Meydan’a bu küfürlerin yaratılan gerici atmosferle bağlantısını sorduğumuzda ise çarpıcı ifadeler kullanıyor: “Şimdi bunlar tarihi yeniden yazmaya çalışıyor. Yeni Osmanlıcı kafanın stratejisi bu. 2-3 kişinin ettiği basit laflar olarak bakılamaz. Bunlar bir şeylere bir yerlere güvenerek bu saldırgan üslubu kullanıyorlar. Kullandıkları argümanların tutarsızlığı bir kenara ortaya koydukları şeylerin dikkate alınır bir tarafı yok. Çapsız mesnetsiz ifadeler, küfürler bunlar”

Gericilerin çağdaş değerlere olan düşmanlığını sorduğumuz Meydan şunları söylüyor: “Aslında dertleri sadece Atatürk değil. Bunun daha ötesinde bir durum var. Sistematik olarak cumhuriyet düşmanı bunlar. Bunların derdi cumhuriyetle. Atatürk’e küfür edip Cumhuriyet’in ilerici değerlerine saldırıyorlar. Atatürksüz bir tarih yazmak istiyorlar.”

Tunceli Üniversitesi’nden KHK ile ihraç edilen isimlerden olan Marksist tarihçi Candan Badem’e bu saldırıların nedenini sorduğumuzda meselenin tarihsel arka planını şu sözlerle özetliyor: “Atatürk’e saldırılar ya kısa dönemli gündem değiştirme manevrası ya da daha uzun bir stratejinin test atışları. İslamcıların Atatürk’e bitmeyen bir kini var çünkü hilafeti kaldırdı ve 1928’de anayasadan ‘devletin dini İslam’dır’ ibaresini kaldırdı. Tekke ve tarikatları kapatması da nefretlerine sebep oldu. Türkiye bugün bırakın hukuk devletini kanun devleti bile değildir. Bütün yasalar seçmeli olarak uygulanmaktadır. Cumhurbaşkanı’na en ufak eleştiride bile insanlar gözaltına alınırken sosyalistlere, muhalif akademisyenlere, Kürtlere, Alevilere, eşcinsellere hakaretler cezasız kalmaktadır. Şimdi buna Atatürk’ü de dahil etmek istiyorlar. Ancak bunu yapan tetikçilerin FETÖ bağlantısı açık.

Eleştiriözgürlüğü değil’

Meselenin bir eleştiri özgürlüğü ekseninde değerlendirilip değerlendirilemeyeceğini sorduğumuzda ise Badem şu ifadelerle konuyu açıklığa kavuşturuyor: “Atatürk’ü Komünistlere, Kürtlere ve Kızılbaşlara karşı tavrından dolayı eleştirmek mümkündür ancak iğrenç iftiralar atmak ancak dincilere mahsustur, onların cibiliyetini gösterir. Malesef Dinciler bu ülkede Atatürk zamanında bile iktidarın ortağı idiler. Biz sosyalistler Atatürk’ü bu noktadan eleştiririz. Menderes, Bayar, Fevzi Çakmak gibi dinciler Atatürk zamanında da kilit görevlere gelmişlerdi. O zamanki CHP içinde dinciler ve faşistler de vardı. İnönü parti içindeki bu gerici faşist kanada teslim oldu.”

*****

RTÜK’ten ceza geldi

Yandaş TV Net kanalında yayınlanan “Derin Tarih” programında Atatürk’e yönelik çirkin ifadelere ceza geldi. Konu gündem dışı olarak RTÜK toplantısında ele alındı. Oybirliğiyle TV Net’e para cezası verildi.

KHK düzenlemesine dayanılarak, yasadaki ceza miktarı da 5 misline çıkarıldı. Kanal yaklaşık 70 bin lira para cezası ödeyecek. RTÜK toplantısında yasanın “Yayınlar, insan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez” maddesi uygulandı.

Ayrıca “Yayınlar, toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz” ilkesi nedeniyle de ceza verildi.

*****

1. Cumhurbaşkanı hakkında ne yaptınız?

CHP Bursa Milletvekili Dr. Ceyhun İrgil, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a Atatürk’le ilgili saldırgan ifadeleri kullanan kişileri sordu. İrgil verdiği soru önergesinde şu soruların yanıtlanmasını istedi:

» Bakanlığınız Atatürk düşmanlığını meşrulaştıran mesnetsiz, seviyesiz ve aşağılama içeren ifadelerde bulunan kişi ve kurumlara yönelik kanunlar çerçevesinde son on yıldır herhangi bir işlemde bulunmuş mudur? Bu işlemler nelerdir? 5816 sayılı kanun gereği kaç dava açılmıştır?

» 12. Cumhurbaşkanı hakkında sıradan vatandaşların sosyal medyadan bilinçli bilinçsiz paylaşımları için hızla adli merciler tarafından soruşturma açılırken türlü yayın organlarında 1. Cumhurbaşkanı hakkında yapılan seviyesiz ifadelerle ilgili Adalet Bakanlığı ve savcıların tutum farklılığının nedeni nedir?