Nikaragua’da devlet başkanlığı için kasım ayında seçime gidilmesi planlanıyor. 1979’da diktatörlük rejimini deviren FSLN lideri Ortega’ya karşı ABD destekli muhalefet, egemenlik haklarını çiğnemek adına ittifaklar kuruyor.

Egemenlik bizim Amerika’nın değil

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Orta Amerika’nın en büyük ülkesi Nikaragua’da önümüzdeki kasım ayında gerçekleştirilecek seçimlere mevcut Devlet Başkanı Daniel Ortega yeniden aday. 19 Temmuz 1979 günü ABD destekli diktatörlük rejimi Ulusal Muhafızları yenerek Sandinista Devrimi’ni gerçekleştiren Ulusal Kurtuluş Cephesi Lideri (FSLN) Daniel Ortega, seçildiği takdirde dördüncü kez devlet başkanlığı görevini üstlenecek. Fakat Ortega’ya karşı ABD desteğiyle hareket eden sağ muhalefet, seçimlere giderken Bolivya ve Venezuela’da olduğu gibi yabancı güçlere çağrı yapıyor. ABD ve AB üyesi devletler Ortega seçildiği takdirde seçimleri tanımayacakları yönünde fikir beyan ederken Ortega, 7 Kasım’da gerçekleştirilecek seçimlere saygı duyulması yönünde çağrı yaptı. Ortega, “Nikaragua’nın egemenlik haklarına saygı duyulmalıdır. ABD ve AB, müdahaleci politikalarından vazgeçmelidir” dedi.

SEÇİM YASASI YABANCI FİNANSMANI YASAKLIYOR

Nisan ayının ortalarında FSLN milletvekilleri, Nikaragua’da 7 Kasım’da yapılacak seçimler öncesinde seçim yasasıyla ilgili yeni reformlar önermiş ve değişiklikler mayıs ayı başında mecliste oybirliğiyle kabul edilmişti. “Yabancı Temsilciler Yasası” adı verilen bu yasa, ülkede faaliyet gösteren siyasi parti, dernek, sivil toplum kuruluşlarının yurtdışından doğrudan veya dolaylı finansmanı yasaklamayı hedefliyor. Öte yandan cinsiyet eşitliğini sağlamak adına meclisten geçen yeni seçim yasasına göre tüm siyasi partilere eşit kadın ve erkek aday listesi sunması zorunlu kılınıyor.

Nikaragua İçişleri Bakanlığı’nın 21 Mayıs’ta ABD destekli sağcı muhalif Cristiana Chamorro aleyhinde bir kara para aklama soruşturması açtığını duyurması üzerine muhalefet, ülke dışındaki ittifaklarına çağrı yaparak yeni seçim yasasına dair endişelerini dile getirdi. İçişleri Bakanlığı, Chamorro’nun Şubat 2021’e kadar yönettiği “Violeta Barrios de Chamorros” vakfına ilişkin yasa ihlallerini, 2015-2019 yılları arasında mali tablolarını görüşmek üzere savcılığa çağırdığını ve bunu egemenlik haklarını korumak adına yaptıklarını dile getirdi.

Gelişmeler üzerine ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price, Başkan Ortega’nın ABD açısından kabul edilemez olduğunu belirtti. Amerikan Devletleri Örgütü’nün (OAS) Genel Sekreteri Luis Almargo da, seçimlerin bu koşullarda kabul edilmemesi gerektiğini belirterek uluslararası topluma çağrı yaptı. OAS, bundan önce bölgedeki diğer ilerici hükümetlerin seçim sonuçlarına müdahale etmeye çalışmış, bunun en büyük örneği Bolivya seçimlerinde darbeye giden süreçte sahte raporlar hazırlamasının ortaya çıkması sonrası görülmüştü.

Nikaragua’da seçim sürecine gidilirken yaşanan bu gelişmelerle ilgili bölge hakkındaki çalışmalarıyla bilinen Jorge Capelán ve Stephen Sefton’ın TeleSur’da yayımladıkları ortak yazıda, yalanların neredeyse tamamının, emperyalist hükümetler tarafından finanse edilen kişi ve kuruluşlardan, özellikle de Nikaragua’daki hükümet dışı vekillerden kaynaklandığının altı çizildi. Ne yapılırsa yapılsın neoliberal ekonomik modele karşı verilen mücadelenin sonucunda bu politikaların ülkede kendini var edemediği ifade edilen yazıda, “Nikaragua gerçekliği hakkında objektif, titiz ve ciddi bir fikir vermek isteyen varsa, bunu yapmanın en iyi yolu ülkeyi ziyaret etmek ve kendi gözleriyle görmek” denildi.