Kuzey Kıbrıs’ta da gerici eğitim yaygınlaşıyor. İddiaya göre Süleymancılar tarikatına bağlı Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği kanunsuz ve denetimsiz yurtlar açtı. BirGün’e konuşan uzmanlar, ülkede dini kuşatmanın yaşandığına dikkat çekti.

Dini kuşatma Kıbrıs’ta
Fotoğraflar: BirGün

Oğulcan AYDIN

Türkiye’de başta eğitim olmak üzere birçok alanda faaliyet gösteren tarikatlar Kuzey Kıbrıs’a da kanca atmaya başladı. Süleymancılar, Kuzey Kıbrıs içinde yurtlar açtı. Bu yurtların denetlenmediği ortaya çıktı.

“Bugün Kıbrıs Gazetesi” Yazarı Emine Yüksel tarafından yazılan “Anaokulunda İlahi Sesleri” başlıklı haberde, Süleymancılar Cemaati’ne bağlı Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği’nin Kuzey Kıbrıs’ta birçok denetlenmemiş yurt açtığı iddiasında bulunuldu. Habere göre, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçiliğine bağlı din hizmeti müşavirleri bu yurtlarda “imam” olarak görev yapıyor. Lefkoşa’nın Karmi bölgesinde aynı derneğe bağlı yurdun daha önceden mühürlendiği fakat geri açıldığı da öne sürüldü.

Kıbrıs Öğretmenler Sendikası’nın (KTÖS) daha önce derneğe bağlı yurtları şikayet ettiği ortaya çıktı.  Gazimağusa Polis Müdürlüğü’ne sunulan dilekçede şu ifadeler yer aldı: “Şehit Osman Ahmet İlkokulu’ndan 5 öğrenci, Polat Paşa İlkokulu’ndan 2 öğrenci, Alasya İlkokulu 3 öğrenci arabalarla okula götürülüp getirilmektedir. Taşımacılık yapan araçların plakaları RR 190, GR 101 ve KF 533 olarak belirtilmiş. Son iki aracın sürücüsünün M.C.Ö. ve F.A. olduğu bilgimize ulaşmıştır.” Ancak polis müdürlüğünden bir cevap alınamadı. Sosyal hizmetler dairesi tarafından kontrol yapılacağını düşünen derneğin ise yurtları boşalttığı iddia edildi.

KUŞATMA TRAVMA YARATABİLİR

BirGün’e konuşan KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş son yıllarda cemaat ve tarikatların yatılı yurt sayısının arttığını kaydetti. Maviş şunları söyledi: “Cemaatlerin kontrolünde anaokulu açıldığı bilgisine ulaştık. Çocuklarımızın güvenliği ile ilgili endişe duyuyoruz. Anayasal izin, denetim ve gözetim görevlerine yerine getirilmiyor.”

Maviş bir gerici kuşatmayla karşı karşıya kaldığını belirtti ve şunları aktardı: “Çocukların içinde bulunduğu koşulların ihmale ve istismara dönüşme riskinin göz ardı edilmemesi gerekiyor. Türkiye’de benzer yapılanmaların yurtlarında cinsel istismara uğrayan, şiddet gören ve yangın sonucu hayatını kaybeden öğrencilerin medyaya yansımış olaylara ders niteliği taşımalı. Benzer olaylar Kıbrıs’taki Türk Toplumu için travma yaratabilir. KKTC Anayasası’nda geçen dini inanç ve kanaat özgürlüğü anlamına gelen 23. madde ile öğrenim ve eğitim hakkı anlamına gelen 59. maddenin ihlali açıktır.”

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından izin verilmeden yürütülen her türlü eğitim-öğretim faaliyetinin yasal olmadığı açıktır ifadelerini kullanan Maviş, “Ortada yasa dışı ve yetkisiz eğitim veren bir yurt var. İhbarlara göre çeşitli dini dernek/vakıflar tarafından arabalarla okula götürülüp getirilen ve yatılı olarak yurt ve evlerde kalan, aile bütünlüğünden koparılan öğrenciler tespit ettik. Ailelerinin yanında kalamayan çocuklar yalnızca devlet kontrolünde ve Sosyal Hizmetler Dairesi tarafından denetlenen yurtlarda kalabilir. Bu bir zorunluluktur” dedi.

DUVARLAR YÜKSEK PERDELER KAPALI

Kıbrıs Bugün Muhabiri Emine Yüksel ise şunları ifade etti: “Kıbrıs’taki Türk Toplumu ve bölge halkı buraların polis tarafından basılması gerektiğini talep etti. Bakan ise gerekeni yaptık ve yapıyoruz dedi ancak elinde bir belge yok. Kamuoyu vicdanı rahatsız. Yurt yetkililerinin söyledikleri şu, ‘bu öğrenciler bakıma muhtaç’ fakat çevredekilerin söylediklerine göre çocukların ailelerinin durumu orta halli. Bu da yurtlarda bir istismar olabileceği anlamına geliyor. Çocuklar yurtlarda alıkoyuldu. Bu yurtların ortak özellikleri ise şöyle dış duvarlar yüksek, perdeler sürekli kapalı ve kamera sistemleri var. Bize ulaşarak iddiaları yalanlama gereği duymadılar. Bu yurtlarda görev alan ‘imamlar’ KKTC Din İşleri Başkanlığı tarafından değil, Lefkoşa Büyükelçiliğince atanmış. Yazları Kuran Kursu’nda olan öğrencileri yurtlara çekiyorlar. KKTC Eğitim Bakanlığı’nın müfredatı da zaten muhafazakâr bir çizgiye çekilmişti.”

Cemaate bağlı yurtlar daha önce de gündeme gelmişti. Son olarak yurt binasından ilahi sesleri gelmesi üzerine çevre sakinleri şikâyetçi olmuştu. Konuyu Meclis’e taşıyan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) vekilleri, Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’na yurtların denetim raporlarını sormuştu. Çavuşoğlu denetim olduğunu öne sürse de bu konuda herhangi bir rapor sunamamıştı.