‘Müzik İyileştirir’ isimli şarkısı ile dinleyiciyle buluşan Şenay Lambaoğlu, pandeminin sektörde yarattığı tahribatı, “Sosyal güvenceden yoksun çok sayıda çalışan var ve meslek kuruluşları her ne kadar destek verse de devlet güvencesi olmadan yapılan yardımlar yetersiz kalıyor” diye anlatıyor

Devlet güvencesi olmadan yardımlar yetersiz

Işıl ÇALIŞKAN

Alternatif sahnenin sevilen sesi Şenay Lambaoğlu hem kendisi hem de dinleyicilerinin ruhunu güzelleştirme çabalarını sürdürüyor. Lambaoğlu, bu kez ‘Müzik İyileştirir’ isimli şarkıyla müzikseverlerle buluştu. Söz ve müziğinin yanı sıra prodüktörlüğünü de üstlendiği şarkının düzenleme, mix ve mastering çalışmalarında Hakan Kurşun ile birlikte çalıştı. Lambaoğlu ile yeni single çalışmasını ve karantina sürecini konuştuk.

► Korona salgını sürecini nasıl geçirdiniz?
Korona günlerini herkes gibi evde ve fakat olabildiğince sakin kalarak geçirdim. Bu süreci verimli hale getirmeye çalıştım. Ailemle daha çok zaman geçirdim. Enstrüman çalmak ve yeni şarkılar bestelemek bana çok iyi geldi.


► Tüm dünyanın yaşadığı bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce korona dünyaya ne öğretti?
Korona günleri dünya tarihine geçmiş birçok salgın hastalığa göre daha hafif seyretti. En sıradan bulduğumuz rutinlerin değerini görmüş olduk. Sarılmaya, dokunmaya, bunaldığımız o kalabalıklara hasret kaldık.

Azla yetinmeyi, küçük şeylerin verdiği mutluluğu hatırladık tekrar.

ŞİFALANDIĞIM ŞEY MÜZİK OLDU

► Müziğin iyileştirici gücü yüzyıllardır biliniyor ama sizdeki etkisini de dinleyelim…
Müziğin iyileştirici gücü de tekrar hatırladığımız o değerlerden biri aslında. Evde hayatımı, hayallerimi, adresimi aradığım günlerde sığındığım, şifalandığım şey yine müzik oldu.

Hayattaki varlık sebebim diyebilirim.

► Şarkı yazarlığı kimliğiniz de önemli bir yanınız…
Şarkı yazmak çocukluğumdan beri yaptığım şey. Okulda şiir kitaplarından bir sayfa seçip kendimce şarkılar uydurduğumu ve çok eğlendiğimi hatırlıyorum. Şarkıcı, besteci, söz yazarı olarak yapmaya çalıştığım her ne varsa çocukluk yıllarımın bir izdüşümü olsa gerek.

***

devlet-guvencesiz-yardimlar-yetersiz-761288-1.

BABAMIN ALDIĞI RADYO DÜNYAMI DEĞİŞTİRDİ

► Sizi ilk olarak caz müzikle tanıdık. Caz üzerine yoğunlaşmanız doğal bir seçim miydi?
Hayatımızda karşılaştığımız birçok şey kaderimizi belirliyor. Babamın bana aldığı küçücük bir radyo müzikal zevkimi, kurduğum hayal dünyamı değiştirdi. Miles Davis, Ella Fitzgerald, Duke Ellington, Sarah Vaughan gibi dünyaca ünlü caz müzisyenleriyle tanıştım. Bu müzikleri dinleyen herkeste aynı etkiyi yaratır mıydı? Sanmıyorum. Hayat hepimize bir şeyler sunuyor, onu kabul etmek ve o yolda yürümek tamamen kendi seçimimiz.

► Bir süredir Türkçe caz kalıplarının dışına çıkıyorsunuz. Bu arayışı siz nasıl tarif edersiniz?
Kendimi yenilemeye, tekrara düşmeden müzikteki yolculuğumu renkli hale getirmeye çalışıyorum. Sanatla uğraşan kişilerin türler arasında hatta farklı disiplinler arasında gezinmesi zaten doğal bir süreç. Yıldız Teknik Üniversitesi’nde öğrenciyken bu prensipleri benimsemiş bir fakültede okumuş olmanın da sanırım bir etkisi olabilir.

► Son yıllardaki türler arası geçişkenliğinin bir etkisi olabilir mi bu?
Sanata olan bu yaklaşım yeni değil aslında. Türler arasındaki bu yolculuk hali, arayışlar, denemeler sanatı zenginleştiren, besleyen öğeler. Müzik tarihine baktığımızda son derece başarılı yapıtlar karşımıza çıkıyor. Yerel ya da klasik olarak tarif edilen birçok eser günümüz müziğine eklemlenerek kılavuzluk ediyor.

► Virüs süreci müzik sektörünü derinden yaraladı. Bir müzisyen olarak nasıl görüyorsunuz durumları?
Pandemi sürecinde müzik ve eğlence sektörü birinci derecede etkilendi. Pek çok meslektaşım ekonomik sıkıntıya girdi. Sosyal güvenceden yoksun çok sayıda çalışan var ve meslek kuruluşları her ne kadar destek verse de devlet kurumlarının güvencesi olmadan yapılan yardımların yetersiz kaldığını düşünüyorum.

ÜRETMEKTEN VAZGEÇMEMEK GEREKİYOR

► Daha az zararla çıkabilmek için çözüm önerileriniz neler?
Her şeyden önce üretmekten vazgeçmemek gerekiyor. Sanatın kriz dönemlerinde insanlar üzerindeki pozitif etkisi ve rolü hep artmıştır. Dinleyicilerin de konsere gidemese de sevdiği sanatçıyı dijital mecralardan takip etmesi.

Şarkılarını dinlemesi bile küçücük gibi görünse de etki bakımından büyük katkılar sağlayabilir.

***

GÖNLÜMDEN GEÇTİKÇE BİR TÜRKÜ TUTTURURUM

► Bir Azerbaycan halk türküsü olan Aman Avcı’yı seslendirdiniz. Bu tarz projelerin devamı gelecek mi?
Halk müziğine her zaman zaafım var. Gönlümden geçtikçe bir türkü tuttururum sanırım.