Dink cinayeti davasının 53. duruşması başlıyor

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve BirGün yazarı Hrant Dink'in Şişli'de 19 Ocak 2007'de öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerine açılan davanın 53. duruşması bugün İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. Duruşma öncesi "Hrant'ın Arkadaşları" adliye önünde basın açıklaması yaptı.

Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde bir araya gelen "Hrant'ın Arkadaşları" adına Bülent Aydın açıklama yaptı. Davanın geldiği süreci anlatan Aydın, "Cinayetin üzerinden 10 buçuk yılı aşkın bir zaman geçti. İlk defa Hrant Dink cinayetiyle ilgili, açılmış ve sürmekte olan davalar bir davada birleşti. Bugün eğer Trabzon'daki jandarmalarla ilgili davanın iddianamesi okunmazsa sanıkların sorgularıyla duruşma devam edecek" dedi.

Grup, daha sonra Türkçe ve Ermenice dövizler taşıyarak, "Hepimiz Hrant'ız hepimiz Ermeniyiz", "Öldür diyenler yargılansın" şeklinde sloganlar attı. Ardından da, duruşmanın görüleceği İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin duruşma salonuna çıktı.

"ADALETSİZLİK ÇITASI YÜKSELDİ"

Hrant'ın Arkadaşları'ndan Bülent Aydın konuşma yaptı.

Davanın on yılı aşkındır sürdüğünü hatırlatan aydın “İlk defa bu duruşmada Dink cinayetinden yargılananların davaları birleştirildi” dedi.

"Hrant Dink davasında adalet nöbetimiz devam edecek. Bu cinayetle ilgili herkes yargılanana ve cezalandırılana kadar adalet talebimizi sürdüreceğiz” diyen Aydın, 5 Temmuz'da aralarında Hrant'ın Arkadaşları'ndan Özlem Dalkıran'ın da olduğu 10 hak savunucusunun operasyonla gözaltına alınıp sekizinin tutuklandığını hatırlattı.“Hak savunucularının gözaltına alınıp tutuklanmalarıyla Türkiye'nin adaletsizlik çıtası bir adım daha yükseldi” diyen Aydın şöyle devam etti:

"Diğer savunucusularıyla birlikte gözaltına alınan ve tutuklanan arkadaşımız Özlem Dalkıran'a buradan bir selam gönderiyoruz. Özlem Dalkıran ve diğer hak savunucuları 27 gündür özgür değiller.

Hak savunucularının bile tutuklanıp yargılandığı bir ülke haline geldi Türkiye. Özlem Dalkıran'ın ve hak savunucularının akıl almaz gerekçelerle tutuklanmalarını kabul etmiyoruz."

"TUZAK VE KOMPLOYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

“Hak savunucularına kurulmuş bir tuzak ve komployla karşı karşıyayız. Bu süreçte her gün yemi bir yaşan ve karalama bülteni halinde çıkan bazı gazeteler ise basın tarihimizin utanç sayfaları arasında yerini almaya devam ediyor.

Özlem Dalkıran yaşamı boyunca barış, adalet ve insan hakları için mücadele eden arkadaşımızdır. Onu bir an önce yanımızda görmek istiyoruz. Özlem'in yeri yanımız ve Türkiye'nin demokrasi mücadelesidir.”