Düzene karşı yola çıkıyoruz

Haber Merkezi

SOL Parti, seçim çalışmalarına bin noktada yurttaşlara mektup dağıtarak başladı. 1 Mesaj 1000 Nokta sloganıyla yola çıkan SOL Partililer, Edirne’den Kars’a ülkenin dört bir yanında dağıttıkları mektupla halka örgütlenme çağrısında bulundu.

“Taliban ittifakını yenmek ve bu rejime son vermek için ortak adayı destekliyoruz” diyerek cumhurbaşkanlığı seçimine dair de tavır bildirilen mektupta, seçimlerin ardından da iktidarın geri dönüşünü engellemek ve gerçekçi bir dönüşüm için örgütlenme çağrısı yapıldı. SOL Parti’nin 81 ilde 1000 noktada halka ulaştırdığı metinde şu ifadeler yer aldı: “Sevgili Halkımız, 20 yıllık talan, baskı, zorbalık, yoksulluk, sömürü iktidarını göndermek için yola çıkıyoruz. Bu ülkenin solcuları, devrimcileri olarak tarih boyunca sömürüye ve zorbalığa direndik.

Bu 20 yılda da AKP-Saray rejimine karşı mücadele ettik, bedel ödedik. Alnımız ak, başımız dik! Şimdi bu en kritik seçimde birleşik bir sorumlulukla mücadeleye devam ediyoruz. Tarihin gördüğü en karanlık ittifakı, Taliban ittifakını yenmek ve halka her tür kötülüğü yapan bu rejime son vermek için muhalefetin ortak adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekliyoruz. Biliyoruz ki ülkemiz bu karanlık güçlere teslim olduysa, bir avuç haraminin saltanatı sürüyorsa, bunun en büyük nedeni 12 Eylül ve sonrasındaki faşist baskılarla toplumun örgütlü gücünün kırılmasıdır. Gerçek bir değişim yaratmak, 20 yılın karanlığıyla hesaplaşmak ve bu haramilerin geri dönüş yollarını kapatabilmek ancak örgütlü mücadeleyle olabilir.”

DEVAM EDİYORUZ

SOL Kültür Samsun Şubesi açılışında konuşan SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen, “Önceki gün Zonguldak ve Edirne halk yürüyüşleri, Eskişehir ve Denizli’deki açılışların ardından, bugün hem Samsun’daki açılışımız hem de bin noktada başlattığımız kampanyamız ile SOL Parti seçim yürüyüşünü başlattı” dedi.

“Bütün toplumun, gençlerin kadınların bu iktidardan kurtulma çığlığını büyütmek için çalışıyoruz” vurgusu yapan İşleyen, “SOL Parti bütün bu süreçte sokakta mücadeleyi cesareti ve örgütlenmeyi büyütmeye çağırdı. Kimi zaman Trabzon meydanında, kimi zaman Fatsa’nın Uşak’ın bir köyündeki çağrıya ses oldu, kimi zaman barikat önündeki bir mücadele oldu. Bugün bu iktidardan kurtulmanın da ötesinde bunların geri dönemeyecekleri şekilde göndermenin örgütlü mücadeleden geçtiğinin bilinciyle yolumuza devam ediyoruz.

20 yıl boyunca referanduma ‘Hayır’ mücadelesi, Cerrattepelilerin şirketlere karşı kurduğu barikat, TEKEL’den Gezi’ye, 8 Mart’lara kadınların, üniversitelerde gençlerin mücadelesi, direnci ülkeyi AKP’ye teslim etmedi” ifadelerini kullandı.

ÖRGÜTLENMEYE TALİBİZ

İşleyen sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer 21 yılın ardından bütünüyle umut ışığı kaybedilmediyse, bu iktidardan kurtulma noktasına gelindiyse bunda bu ülkenin devrimcilerinin büyük mücadelelerinin payı var. Böylesi bir mücadeleyi tarihten çıkarırsanız geriye bu rejime karşı direnç kalmazdı. Bu rejimi meşru kılmayan güç sokaktaki toplumsal muhalefetin mücadelesiydi.

Bugün de eğer iktidardan kurtulmanın ötesinde, eğer bu ülkenin geleceği gerçekten ezilen emekçi halkın lehine değişecekse bu, emekçi halkın, gençlerin, kadınların kendi hakları için örgütlenip mücadele etmesiyle gerçek olabilir. Bu yüzden de önümüzdeki süreçte sokağın örgütlenmesi, en az seçimler kadar önemlidir.

