DİYALOGDA MUTABAKAT

İki hafta önce zemini oluşturulanve AKP-DTP arasında yapılan dünkü görüşmede, ekim ayında gündeme gelecek olan Kürt açılımının çözüm paketine kadar diyaloğu sürdürme kararı alındı

MUTABAKAT KARARLARI
»İki parti arasında diyalog zemini düzenli olarak devam ettirilecek.
»Bir arada yaşanabilecek bir barış zemininin yaratılması için Türkler ile Kürtler ikna edilecek.
»Ortak ve güçlü diyalog zemini sadece DTP ile değil, demokrasi güçlerinin de sürece katılımını kapsayacak.
»Görüşmeler Meclis çatısı altında sürdürülecek, atılacak her adımda karşılıklı görüş alışverişinde bulunulacak.
»Tarafların tanımının iyi yapılması ve taraflardan birinin altını boşaltacak ve çok başlılık yaratacak çeşitli tutumlardan kaçınılması gözetilecek.
»PKK geri çekilme sürecini başlattı. Ancak 4 Ağustos’ta Van'da 2 PKK'li öldürüldü. Süreci baltalayacak bu tür olaylara izin verilmeyecek.
»Diyalog sürecinde taraflar zafer havasına girmeyecek.
»Güney’deki oluşuma karşı anlayışlı davranılacak. »9'DA

Baykal’dan Bahçeli tarzı yorum: Erdoğan PKK ile görüştü
»CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan'ın DTP ile görüşmesini “Bu konuşma Kandil’le de yapılmış sayılır, İmralı'yla da yapılmış sayılır” şeklinde değerlendirdi. “Bu görüşmenin muhatabı hiç kuşku yok PKK'dır. PKK'nın çeşitli biçimlerde yansımasıdır” diyen Baykal, “Bunu saklayarak, bir yere varılamaz” dedi.

Taraflar çok umutlu ve heyecanlı
»Aylardır beklenen görüşme gerçekleşti. Aslında normal olan gerçekleşti. Yanlış olan ve tuhaf olan AKP’nin Kürtlerin demokratik siyasal temsilcisi olarak parlamentoda bulunan DTP ile diyalog kurmamasıydı.  »HAKAN TAHMAZ 9'DA

