Kentsel dönüşümün son sürat devam ettiği İstanbul’da hafriyat döküm alanlarından birisi de Eyüp Çiftalan. Döküm nedeniyle denize dolgu yapılıyor. BirGün’e konuşan yöre sakinleri: Çevre katliamı yapılıyor

Döküm görünümlü çevre katliamı!

UĞUR ŞAHİN ugursahin@birgun.net @uugurs

Kentsel dönüşümün aralıksız devam ettiği İstanbul’da, her ay yaklaşık 5 milyon ton hafriyat çıkıyor. Hafriyat ile inşaat molozlarının dökümü için 8’i Avrupa yakasında olmak üzere toplam 14 resmi hafriyat sahası bulunuyor. Bu alanlardan birisi de Eyüp’te bulunan Çiftalan.

Biz de Çiftalan’daki hafriyat dökümünü yerinde gözlemledik. Çiftalan’a giderken yol boyunca İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), “Bu alan 24 saat kamera ile izlenmektedir. Hafriyat, inşaat ve yıkıntı atığı dökenler hakkında Çevre Kanunu’nun 20. maddesine göre yasal işlem uygulanacaktır” yazan tabelası ile karşılıyoruz. Ancak tabelaya rağmen çevrede irili ufaklı molozlar görmek mümkün.

Dolgu dağları
Çiftalan’daki hafriyat dökümünü İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı İstanbul Çevre Yönetimi Sanayi ve Ticaret A.Ş. (İSTAÇ) ile Kuzey İstanbul isimli şirket yapıyor. Bölgenin özelliği ise şu an en çok hafriyat boşaltımı yapılan yerlerden birisi olması. Çiftalan, 20 milyon 799 bin 658 metre küp hacme sahip. Çiftalan Döküm Sahası’na girişler yasak ama biz girmeyi başarıyoruz. Her gün İstanbul’un çeşitli yerlerinden gelen binlerce kamyon, buraya hafriyat boşaltıyor.
Bu sırada hafriyat kamyonlarının oluşturduğu kuyruk da net olarak görülüyor. Esas dikkat çekici olan ise doğa tahribatıyla inşaatı devam eden 3’üncü Havalimanı’nın yakınlarında bulunan alandaki dökümün denize yapılıyor oluşu. Biraz ilerleyince alanda sadece hafriyat boşaltımı yapılmadığını, bir yandan da iş makinalarının çalıştığını görüyoruz.

‘Araç sayısı belli değil’
Daha fazla ilerlemek istesek de görevliler bizi fark ediyor. Bu esnada bir görevli, döküm sahasına girişin yasak olduğunu ve derhal alandan çıkmamız gerektiğini söylüyor. Bir diğer görevli ise çıkışa kadar arabasıyla bize “eşlik” ediyor. Bu esnada görevliye alanda döküm yapan kamyon sayısını soruyorum, net cevap vermiyor: “Burası İBB’ye ait, günlük kaç aracın giriş çıkış yaptığı belli olmuyor.”

Ardından da döküm sahasından çıkarılıyoruz.
dokum-gorunumlu-cevre-katliami-482602-1.
Bir yanda yüzlerce hafriyat aracı döküm için yol boyunca ilerlerken, Çiftalan’da yurttaşlar denize giriyor. Denizin ise oldukça kirli olduğu görülüyor.

Bölgede yapılan hafriyat dökümü nedeniyle Eyüp’e bağlı Ağaçlı ve Odayeri gibi köyler toz toprak içerisinde. Haliyle yurttaşlar son derecede şikâyetçi.

‘Yok edilmeyen bir tek biz kaldık’
Cahit Aksoy, Ağaçlı Köyü’nde yaşıyor. Hafriyat kamyonlarının Ağaçlı’ya etkisini soruyorum. “Burada söylenecek bir söz kalmadı” diye yanıtlıyor. Aksoy, “Görünen köy kılavuz istemiyor” diyor ve ekliyor: “Denizi, doğayı, ormanı bitirdiler. Hafriyat kamyonları köydeki yaşamı alt üst etti. Ne yol, ne deniz ne sükunet kaldı, yani huzur kalmadı. Burada hem insan sağlığı açısından hem de doğal açıdan katliam yapılıyor. Yok edilemeyen bir tek biz kaldık, bizim de ne kadar sağlıklı olduğumuz belli değil. Hiç kimsenin kolu kıpırdayamıyor. Burada birileri istediği gibi at oynatıyor. Şikâyet edeceğimiz bir merci bile yok.”

dokum-gorunumlu-cevre-katliami-482603-1.

‘Bizi göndermek istiyorlar buradan’
Yukarı Ağaçlı Köyü’nde yaşayan bir yurttaş ile de konuşuyoruz. İsmini vermek istemiyor, ama şunları söylüyor: “Bizi göndermek istiyorlar buradan. 2013’ten beri mahkemeliğiz. 3’ncü havalimanı bize 17 kilometre uzaklıkta. Burayı satmak istiyorlar. Oysa biz buranın yerlisiyiz. Ailemiz 150 yıldır burada yaşıyor. Toz topraktan geçilmiyor ama biz onu da geçtik yerlerimizi korumanın peşindeyiz. Biz yerimizden memnunuz ve gitmek istemiyoruz.”

Günde bir milyon liralık rant
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) CHP’li Meclis Üyesi Avukat Taner Kazanoğlu, Çiftalan’daki doğa katliamını gündeme taşıyan isimlerden. CHP’li Kazanoğlu, geçen günlerde konuya ilişkin bir soru önergesi vermişti. Av. Kazanoğlu, Çiftalan’a binlerce kamyonun döküm yaptığını söylüyor. Av. Kazanoğlu’na göre, Çiftalan’daki hafriyat dökümünden günlük bir milyon TL’ye yakın rant elde ediliyor. CHP’li Meclis Üyesi, şöyle konuşuyor: “Bir vatandaş bize ulaştı, ‘Perişanız, denize dolgu yapılıyor, burada bir çevre katliamı yaşanıyor’ dedi. İşi biraz karıştırınca, gerçekten de tam bir vurgun ve çevre katliamı ile karşılaştık. Dolgu ile deniz dağı oluşturmuşlar resmen. Günde altı bin, şirketin kendi beyanına ise yedi bine yakın kamyon döküm yapıyor.”

“İstanbul’un bütün döküm yerleri İSTAÇ’tan geçmek zorunda” diyen CHP’li Kazanoğlu, şöyle devam ediyor: “Kuzey İstanbul isimli şirket kurmuşlar, orada da eskiden madencilik yapılıyordu. Maden yasasına göre, maden açtığın yerlerin dolgusunu yapıp yeşillendirmen gerekiyor. Oradaki faaliyet de buna istinaden yapılıyor. Döküm ruhsatı da alınmış.”
dokum-gorunumlu-cevre-katliami-482604-1.
‘Saadet zinciri kurmuşlar!’
CHP’li Taner Kazanoğlu, sözlerini şöyle noktalıyor: “İkinci planları da şu: Denizi doldururken, bir yandan da denizden kum alıyorlarmış. O kum da İstanbul’a satılıyor. Deniz kumunun inşaata kullanılması yasak. Bunu da Meclis gündemine taşıyacağım. Tam bir saadet zinciri kurulmuş orada. Hesabıma göre günde bir milyon lira rant var, bu da minimum rakam.” Konuya ilişkin telefonla ulaştığımız Kuzey İstanbul firmasının yetkilisi ise bizimle görüşmek istemedi.