Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) 1. Olağan Kongresi'ne "barış, demokratik ve siyasi çözüm" talepleri damgasını vurdu. DTP Eş B

EVRİN GÜVENDİK- İNAN GEDİK - ÇİLEM KAYA ANKARA
Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) 1. Olağan Kongresi'ne "barış, demokratik ve siyasi çözüm" talepleri damgasını vurdu. DTP Eş Başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, kongrede yaptıkları konuşmalarda, "Türkiye'nin Kürt sorununda demokratik ve barışçı düşünmesinin zamanıdır," mesajı verdiler.

Ankara'da Atatürk Spor Salonu'nda yapılan kongrede kürsüye ilk gelen Eşbaşkan Ahmet Türk, Türkiye'deki Kürt sorununun bugüne kadar çözümsüz bırakıldığını belirterek, Kürtlerle diyalog ve demokrasi güçleri ile buluşmanın zorunlu olduğunu söyledi. Barışın cesaret ve yürek istediğini dile getiren Türk, "Kürtler olmadan, Kürtlere rağmen, bir çözüm gerçekçi değildir," dedi.

Kürt sorununun çözümü konusunda İs-panya'daki ETA ile İngiltere'deki IRA'yı örnek gösteren Ahmet Türk, "Sürece, bütün halk kesimlerinin hassasiyetlerini göz önünde bulundurarak soruna doğru bir şekilde yaklaşmak durumundayız. Duygularla, şoven milliyetçi yaklaşımlarla sorunun çözümüne katkı sunulamaz. Mantığı, aklı hep birlikte öne çıkarmalıyız. Bilimsel ve demokratik yaklaşımı esas almalıyız. Halklarımız arasındaki gerginlik ve yabancılaşmanın yerine hoşgörünün ve yumuşamanın gelişeceğine inanıyorum. Kürt sorunu tarihsel ve sosyolojik bir gerçekliktir. Aynı zamanda demokrasi, kimlik, eşit ve özgür yurttaş olma, barış, bütünlük ve ülke olarak kalkınma ve insan hakları sorunudur," dedi.

İMRALI'DAKİ TECRİT BİTMELİ'
Türk, demokratik ve siyasi çözüm önerilerini ise, 1982 Anayasası'nın yerine yeni bir anayasa yapılması, din ve kültür haklarına ilişkin güvencelere yer verilmesi, seçim ve siyasi partiler yasasının demokratikleştirilmesi, Terörle Mücadele Yasa Tasarısı'nın (TMY) geri çekilmesi, siyasi genel af çıkarılması, F ve D tipi cezaevleri ile İmralı Cezaevi'nde uygulanan tecrit ve özel baskı yöntemlerinden vazgeçilmesi, koruculuk uygulamasına son verilmesi, zorla boşaltılan köylere dönüş imkanı sağlanması, anadilde eğitim, yazılı ve görsel yayınların önündeki engellerin kaldırılması, Kürt, kültür ve tarih akademisi ile Kür-doloji enstitülerinin açılması, olarak sıraladı.

TMY TASARISINA ELEŞTİRİ
Konuşmasında, TMY Tasarısı'nı sert bir dille eleştiren Türk, tasarının Türkiye'ye giydirilmek istenen bir deli gömleği olduğunu ifade ederek "Bu tasarı Kürtlerle bir tür mücadele yasasıdır. Demokratik toplumun inşasının özgür düşünce ve örgütlenme ve demokratik eylemliliğinin önüne geçilmek istenen ilkel bir engeldir," dedi.

Kürt sorunu konusunda önceliğin akan kanın bir an önce durdurulması olduğunu söyleyen Ahmet Türk, bu konuda herkesi üzerine düşeni yapmaya çağırdı.

'SEÇİM BARAJI İNSİN'
Türk, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının siyasi partiler yasasına dayanarak DTP'nin siyasete kattığı eş başkanlık sisteminden vazgeçmesini istediğini belirterek bu sisteminin yasal olarak kaldırılacağını, ancak fiilen devam edeceğini söyledi. Konuşmasında, hükümete ve CHP'ye seslenen Türk, sorunların çözüm yeri olarak parlamentoyu gördüklerini ve tüm siyasal görüş ve eğilimlerin parlamentoda temsil edilmesi gerektiğine inandıklarını belirterek, hiçbir demokratik ülkede örneğine rastlanmayacak kadar yüksek tutulan sekim barajı başta olmak üzere seçim ve siyasi partiler yasasındaki antidemokratik hükümlerin değiştirilmesini ve seçim barajının yüzde 3 gibi makul bir düzeye indirilmesini istedi.

'DİYALOG ZORUNLU'
Daha sonra kürsüye gelen Eş Başkan Aysel Tuğluk da konuşmasında, "Bu ülke gizli anayasalarla yönetildikçe, siyaset kısır döngülerin basit iktidar kavgalarının aracı olmaktan kurtulamayacaktır," dedi. "Bölünme, ayrılma ve ayrı devlet olma" söylemlerinin karşı propaganda olduğunu belirten Tuğluk, bütün bunların Kürtlerin Türkiye toplumuyla buluşmasını engelleme amaçlı olduğunu belirterek, "Demokrasinden ve barıştan söz eden herkese söylenen tek bir şey var 'PKK ile aranıza mesafe koyun' oysa böyle bir şey mümkün değil. Tam tersine demokrasi ve barış için demokratik güçlerin ve toplumun PKK ile kendi arasına koyduğu mesafeyi kaldırması, örülen duvarları yıkması zorunludur. Öcalan da kamuoyuna bu yönlü mesajlar vermekte, eğer koşulları oluşturulursa bu rolü oynayabileceğini söylemektedir. Öcalan'ın üzerindeki tecridin kaldırılması ve siyasal fikirlerinden, demokratik birlik için sunduğu önerilerden yararlanılması Türkiye'nin yararınadır," dedi.

