Goller, pozisyonlar ve nefis kurtarışlar… Beşiktaş’ın Trabzonspor’u konuk ettiği maçta hepsinden fazlasıyla vardı. Heyecan dozu bir saniye bile düşmeyen karşılaşma sonunda bordo mavili takım, rakibinin basit savunma hataları ve kalecisi Uğurcan’ın şahane performansıyla çok önemli bir 3 puanı hanesine yazdırdı.

Dolu dolu futbol ve iki özel kaleci

BERKANT GÜLTEKİN

Trabzonspor’un Beşiktaş’ı deplasmanda 2-1 mağlup ettiği maçta, futbol adına pek çok pozitif nokta vardı. Heyecanın baştan sona dorukta olduğu karşılaşmada, skoru basit hataların ve bilhassa siyah beyazlılar için beceriksizliğin belirlediğini söylemek yanlış olmaz.

Bununla birlikte her iki takımın kalecisi de yaptığı kurtarışlarla maçın öne çıkan performanslarına imza attılar. Özellikle Beşiktaş’ın genç file bekçisi Ersin’in 17’inci dakikada çıkardığı yüzde yüzlük pozisyon, kuşkusuz Sergen Yalçın’ın öğrencileri maçı kazansa galibiyetin en önemli anlarından biri olacaktı. Bu pozisyonda Djaniny’nin gerek topu getirişi gerekse de Baker’e attığı pas, şapka çıkarılacak cinstendi. Ersin bu kurtarıştan sonra bir pozisyonda daha kalesini zamanında terk ederek tehlikenin oluşmasına izin vermedi. Genç kaleci, yaşının ötesinde bir oyun okuma olgunluğuna eriştiğini bir kez daha göstermiş oldu.

Beşiktaş beklerini öne atan ve topu mümkün olduğunca rakip yarı alanda oynamak isteyen bir planla mücadele etti. Özellikle sağ kanattan Ghezzal’la ikili oyunlar kuran Rosier’nin yaptığı bindirmeler etkili oldu. Gol ise sağdan değil, soldan geldi. Erkenden sakatlanan Rıdvan’ın yerine oyuna dahil olan N’Sakala’nın iyi ortasında, Trabzon savunmasının adam paylaşımında hata yapması sonucu bomboş kalan Aboubakar, takımını düzgün bir kafa vuruşuyla öne geçirdi.

Trabzonspor golden önce de golden sonra da rakip kaleye etkili akınlar gerçekleştirdi. Djaniny, Nwakaeme ve Ekuban zaten geniş alanda çok etkili futbolcular. Beşiktaş’ın geri hattı, bordo mavililerin atletik hücumcuları karşısında oldukça hantal kaldı. Bu üçlünün başrolünde olduğu ataklarda Trabzonspor, rakibini geri koşturmayı başardı ve genelde atakları sonlandırarak siyah beyazlıların oyun dominasyonu kurmasına izin vermedi. Geçen haftaların öne çıkan isimleri Atiba ve Josef’in de performansları da oyunun boyunun uzamasıyla düşüş gösterdi.

Beşiktaş’ın 1-0’dan sonra skoru artırabilecek şansları da oldu ancak gecenin yıldızlarından Uğurcan buna izin vermedi. Devre biterken Nwakaeme’nin şutunda kalecinin temasını da sayarsak 3 siyah beyazlıya çarpıp kaleye giren top, fazlasıyla şans golüydü. Ama aynı zamanda Beşiktaş’ın savunma oyuncularının dikkatsizliğinin de eseriydi. Bordo mavililer bu golle soyunma odasına moralli gitti.

Trabzonspor’un 2’nci golünde yine Beşiktaş’ın savunmada yaptığı hatanın payı fazlaydı. Kornerden gelen topta 6 pasın köşesinde Aboubakar ve Ghezzal’ı yakalayan Nwakaeme, bu iki oyuncunun savunma bilgisizliğinden fazlasıyla yararlanarak şık bir hareketle topu dar bölgeden çıkardı ve V. Hugo’ya iyi bir asist yaptı.

2-1’den sonra Beşiktaş daha agresif bir şekilde rakip yarı alana yığıldı. Oyuna sonradan giren Dorukhan’ın 77’de gördüğü kırmızı kart, takımın ritmini bozdu. Kırmızı kartı hazırlayan, maçın başından beri birkaç kez basit top kaybı ve bolca hamle-pozisyon hatası yapan Montero’nun kaptırdığı toptu. 10 kişi oynayan Beşiktaş, buna rağmen son bölümde iyi fırsatlar da yakaladı. Ne var ki Uğurcan’ın gol yemeye hiç niyeti yoktu ve Beşiktaş’ın forvetleri Aboubakar ve Larin bu pozisyonlarda oldukça cömertti. Özellikle rakibi 1 kişi eksildikten sonra Trabzonspor da arkada daha geniş alanlar buldu ancak farkı açamadı.

3 gole sahne olan maç, sezonun şu ana kadar futbol adına en doyurucu karşılaşmalarından biriydi. Her iki takımın genç kalecilerinin etkili performansları da geceye fazlasıyla kalite kattı. Abdullah Avcı’nın Trabzonspor’u, İstanbul derbilerinde rakiplerine üstünlük kuran Beşiktaş’ı deplasmanda akıllıca kurgulanmış bir futbolla yenerek oldukça önemli bir galibiyet ve 3 puan kazandı. Beşiktaş’ın ise çıkış trendi bu maçla son buldu. Bu kez üretimde değil savunmada sorun yaşayan Kartal’da, bilhassa Montero’nun ileriki haftalar için ciddi şekilde alarm verdiğini söylemek lazım.