İzmir’de jiletle boynu kesilen Dr. Kadir Songür’e saldıran sanık hakkında İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği 20 yıl hapis cezası İzmir Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozuldu.

Doktorun boynunu jiletle kesen saldırganın cezası bozuldu


BERKAY SAĞOL

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli asistan doktor Kadir Songür'ün jiletle boğazından yaralanması olayına ilişkin İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, hakimin verdiği 20 yıl hapis cezası İzmir Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozuldu.

Cezanın bozulmasına Songür’ün ailesi ve İzmir Tabip Odası tepki gösterdi. Annesi Nergis Songür ve eşi Çisel Songür yaptığı açıklamada, “Bizde çok yıprandık. Süreç tam bitti derken tekrar bir dava süreciyle karşılaştık. Adaletli bir şekilde karar verilip kararın uygulanmasını bekliyoruz” dedi.

İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, “İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinin bu kararı ile saldırganın planlayarak gerçekleştirdiği meslektaşımızın hayati tehlike geçirmesine neden olan davranışının cezasız kalmaması, hekimleri ve sağlık çalışanlarını sağlıkta şiddete karşı verdikleri mücadelede umutlandırmıştır. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi, bu kararın bozulmasına karar vermiştir. Bozma kararında, yaralamanın niteliği ile meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı değerlendirildiğinde en üst sınırdan ceza verilmesinin hatalı olduğu değerlendirmesi yapılmıştır” diye konuştu.

“SANIĞIN VİCDAN AZABI DUYMADIĞINI GÖZLEMLEDİK”

Op. Dr. Çamlı, kararın bozulmasıyla ilgili şu soruları yöneltti:

“Sanığın hangi olumlu davranışı nedeniyle indirim uygulanmalıdır? Sanık, hekimi öldüremediği için mi bu indirimden yararlanmalıdır? Sanık, elinde jiletle hekimi öldürmek için yaptığı planda başarısız olduğu için mi indirimden yararlanmalıdır? Sanık, olay nedeniyle pişmanlık göstermediği ve vicdan azabı yaşamadığı için mi indirimden yararlanmalıdır? Sanık, yargılama sürecinde mahkemeyi yanıltmaya yönelik davranışlar içinde olduğu için mi indirim yapılmalıdır? Üzüntümüzün, serzenişimizin, tepkimizin sebebi, kamuoyu vicdanını bu kadar derinden sarsan bir olayda, hukuki bir gerekçe yokken sanık hakkında indirim uygulanması gerekliliğinin tartışılıyor olmasıdır.”

Ceza indirim ihtimalinin bile kendilerini üzdüğünü vurgulayan Op. Dr. Çamlı, “Sanığın, özel bir kinle hareket ettiğini, planlı bir eylem içinde olduğunu, hazırlıklı şekilde hekime zarar vermek için hastaneye gittiğini, hekimin yaşadığı mağduriyet nedeniyle bir üzüntüsünün ve pişmanlığının olmadığını, bir vicdan azabı olmadığını gözlemledik. Beklentimiz, adil ve hakkaniyete uygun bir karar verilmesidir” dedi.