Bölgedeki çatışmaların lokal olmaktan çıkıp genel bir hal alabileceği uyarısında da bulunan Tuğluk, "Ya imha ya da denetim altına alma gayreti"nin barışa hizmet etmediğini söyleyerek, "PKK'ye yönelik böyle bir harekat planı tek bir şeye hizmet eder; PKK'nin gerilla güçlerini büyütmeye," dedi.

'İMRALI DA KAPATILSIN"
Kongrede, Avrupa Parlamentosu Sol Grup Üyesi, Feleknas Uca, Kürtçe yaptığı konuşmada, "AKP Hamas'ı Ankara'ya çağırıp görüştü. Peki Kürtlerle niye masaya oturmuyor-sunuz? Kürt sorununu niye çözmüyorsunuz?

DTP Eş Başkanı Ahmet Türk
ABD, Guantanamo Üssü'nü kapatacağını söyledi. Guantanamo kapatılacaksa, İmralı da kapatılsın," dedi. İspanya Bask Bölgesi Batasuna Partisi Temsilcisi Gorka Elejabarrieta da "Bizler, Kürtler ve devleti olmayan diğer halklar gibi büyük sorunlar yaşadık. Birçok BASK militanı tutuklandı. Partilerimiz yasaklandı. Gazetelerimiz kapatıldı. Ancak tarih göstermiştir ki baskı ile sorunlar çözülemez. Bir halkı yasaklayamazsınız. Biz ülkemizde barışı gerçekleştirmek üzereyiz. Yaşadığımız sürecin Kürt halkının sorunun çözümüne yardımcı olacağını ümit ediyorum," dedi. Kuzey İrlanda Parlamentosu Üyesi Phillip Mc Guigin de kongrede yaptığı konuşmada şunları söyledi: İrlanda halle Kürt halkı ile aynı süreç yaşamasını istiyor. Kürt halkı İrlanda mücadelesinden birçok dersler çıkarabilir. Türk Hükümeti, Kürtlerle ortak barış görüşmesine başlamalıdır.

BAYDEMİR KÜRSÜDE
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de DTP kongresinde kürsüden şunları söyledi: Türkiye, tarihi bir dönem yaşıyor. Ya aydınlık bir noktaya gidecek. Ya da demokratik kazanımlardan geriye gidecek. Biz açılan birçok soruşturmaya karşı görev yapmaya devam ediyoruz. Halkımızın yanında olmaya devam ediyoruz sayın Erdoğan ve Sayın Baykal'a sesleniyorum. Kürt sorununun çözümü için zirve gerçekleştirelim. Heval'lerin ve Mehmetçiğin silahları bıraktığı bir festivalde buluşalım.

Kongreden izlenimler
İNAN GEDİK ANKARA
DTP kongresinin yapıldığı Atatürk Kapalı Spor Salo-nu'nun çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alınarak, kongreye katılanlar sıkı aramalardan geçirildiler. Salonda büyük bir Türk Bayrağı asılırken, İstiklal Marşı okunmadı. Kongreye ilgi büyüktü, salon tamamen dolarken, binlerce kişi de dışarıda bekledi. Dışarıdakiler, kongreyi salon dışına kurulan dev ekrandan izlediler. Birçok kadın yöresel kıyafetlerle kongreye katıldı. Sık sık "Biji Serok Apo" "(kalan Siyasi irademizdir" sloganlarının atıldığı salonda, yüzü maskeli bir grup Öcalan'ın posterini açarak bir süre salon içinde dolaştırdı.

Öcalan'ın kız kardeşi Fatma Öcalan da kongreye katıldı. Partililerin büyük ilgi gösterdiği Fatma Öcalan, eski DEP milletvekilleriyle uzun süre sohbet etti. Kongreye Mihri Belli, EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, SDP Genel Başkanı Filiz Koçali, İHD Genel Başkanı Yusuf Alataş, TİHV Genel Başkanı Yavuz Önen'in yanı sıra, sendikaların ve diğer sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katıldı. 'Birarada yaşamayı savunalım' mitingi nedeniyle İstanbul'da bulunana ÖDP yöneticileri kongreye mesaj gönderdiler. Türkçe ve Kürtçe pankartların asıldığı salon gökkuşağının renkleriyle süslendi. Kongreye uluslararası siyaset alanından da katılım oldu. Sosyalist Enternasyonel Kürt Çalışma Grubu Başkanı Conny Frederikson, İspanya'nın Bask Bölgesi Batasuna Partisi Temsicisi Gorka Elejabarrieta, Kuzey İrlanda Parlamentosu Üyesi Philip Mc Guigin, İtalya Yeniden Yapılanma Komünist Partisi Dış ilişkiler Sorumlusu Fabid Amato, Avrupa Parlamentosu Özgür İttifak Grubu Temsilcisi Günther Dauwen, Almanya Demokratik Sosyalizm Partisi Temsilcisi Helin Evrim Baba, Avrupa Parlamentosu Sol Grup Üyesi Feleknas Uca ile Pasok ve Gana Ulusal Kongresi Temsilcileri de katıldılar.