Şili’de, diktatör Pinochet dönemindeki zorla kaybedilmeleri aydınlatma planına göre kaybedilenlere ilişkin tüm bilgiler bir araya getirilecek. Cumartesi Anneleri’ni gözaltına alan polislerin ise soruşturulmasına izin verilmedi.

Dikta dönemiyle tarihi hesaplaşma
Şili’nin başkenti Santiago’daki törende yakınları kayıplarını andı. (Fotoğraf: AA)

Dış Haberler

Dünyanın dört bir yanında insanlar, ülkelerinin karanlık dönemlerinde zorla kaybedilenlerini arama mücadelesi veriyor. Türkiye’de 1995’ten bu yana gözaltında kaybedilen ve faili meçhul cinayetlere kurban edilen yakınlarını ve faillerini arayan Cumartesi Anneleri birçok baskı ve hukuksuzluğa uğrarken, Güney Amerika ülkesi Şili’de hükümet, faşist diktatör Augusto Pinochet dönemindeki kayıp ve ölümlerin aydınlatılması için “ulusal arama planını” onayladı.

Şili’de 11 Eylül 1073’te devrimci Devlet Başkanı Salvador Allende’yi kuşatarak ölümüne yol açan faşist Pinochet’nin diktatörlüğünün 50’nci yıldönümü yaklaşırken solcu Devlet Başkanı Gabriel Boric, başkent Santiago’da düzenlenen törenle kararı imzaladı. Aynı zamanda Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü olan 30 Ağustos’ta başkent Santiago’daki törende konuşan Boric, “adaletin çok uzun sürdüğünü” kaydetti. Boric, “Bu ailelere yapılan bir iyilik değil, ülkenin hak ettiği ve ihtiyaç duyduğu cevapları vermek için topluma karşı bir görev” dedi.

DEVLETİN SORUMLULUĞU

Adalet ve İnsan Hakları Bakanı Luis Cordero Vega ise New York Times’a verdiği röportajda “bu kişileri devlet kaçırdığı için tazminat, adalet ve arama çalışmalarının sürdürülmesinden devletin sorumlu olduğunu” söyledi.

Plan çerçevesinde, Pinochet diktatörlüğünün sona ermesinden bu yana ilk kez kayıpların bulunması için hükümet düzeyinde çalışma yapılacak. Plan, devlet kurumları ve insan hakları örgütleri arasında dağılmış dava dosyaları, arşivleri ve bilgileri özel bir yazılım kullanarak bir araya getirmeyi ve dijitalleştirmeyi amaçlıyor. Kurbanların gömülü olabileceği ya da finansman yetersizliği nedeniyle kazı yapılmasının yıllardır bekletildiği alanların araştırılmasına da fon ayrılacak.

ORDU BİLGİLERİ GİZLİYOR

1976'da kaçırılan bir kişinin kızı olan Kongre Üyesi Lorena Pizarro ise diktatörlük dönemine ait dosyaların “artık elinde bulunmadığını” iddia eden Silahlı Kuvvetlerin, söz konusu belgeleri teslim etmesi gerektiğini söyledi.

Silahlı kuvvetler, diktatörlük döneminden kalma dosyaları, "artık eline bulunmadığını" iddia ederek teslim etmezken, 1970'lerde mikrofilme dönüştürülen bazı dosyaların da 2000 yılında yakıldığı belirtiliyor. Ordunun mahkemelere sadece talep edildiğinde belirli verileri sağladığı ancak tüm kayıtları elde etmek için mahkemelerin herhangi bir işlem yapmadığı öne sürülüyor.

Faşist Pinochet'nin 17 yıl süren diktatörlükliğinde yaklaşık 3 bin sivilin öldürüldüğü veya kaybolduğu, on binlerce kişinin işkence gördüğü ve 200 bin kişinin sürgün hayatı yaşadığı tahmin ediliyor.

NIXON HABERDARMIŞ

ABD Dışişleri Bakanlığı ise Başkan Richard Nixon'ın döneminde 1973'te Şili'de yapılan darbe hakkında bilgilendirildiğine ilişkin istihbarat belgeleri yayımlandı. 8 Eylül 1973 tarihli belgeye göre CIA, Nixon’a "Allende'nin kendisine karşı süren muhalefetin baskılarından özellikle de ordunun hareketlerinden dolayı endişe duyduğu" söylenirken, “erken bir darbe girişimi” hakkında bilgilendirildiği kaydedildi. 11 Eylül 1973 tarihli belgeye göre ise CIA ile Nixon’ın yaptığı toplantıda “Şili Deniz Kuvvetleri’nin Allende’ye karşı askeri eylemi başlatma planları” görüşüldü.

TÜRKİYE’DEki HUKUKSUZLUK

Şili’de tarihi adımlar atılırken, 1995’ten bu yana her cumartesi kayıplarına adalet bulmak için Galatasaray Meydanı’nda eylem düzenleyen Cumartesi Anneleri’nin AYM’nin “hak ihlali” kararına rağmen karşılaştığı hukuksuzluklara yenileri eklendi. T24’ten Murak Kök’ün haberine göre 13 Temmuz’da İstanbul Valisi Davut Gül, Cumartesi Anneleri’nin 943’üncü hafta buluşmasında gözaltına alınmalarına ilişkin suç duyurusunda bulunulan polislerin soruşturulmasına izin vermedi. 943’üncü hafta buluşmasında gözaltına alınan 17 kişi hakkında soruşturma başlatan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ise 13 Temmuz 2023 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Yalnızca “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen dağılmamak” suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığına dair değerlendirme yapan soruşturma savcısı, AYM’nin net hükümler içeren iki ayrı kararına ise herhangi bir atıfta bulunmadı. İki kararın aynı güne denk gelmesi dikkat çekti. 

ANNELERDEN QR KODLU EYLEM

Zorla kaybedilen yakınları için 28 yıldır hakikat ve adalet mücadelesi veren Cumartesi Anneleri, ‘Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü için QR kodlu protesto hazırladı. Galatasaray Meydanı ve civarı başta olmak üzere İstanbul’un çeşitli noktalarında görülebilecek QR kodları telefonundan taratanlar, 1936-1995 tarihleri arasında İstanbul’da zorla kaybedilen 31 kişinin hikâyelerinin olduğu bir internet sitesine yönlendiriliyor.