Uzun süredir muhataplık sıkıntısı olan AKP’nin ‘Kürt açılımı’nda yeni bir evreye girildi. Çözümün öznelerinden biri olarak görülmeyen DTP ile en sonunda görüşüldü. ‘AKP Genel Başkanı’ Erdoğan ile DTP Eşbaşkanı Türk, görüşmeden umutlu olduklarını ifade etti
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk ‘Kürt açılımı’ konusunda dün bir araya geldi. DTP ile görüşme konusunda uzlaşmayan Başbakan Erdoğan, söz konusu zirveyi Başbakan sıfatıyla değil AKP Genel Başkanı sıfatıyla gerçekleştirdi. Toplantıdan sonra yaptığı değerlendirmede “Görmek istediğimiz halkımızın, Türkiye’mizin kucaklaştığı bir süreçtir” diyen DTP Eş Başkanı Türk “Herkesin görüşlerinin alınmasını gerektiren bir süreçte bir proje ile ortaya çıkmanın doğru olmadığını” ifade ettiklerini söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise “Bu çalışmanın içerisinde teori var, pratik var. Hepsi bulunsun istiyoruz. Bununla ilgili olarak siyasi partilerimizin, sivil toplum örgütlerimizin, akademisyenlerimizin, medyanın söyleyeceği çok şey var” şeklinde konuştu.
DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk Başbakan Erdoğan ile yaptıkları görüşmenin ardından “Önemli bir gün. Bir diyalog ortamının sağlanmasından dolayı mutluyuz, umutluyuz” dedi.
Türk Başbakan Erdoğan’la 1 saat süren görüşmenin ardından gazetecilere kısa bir açıklamada bulundu. Türk şunları söyledi:
“Önemli bir gün. Bir diyalog ortamının sağlanmasından dolayı mutluyuz, umutluyuz. Görmek istediğimiz halkımızın, Türkiye’mizin kucaklaştığı bir süreçtir. Umut ediyoruz ki daha demokratik, herkesin sevgiyle kucaklaştığı bir süreçle karşı karşıya kalırız. Hepimize önemli sorumluluklar düşüyor. Çabalarımızı sürdüreceğiz. Bir proje ile ortaya çıkmanın doğru olmadığını ifade ettik. Bunu zaman içinde daha olgunlaştıracak, toplumun her kesimini düşüncesini alacak bir sürecin başlaması konusunda, düşüncelerimizi ifade ettik. Umuyorum ve inanıyorum ki daha güzel günlere, daha mutlu günlere hep birlikte kavuşuruz, kucaklarız o günleri...”
Türk, yaptığı kısa açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlamadı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AKP Genel Başkanı sıfatıyla DTP Genel Başkanı Ahmet Türk ile yaptığı görüşmenin bu süreçte bazı şüpheleri ortadan kaldıracak bir adım olduğunu belirterek, “TBMM  çatısı altında çok önemli bir toplantıyı gerçekleştirdik. Bildiğiniz gibi bir sürecin içindeyiz. Bu süreci yönelik olarak bugün yapmış olduğumuz toplantıyla geleceği yönelik umutlarımızın arttığı inancındayım. Zira milletimiz, birlik beraberlik istiyor. Gözyaşları dinsin istiyor, kan ölüm olmasın istiyor. Bunlara yönelik olarak da İçişleri Bakanlığımızın koordinasyonunda bu çalışmayı başlattık. Bunun içinde içinde teori ve pratik var. Hepsi burada bulunsun istiyoruz. Siyasi partilerimizin, STK'ların akademisyenlerin medyanın katılımlarıyla çalışma devam ediyor. Bu süreç içinde böyle bir çalışmayı yaparak, şu bir saatlik görüşmede karşılıklı olarak birbirimizden istifade ettiğimize, geleceğe yönelik güvene dayalı olumlu adımlar olacağına inanıyorum. Bazı  şüphelerin kalkacağına inanıyorum. Kısa uzun vadede şüpheleri aşacağımıza inanıyorum.”
Görüşme Erdoğan’ın AKP Grubu’ndaki makamında gerçekleştirildi. Basına kapalı yapılan görüşmeye DTP’den, Türk’ün yanı sıra Eşbaşkan Emine Ayna, Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş, AKP’den de Erdoğan’ın yanı sıra İçişleri Bakanı Beşir Atalay, AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ ile Başbakan Başdanışmanı Yalçın Akdoğan katıldı.

Barışçıl ve demokratik çözüm platformu kuruldu
Aralarında sendikalar, kitle örgütleri ve siyasi partilerin bulunduğu bir gurup Kürt sorununda çözüme katkı için Barış ve Demokratik Çözüm Platformu isminde bir platform kurdu. Platform,  Kürt sorununda barışçıl ve demokratik çözüm konulu bir basın açıklaması yaptı. Barış ve Demokratik Çözüm Platformu adına konuşan Güven Çelik Kürtlerin muhatap alınmadığı ve temsilcilerin dışlandığı bir çözümün gerçekte çözüm getirmeyeceğini vurguladı. Platform 1 Eylül’de bir mitingle sonlandıracağı eylem takvimini de açıkladı. Programda bildiri dağıtımından, meşaleli yürüyüşlere, panellere kadar değişik etkinlikler var.
Platforma katılan örgütlerin isimleri şöyle: EMEP, DTP, ÖDP, SDP, Sosyalist Parti, EHP, BDP, 78’liler Girişimi, KESK İst. Şb. Platformu, ESP, İHD, ÖSH, Antikapitalist, Teori ve Politika, Türkiye Yazarlar Sendikası, DİSK Cam Keramik-İş, DİSK Gıda İş, Göç-Der, MKM, Barış Anneleri, Yakay-Der, Tuab, Gökkuşağı, ÖDAH, İdayder, Koçgiri Kültür Merkezi Girişimi, Toplumsal Özgürlük Platformu, SODAP, DSİP, TOHAV. Hakan Masraf

