Cumhur İttifakı temsilcilerince kullanılan ayrıştırıcı dil artarken muhalefet de sopalı ve silahlı saldırılarla karşı karşıya. Gelecek Partili Özdağ ve Gazeteci Uğuroğlu, sopalı saldırıya uğradı. Muhalefet sert tepki gösterdi.

Eli sopalı ittifak!

BirGün/ANKARA

AKP ve ortağı MHP, iktidarını sürdürebilmek için ayrıştırıcı dil kullanıp toplumu kutuplaştırmadaki ısrarını sürdürürken MHP’nin, partilerine yönelik eleştirileri nedeniyle hedef gösterdiği Selçuk Özdağ ile gazeteci Orhan Uğuroğlu saldırıya uğradı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın'ın Twitter'dan, Devlet Bahçeli’nin başdanışmanı Yıldıray Çiçek'in de Türkgün gazetesinden hedef aldığı Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ silahlı ve sopalı saldırıya uğradı. Silahlı olduğu öğrenilen iki kişi Özdağ’ın korumalarını etkisiz hale getirirken üç kişi sopalarla Özdağ’a saldırdı. Saldırıda elinden ve başından yaralanan Özdağ, hastaneye kaldırıldı. Yaşananları anlatan Özdağ, şöyle dedi: “Beş kişiydiler. İkisi sopalarla vururken, biri silah tutuyordu. Silah çekersem belki ateş edecekti. Sonra biri daha silah çekti. Beşincisi de sopayla kenarda bekliyordu. Kafamdan kanlar akmaya başladı. Yumruklaşmaya başladım iki kişiyle. O sırada sol elim kırılmış. Baktım, gözlerim görmüyor. Yine saldırdılar." Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, yaptığı açıklamada, saldırıyı 'terör saldırısı' olarak nitelendirdi, "Cumhurbaşkanı’ndan açıklama bekliyoruz” dedi.
Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu da evinin önünde saldırıya maruz kaldı. Uğuroğlu, arabasına bineceği sırada arkadan gelen üç kişilik bir grubun saldırısına uğradı. Uğuroğlu saldırıda yaralandı.

eli-sopali-ittifak-829758-1.

Gelecek Partili Özdağ ve Gazeteci Uğuroğlu’nun yaşadıkları, siyasette iktidardan yönelen nefret dilini bir kez daha tartışmaya açtı. AKP ve ortağı MHP’nin kullandığı söylemin bu saldırılara neden olduğunu savunan CHP, İYİ Parti ve HDP temsilcileri, siyasetin nefret dilinden arındırılması gerektiğinin altını çizdi.

TEK DERTLERİ İKTİDARDA KALABİLMEK

CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, iktidarın ve MHP’nin kullandığı dili, “Kutuplaştırıcı ve toplumun sinir uçlarına dokunan türden” diye yorumladı. Siyasetçilerin kullandığı üsluba çok dikkat etmesi gerektiğinin altını çizen Erkek, şunları söyledi:

“İktidar kutuplaştırmadan beslenerek siyasetini kurguluyor. Aslında ülkeye yazık ediyorlar. Gazeteciler, siyasetçiler, akademisyenler, öğrenciler toplumda kim iktidar gibi düşünmüyorsa ‘terörist’ diye itham ediliyor. Böyle bir yerde huzur nasıl sağlanacak? Memleketi freni patlamış kamyon gibi uçuruma sürüklüyorlar. Tek dertleri iktidarda kalabilmek. İktidar bu tutumundan vazgeçmeli.”

İYİ Parti Milletvekili Halil İbrahim Oral ise “Türkiye’de hukuk bir kişiye bağlı olunca ve ondan güç alınınca, sonuç olarak ortaya çıkan da bu oluyor. Yaşanan saldırılar, gelenek halini aldı” değerlendirmesinde bulundu.

ÜLKEYİ KUTUPLAