Doğanın hâkimi değil parçasıyız

Işıl ÇALIŞKAN

Sinemanın iyileştirici gücüyle birlikte karbon ayak izini azaltmayı amaçlayan “Kıyıdan Kıyıya Türkiye-Yunanistan Film Festivali, bu akşam Ghosts film gösterimi ile açılışı yapıyor. Çeşme Belediyesi’nin destek verdiği festivalin sanat yönetmenliğini ödüllü oyuncu Gizem Erman Soysaldı ve deneyimli festivalci- yönetmen Yusuf Saygı üstleniyor.Alışılagelmiş kırmızı halı seremonisi yerine, sürdürülebilirliğe vurgu yapmak için “yeşil halı” seremonisi yapılacak olan festival, Türkiye'nin ilk sürdürülebilir ekolojik bağımsız film festivali olacak. Festival ayrıca farklı kökene sahip kültürel topluluklar için, sinemanın sunduğu estetik ve bilgilendirici araçlarla ortak bir tartışma zemini yaratmayı ve Türkiye ve Yunanistan’dan sinemacılar arasındaki ortak çalışmayı teşvik etmeyi amaçlıyor.Festivalin sanat yönetmeni Gizem Erman Soysaldı ile konuştuk.

Öncelikle “sürdürülebilir film festivali” kavramını biraz açmasını rica ettiğimiz Soysaldı, sorumuzu şöyle cevaplıyor: “İlk akla gelen filmlerin temasının ekolojik olduğu yönünde ama öyle değil. Festival organizasyonunun yapılış şekli sürdürülebilir. Hedefimiz üç yılın sonunda yüzde yüz sürdürülebilir olmak. Örnek vermek gerekirse, tek kullanımlık plastikler kullanmayacağız, misafirlere matara dağıtıp festival noktalarına damacana sular koyacağız, festival mekânlarında elektrik tasarruflu lambalar kullanacağız, şatafatlı organizasyonlar yerine yerel sanatçıları destekleyeceğiz, yerel lezzetleri hatırlayacağız, kırmızı halı yerine limon fidelerinden yeşil halı seremonisi yapacağız, ulaşımımızın çoğunu elektrikli araçlarla sağlayacağız. Bu ve bunun gibi daha birçok madde üzerinde Çeşme Belediyesi ve festival ekibi olarak çok titiz bir çalışma yürütüyoruz.”

Bu festivalin bir temasının da barış olması gerektiğini düşündüklerini belirten Soysaldı, Türkiye-Yunanistan vurgusunu hatırlatarak,“Çeşme, iki halk arasında çok özel bir yer. Kültürümüz, tarihimiz, lezzetlerimiz ortak. Dünyada var olan politikalar insanları dil, din, ırk, cinsiyet, yaş, güzellik, maddiyat olarak ayrıştırmaya çalışsa da hepimiz bu gezegende doğmuş insanlarız, canlılarız. Doğaya uyumlu yaşam şeklimizi, doğanın hâkimi değil de bir parçası olduğumuzu hatırlamamız gerekiyor” şeklinde konuşuyor.

Gizem Erman Soysaldı

DİSTOPİK AMA DEĞİL

Soysaldı, film seçkisinde hassasiyetlerini ise, “Türkiye ve Yunanistan sinemasından çok özel bir seçki yapmaya çalıştık. Filmler yakın dönemden ama zamansız bir seçki yaptık. Filmlerin çoğu distopik filmler ama bir yandan da o kadar güncel ve ülke gerçeğine uygun ki, biz de şaşkınız. Gösterilen filmlerin 3 tanesi ilk film aynı zamanda” diye anlatıyor.

Ödüllü oyuncu festivaldeki katılımcıları nelerin beklediğini sıralayarak sözlerini sonlandırıyor: “Sabahları kıyı temizlikleri, öğlenleri masterclass'lar, akşamları da film gösterimleri olacak. Her sabah ayrı bir plajda kıyı temizliği olacak. Katılımcılarımızı kıyı temizlikleri sonrası sürprizler bekliyor. Öğlenleri masterclass'lar var AyiosHaralambos Kilisesi'nde. Sürdürülebilirlik Kültür Sanat, Kamera Önü Oyunculuk, Yönetmenlik Master Class, Çocuklar için Atıklarla Stop Motion Atölyesi. Akşamları Alaçatı Amfi Tiyatro'da film gösterimleri, filmlerin yönetmenleri ve oyuncularıyla uzun söyleşiler olacak. 19-24 Ağustos arası Çeşme’de olan herkesi festivale bekliyoruz.”