Baykal'dan garip açıklamalar
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan'ın DTP ile görüşmesini "Bu konuşma Kandil'le de yapılmış konuşma sayılır, İmralı'yla da yapılmış konuşma sayılır" şeklinde değerlendirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "DTP ile PKK'yı ayrı tutmak lazım" sözlerini değerlendiren Baykal, "Başbakan'ın bu gayreti, bu konuyu değişik çerçeve içinde sunma gayreti bir şeyi değiştirmez, ama bir şeyi yansıtır: Başbakan'ın sıkıntısını yansıtır" dedi.
Bugüne kadar Başbakan Erdoğan'ın, terörü lanetlemediği sürece DTP ile temas kurmayacağını ifade ettiğini anımsatan Baykal, "Bunu Başbakan olarak yaptığını, parti genel başkanı olarak yapmadığını söylememişti, bunu bir temel siyasi ilke olarak ortaya koymuştu. Şimdi o ilkesini koruyamıyor. O ilkesinin arkasında duramıyor" diye konuştu.
"Görüşmenin muhatabı hiç kuşku yok PKK'dır. PKK'nın çeşitli biçimlerde yansımasıdır" diyen Baykal, "Bunu saklayarak, gerçeği örtbas ederek bir yere varmak mümkün değildir. Önce bu tip işlerde samimiyet esastır, dürüstlük esastır, ne yapıldığının açıkça ortaya konulması esastır. Halbuki tam tersine bir tabloyla karşı karşıyayız. Şu ana kadar ne yapılacağı söylenmiyor. Kiminle yapıldığı sislerin arkasında saklanmak isteniyor. Garip bir şekilde yapılıyor. Bu kendine inanan, güvenen, ne yapacağını bilen, yapacağının doğru olduğunu düşünen ve bunu herkese kabul ettirme iyi niyetli gayreti içinde faaliyet gösteren bir tabloyla karşı karşıya değiliz" görüşünü dile getirdi.

İMRALININ ORTAYA ATTIĞI TALEPLER

Baykal, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'dan bir randevu talebi gelmesi durumunda ne tavır içinde olacaklarını şöyle açıkladı: "Randevularla kapalı kapılar arkasında konuşulabilir olmaktan çıkmıştır bu iş."

KESK: Kürt sorunu mutlaka çözüme kavuşturulmalıdır
MELİS CİDDİOĞLU ANKARA

Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), Kürt sorununun çözümüne ilişkin görüş ve değerlendirmelerini, yaptığı basın açıklamasıyla kamuoyuyla paylaştı.
Mülkiyeliler Birliğinde yapılan açıklamada konuşan KESK Genel Başkanı Sami Evren, “Kürt sorunu mutlaka çözüme kavuşturulmalıdır. On binlerce insanımızın hayatına mal olan çözümsüzlük politikaları sonucu çıkmaza sokulmuş Kürt sorununda, çözüm olanaklarının nispeten tartışılabildiği bir dönem yaşıyoruz. Bu nedenle Başbakanın gecikmelide olsa DTP ile görüşmesini son derece önemli buluyoruz. Ancak Başbakanın görüşmeyi Başbakan sıfatıyla değil de AKP Genel Başkanı sıfatıyla yapacak olmasından bir anlam çıkarmakta zorlanıyoruz” diye konuştu. Evren, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“İnsanlarımız takibatlara, işkencelere, infazlara kurban gitmiş, köylerinden, evlerinden geçim olanaklarından zorla koparılmıştır. Savaşı çözüm olarak gören milliyetçi yaklaşımlar kardeşliğimizi zedelemiş, sokaklara linç çetelerini sürmüşlerdir. Devlet içinde JİTEM gibi yapılanmalar yaratılarak savaş kışkırtılmış, infazlar, işkenceler ülkenin gündelik gerçeği haline getirilmiştir.”
Bu süreçle ilgili KESK olarak çok ağır bedeller ödediklerini, Eğitim-Sen KESK sendikasının anadilde eğitim hakkını savundukları için kapatılmayla tehdit edildiğini, onlarca sendikal kadrosunu infazlarda yitirdiklerini, baskılara, sürgünlere, soruşturmalara maruz kaldıklarını belirten Evren, “Sorunlarımızı, temel meselelerimizi çözmek için öncelikle bu eksikli, ayıplı demokrasiden kurtulmak zorundayız. Toplumsal, siyasal sorunlarımız ancak defosuz gerçek bir demokrasi ortamında çözülebilir” dedi. Evren, sorunun çözümü için önerdikleri formülü açıklarken şu ifadeleri kullandı:
“Sorunun çözümü için basit bir formül öneriyoruz: savaşa karşı barış, şiddet yerine hoşgörü, ötekileştirilmeye karşı yerine koyma, yaralama yerine tedavi etme, inkar yerine tanıma. Öncelikle eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik yeni bir Anayasa çalışması başlatılmalıdır.
Evren, barışı perçinlemek için genel af çıkarılması gerektiğini de belirtti.