NATO meselesinde de gördük ki sadece parlamentoda bir temsille böyle bir dönüşüm gerçekleşemez. Bu ülkede sömürülen emekçilerin, toplumsal hayattan dışlanan kadınların, geleceksiz bırakılan gençlerin lehine bir dönüşüm ancak toplumsal devrimci bir dalganın örgütlenmesi ile mümkün olabilecektir. Sunulan siyasal alanda, sunulan siyasal öznelerle değil, bu ülkeyi bugünün umuduna taşıyan direncin yarına taşınabilmesi ancak gerçek dönüşümü sağlayabilir. SOL Parti bu toplumsal devrimci mücadelenin, geleceğimizi kuracak dönüşümün örgütlenmesine taliptir.”

UMUDU YEŞERTTİK

İstanbul’daki çalışmalar hakkında bilgi veren SOL Parti İstanbul İl Başkanı Deniz Demirdöğen de “Yirmi yıldır ülkeyi yöneten saray iktidarını sömürü, yağma ve talan politikaları ile birlikte tarihin çöplüğüne göndermek için tüm yurtta sokaklarda, mahallelerde, meydanlarda SOL Parti olarak 15 Mayıs sabahında yeni bir başlangıç için yurttaşlara mektuplarımızı ulaştırdık” dedi.

“İstanbul’da örgütlü olduğumuz her ilçede, her mahallede, her sokakta İstanbullulara kötülük iktidarına son vermek için birleşmeye, birlikte mücadele etmeye çağırdık” ifadelerini kullanan Demirdöğen sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Yaşadığımız deprem felaketi, saray iktidarının çürümüşlüğünü ve ülkemizde yarattığı yıkımı acı bir şekilde bizlere bir kez daha gösterdi. Bunun karşısında, halkın ortaya koyduğu büyük dayanışma seferberliği ile zor günlerde umudu yeşertebildik.

Şimdi, kötülük iktidarını, Talibancı ittifakı, tüm muhalefet güçleriyle birlikte vereceğimiz ortak mücadele ile gönderebiliriz. Bizler SOL Parti olarak, bu ülkenin Devrimcileri olarak; saray rejimini göndermeye ve yeni bir ülke kurma mücadelesine hazırız. İstanbul’un sokaklarında, mahallelerinde ve meydanlarında yükselttiğimiz sesi 09 Nisan Pazar günü saat:14.00 Haliç Kongre Merkezi’nde yükselteceğiz. Başkanlar Kurulu Üyelerimizin katılacağı, sanatçı, aydın dostlarımızın katılacağı SOL Parti’nin Seçim Bildirgesi’ni kamuoyu paylaşacağımız Büyük İstanbul Buluşması’na tüm işçileri, emekçileri, gençleri, kadınları, tüm İstanbulluları davet ediyoruz.”

DESTEK GÖRDÜK

Ankara’daki çalışmalar hakkında bilgi veren SOL Parti PM Üyesi ve Ankara İl Yöneticisi Fatoş Erol ise şöyle konuştu: “20 yıllık AKP karanlığına son vermek, Taliban ittifakını göndermek için bugün ülkenin her yerinde olduğu gibi Ankara’da da pek çok noktada, pazaryerlerinde, parklarda, kahvelerde, meydanlarda sokaklardaydık. Toplumdaki değişim talebinin ne kadar gerçek ve yakıcı olduğunu yürüttüğümüz her çalışmada zaten görüyorduk, bugün bir kez daha bu talebin yakıcılığına şahit olduk. Özellikle kadınların ve gençlerin ilgisi ve desteği genellikle öne çıkıyordu. Mahallelerdeki çalışmadan sonra Tunalı Hilmi caddesinde buluşarak gerçekleştirdiğimiz bildiri dağıtımı ve yürüyüş esnasında çevredeki pek çok kişi özellikle tarikat ve cemaat karşıtı, laiklik talep eden sloganlara eşlik ederek ve alkışlayarak destek verdi. Laiklik talebinin toplumda önemli bir karşılığının olduğunu ve bu karanlık rejimden bıkkınlığın ve kurtulma iradesinin öne çıktığını ve buna yönelik bir inancın da yükseldiğini gördük.”