Ankaralı müzisyenler serimizde 13.haftaya gelmiş bulunuyoruz. Serimize yüksek ilgi devam ederken, bu haftaki konuğumuz Batu Akdeniz. Kendisini hem solo işleri hem de Heavy Sky grubu ile tanıdığımız Akdeniz ile müziğini ve Ankara’yı konuştuk. Müziğe olan ilgin nasıl başladı? 5 yaşındaydım. Dedemin bana Ulus’tan aldığı oyuncak klavye ile başladı. Onunla reklam müziklerini çıkarmaya başlamışım, dedem de […]

Elektriklenmiş rock’n’roll yapan isim: Batu Akdeniz

Ankaralı müzisyenler serimizde 13.haftaya gelmiş bulunuyoruz. Serimize yüksek ilgi devam ederken, bu haftaki konuğumuz Batu Akdeniz. Kendisini hem solo işleri hem de Heavy Sky grubu ile tanıdığımız Akdeniz ile müziğini ve Ankara’yı konuştuk.

Müziğe olan ilgin nasıl başladı?

5 yaşındaydım. Dedemin bana Ulus’tan aldığı oyuncak klavye ile başladı. Onunla reklam müziklerini çıkarmaya başlamışım, dedem de yeteneğimi böyle keşfetmiş.

İlk solo albümün “Hayat Böyle”, rock ile elektronik müziği buluşturuyor. Yaptığın müziği nasıl tanımlıyorsun?

Bu ilk albümden bahsedecek olursak; ‘’elektriklenmiş rocknroll’’ demeyi seviyorum. Synth’ler ve gitarların iç içe olduğu bir müzik. Ama bundan sonrakiler için daha genel anlamda konuşmak gerekirse rocknroll’un eksenindeyim hep.

Hayat Böyle albümünde senin için özel bir hikayesi olan şarkı var mı? Hikayesi nedir?

Sanırım ‘’Yanlış Biriyle Doğru Hikaye’’ yi seçeceğim. İlişkilerimi çokça sorguladığım bir dönemde yazdığım bir parçaydı ve bu jargonu çok sevdim. Çoğumuz kafamızda yarattığımız bir ruhu beğendiğimiz bedenlere biçip onlara aşık olduğumuzu düşünüyoruz ama işin aslı çok acı bir şekilde yüzümüze vurulabiliyor. Ben de böyle başlayan hastalıklı bir ilişkiyi anlatmıştım bu parçada. Bizim komşu yaşamış, benimle ilgisi yok hiç… (Gülüyor)

Şarkı yazma süreçlerin nasıl ilerliyor peki?

Genellikle çok basit bir melodi bularak ya da bir kuple söz bulup onları bir melodiye yerleştirerek başlarım. İngilizce yazarken de Türkçe yazarken de bu böyle. Çatıyı oturtmaya çalışıyorum önce. Bir nakarat melodisi, çarpıcı iki üç kelime.. Sonrası daha kolay oluyor hep. Şarkıya başlamadan önce onun bir hikayesi olacağından emin olmalıyım.

Seni bir çok insan Heavy Sky geçmişinden de tanıyor. Solo albüm fikri nereden doğdu?

2017 yazında ilk kez Türkçe parçalar yazmaya başladım ama bunları grubumla değil kendi ismimle ifade etmek istedim çünkü öteki türlü kendimi ne kadar ifade edebileceğimden emin değilim. Müzikal yönelim olarak, anlattığı hikayeler olarak Heavy Sky ile yaptığımızdan çok daha farklıydı, bir de üstüne Türkçe’ydi. Grup olarak da ne yapacağımızdan, ne şekilde ilerleyeceğimizden emin olmadığımız bir dönemdi. Ben de bunları solo olarak yayınlamanın daha doğru olacağını düşündüm.

Heavy Sky için şu an son durum nedir peki?

Yakında Dreamer’ın yayınlandığı 2016 yılından 2 akustik kayıt paylaşacağız. Bunun dışında hep görüşüyoruz ve bir aradayız ama yeni bir şeyler üretmek için herkesin kendisini yüzde yüz olarak verebilmesi lazım, buna ben de dahil. Zamanla elbet yeni parçalar kaydedeceğimizi düşünüyorum ama şu an bunu somutlaştıramıyoruz. Her şeyin bir zamanı olduğunu düşünüyorum. Yaptığımız müziğe, içinde bulunduğumuz yıla ve yaşadığımız topraklara baktığımda insanların hala bizi hatırlaması ve bir şeyler yapmamızı istemesi çok güzel ve gurur verici. 

Ankara müzik sahnesini olanaklar bakımından nasıl buluyorsun peki?

Çok iyi müzisyenlerle aynı sahneyi paylaşma fırsatı bulup onlardan çok şey öğrendim. 6-7 yıldır ortalıktayım ve geriye baktığımda olağanüstü bir liste görüyorum. Kendini geliştirip izole olabilmek için harika bir şehir ama öteki taraftan bir müzik sahnesi yok. Müzik sahnesi derken bahsettiğim şey; kendi şarkılarını yazan grup ve sanatçıların kendilerini gösterebileceği çok az alan, oluşum ve festival var. Bir başkente yakışan bir durum değil.

Önümüzdeki süreçte planların nedir?

Şu an çok heyecanlı bir dönem geçiriyorum çünkü yeni parçalarımı kaydediyorum. Bunlarla ilgili çok yakında duyurular yapacağım. Bunun dışında birkaç şehir dışı konseri verip yaz dönemine giriyorum.