RTÜK, “ahlaka aykırılık” gerekçesiyle üst sınırdan para cezası verdiği dijital platformların temsilcileri ile birlikte toplantı yapacak. Toplantı “Türk aile yapısı, milli manevi değerler” başlığı altında düzenlenecek.

Dijitale baskı arttı

Hüseyin ŞİMŞEK

Son yıllarda iktidarın medya alanındaki sınırlamalarını art arda hayata geçiren Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) dijital yayın platformlarını da kıskaca aldı. İçeriklerini bahane ederek platformlara en üst sınırdan cezalar veren RTÜK, bununla da yetinmeyerek eylül ayında kuruluş temsilcileri ile toplantı yapma kararı aldı. RTÜRK, temsilcileri Ankara'da toplayarak soyut kavramlar üzerinden kuruluşların yayınlarını düzenlemelerini talep edecek.

TÜRKİYE’YE DAR GELİR

Dijital yayın platformlarına ağır yaptırımlar uygulayan RTÜK, eylül ayındaki toplantının, “Türk aile yapısı, milli manevi değerler, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğü gibi hassas konularla alakalı yayın politikaları" başlığı altında düzenleneceğini bildirdi. Konuyla ilgili BirGün’e konuşan RTÜK Üyesi İlhan Taşcı, “RTÜK, mevcut siyasi iktidarın dünya görüşünü ve yaşam biçimini tüm Türkiye’ye dayatma arayışı içerisindedir. ‘Milli görüş gömleğini çıkardık’ dediler ama yeni giydikleri gömleği tüm ülkeye giydirmek istiyorlar. Ancak bu gömlek Türkiye’ye dar gelecektir” dedi.

RTÜK Üyesi İlhan Taşcı

“Yayın politikaları ile ilgili istedikleri hususlar, soyut kavramlar” diyen Taşcı, açıklamalarına şöyle sürdürdü:

“Yayınların genel ahlak kurallarına göre düzenlenmesi isteniyor. Bunu neye göre belirleyeceksiniz? Ceza yasasına göre suç olan yayınlar elbette cezalandırılsın ama katalog suçlardan olmayan, kişisel yoruma göre çeşitli kriterlere takılacak hususlar cezalandırılamaz. Topyekun, her şeyi bir torbaya tıkıp yayınlanmasını ya da yayınlanmamasını isteyemezsiniz. Kimse, siyasi iktidarın ahlak ve manevi değer anlayışına göre kimse hareket edemez. İnsanlar bu platformlara içeriğinin ne olduğunu bilerek ücret ödüyor ve abone oluyor. Bu yayınları izlemeyi tercih eden insanlara müdahale etmek son derece kusurlu bir anlayıştır. Eylül ayında planlanan toplantıda da muhtemelen yine siyasi iktidar ve onun medyadaki eli olan RTÜK, içerik üreticilerine kendi ahlak anlayışlarına uymaları mesajı verilecek.”

Bir diğer RTÜK Üyesi Tuncay Keser de günlük siyasi tartışmalar üzerinden gündem oluşturarak, tüm medyaya ve topluma mesaj verildiğini bildirerek şöyle konuştu: “Söz konusu yapımlar herkesin kolayca ulaşabileceği şifre sistemi olmayan kanallarda değil, yetişkinler tarafından bir bedel ödenerek ve şifreleme sistemi hizmeti de sunan yayın kuruluşlarında yayınlanmıştır. Dizi, filmlerin yayını sırasında akıllı işaretler de kullanılmıştır. Bu yönüyle yasada çerçevesi çizilen sınırları aşan bir durum söz konusu değildir.

RTÜK Üyesi, Tuncay Keser

Bugün hangi festivalin nerede yapılacağını neredeyse tarikatlar, cemaatler belirler hale geldi. Bir tarikat kendi dünya görüşüne, kendi yaşam tarzına göre şikâyet dilekçesi veriyor, ‘Bu festival milli ve manevi değerlerimize’ aykırı diye açıklama yapıyor ve konser ya da festival iptal ediliyor. Son yaptırım kararı ile milli manevi değer, genel ahlak baskısı festival alanlarından dijital platformlara taşınmıştır. Hukuk, birilerinin milli manevi değerlerine göre oluşturulursa orada özgürlükten, çoğulculuktan bahsedilebilir mi?”