Direniş diz çöktürdü

ABD emperyalizminin “arka bahçesi” olarak gördüğü Güney Amerika’da halkların ekonomik krize, neo liberal politikalara, adaletsizliğe, yolsuzluğa, siyasi müdahalelere tepkisi büyürken Kolombiya’daki kitlesel direniş sağcı yönetime geri adım attırdı.

ABD yanlısı sağcı devlet başkanı Ivan Duque, ülkede 1977 yılından bu yana gerçekleştirilen en kitlesel genel grev sonrasında halkın çeşitli kesimleriyle masaya oturacaklarını açıkladı. Duque, önceki gün ülke geneline gerçekleştirilen gösterilerle ilgili açıklama yaptı. Hükümetin diyalog kurmaya inandığını ve bunu daha önce farklı yollardan yaptıklarını söyleyen Duque, “Biz halkını dinleyen bir hükümetiz. Gelecek haftadan itibaren, mevcut sosyal politikayı güçlendirmemize, eşitsizliği azaltmamıza, yolsuzlukla daha etkili mücadeleyi artırmamıza ve yasal bir şekilde huzuru inşa etmemize katkı sağlayacak ulusal müzakerelere başlayacağız” dedi.

Ülke çapında sosyal, siyasi bütün kesimlerin bu müzakerelere katılacağını belirten Duque, şiddet eylemlerine bulaşanların Kolombiyalıları temsil etmediğini ileri sürdü. Duque, anayasanın ve devletin işleyişinin hedef alınmaması gerektiğine dikkat çekerek, “Protestolar üzerinden bir şeyin barışçıl bir şekilde ifade edilmesiyle kaosa neden olmak için protestolardan faydalanmak oldukça farklı şeyler” dedi.

CALİ VE BOGOTA’DA SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI

Gösterilerin en yoğun gerçekleştiği Cali kentinin ardından Bogota Belediye Başkanı Enrique Penalosa da nüfusu 7 milyonu aşan başkent Bogota’da 21.00 ile 05.00 saatleri arasında sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini açıkladı. Gösteriler nedeniyle Bogota’da polisin yanı sıra 4 bin asker de görevlendirilmiş durumda.

EYLEMLERİN NEDENİ DUQUE PAKETİ

Kolombiyalılar yönetimin “Duque Paketi” adını verdikleri iş saatlerini artıran, emeklilik yaşını yükselten, fazla mesai ücretlerini düşüren bir yasa hazırlığında olduğu iddiasında. Pakete karşı sendikaların çağrısıyla genel greve gidilirken, öğrenciler de bütçeden yükseköğretime ayrılan payın artırılmasını talep etmek için sokaklara çıkmıştı.

Gösterileri tetikleyen bir diğer rahatsızlık ise 2016’da, dönemin Devlet Başkanı Santos ile Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC) arasında imzalanan ve ülkenin liderine Nobel Barış Ödülü’nü kazandıran barış anlaşmasının gereklerinin yerine getirilmediği iddiaları. Söz konusu anlaşmada yer alan yoksul halkın tarımsal üretim için kullanması öngörülen arazilerle ilgili hükümetin adım atmadığı, eski FARC gerillalarına ve yerli halka karşı gerek güvenlik güçleri gerekse paramiliter grupların saldırılarının sürdüğü belirtiliyor.

Savunma Bakanı Carlos Trujillo, 21 Kasım’da genel grevle başlayan gösteriler nedeniyle 3 kişinin öldüğünü, 273 kişinin yaralandığını ve 98 kişinin de gözaltına alındığını açıklamıştı.