***

SANATÇILARIMIZIN AYDINLIK BAKIŞLARI BÜTÜN İNKILAPLARDA BAŞARIDIR

Festivale destek veren Çeşme Belediye Başkanı M. Ekrem Oran, “Sanatla toplumsal bilinç arasındaki bağlantıyı şu sözlerle açıklıyor: Binlerce yıl öncesinde mağara duvarlarına çizilen ilk resimlerden itibaren sanat, insanın kendini ifade etmesinin en etkin yollarından biri olmuş. Toprağın işlenmesi, yerleşik hayata geçişten tutun da inanç biçimleri, ekonomik koşullar, savaşlar, teknolojik gelişmelere kadar her şey sosyokültürel yapıyı dolayısıyla da ifade biçimlerimizi etkiledi. Yazı, müzik, tiyatro, resim, fotoğraf, gibi keşifler hayalleri, idealleri olan sanatçıların elinde toplumun ufkunu açan birer sanat eserine dönüşüyor. Binlerce yıllık kültürel birikimimiz de Çanakkale Savaşı ile başlayıp Cumhuriyet’e uzanan sancılı süreçten etkilenmiş. Mustafa Kemal Atatürk'ün vizyonu ve dehasıyla modern yapıya kavuşmuştur. Şartlar sanatçıyı etkilerken sanat da toplumu dönüştürür. Nazım'ın Hiroşima saldırısı sonrası yazdığı,

“Kapıları çalan benim, kapıları birer birer

Gözünüze görünemem, göze görünmez ölüler

Hiroşima'da öleli oluyor bir on yıl kadar.”

Şiiri okuyup etkilenmeyenimiz var mıdır? Sanatçılarımızın aydınlık bakışları; yüksek hedeflerimize, kararlı yürüyüşümüzde umudumuzun ve direncimizin en önemli ışık kaynağıdır. Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi, “Güzel sanatlarda muvaffak olmak, bütün inkılaplarda başarıya ulaşmak demektir.””

***

Kıyıdan Kıyıya Türkiye-Yunanistan Film Festivali’nin programı şöyle:

19 AğustosPerşembe:

20.00: Alaçatı Anfi açılış, Ghosts film gösterimi, yönetmen Azra Deniz Okyay veoyuncu Emrah Özdemir ile söyleşi

20 Ağustos Cuma:

09.00: Basın ve misafirler için kahvaltı

20.00: Alaçatı AnfiApples film gösterimi, yönetmen ile online söyleşi

21 Ağustos Cumartesi:

09.00: Kıyı temizliği

14.00:AyiosHaralambos Kilisesi, Ferdi Akarsu sürdürülebilirlik söyleşi

20.00: Alaçatı Anfi, Bilmemek film gösterimi, yönetmen Leyla Yılmaz ve oyuncu Senan Kara ile söyleşi

22 Ağustos Pazar:

09.00: Kıyı temizliği

14.00:AyiosHaralambos Kilisesi, Gizem Erman Soysaldı oyunculuk workshop

20.00:AlaçatiAnfi, Journey Through Smyrna film gösterimi, yönetmen ChrysovalantisStamelos ile söyleşi Evrim Ateşler rembetiko konser

23 Ağustos Pazartesi:

09.00: Kıyı temizliği

14.00:AyiosHaralambos Kilisesi, Hüseyin Karabey yönetmenlik masterclass

20.00: Körfez film gösterimi, yönetmen Emre Yeksan ve oyuncular Ulaş Tuna Astepe ve Ahmet Melih Yılmaz ile söyleşi

24 Ağustos Salı:

09.00: Kıyı temizliği

14.00:AyiosHaralambos Kilisesi, Gülen Gözkara ve Yusuf Saygı ile kıyıtemizliginde toplanan atiklarla çocuklar için stop motion atölyesi

20.00: Alaçatı Anfi, Unutma Beni İstanbul film gösterimi, yapımcı Hüseyin Karabey ve oyuncu Süreyya Güzel ile söyleşi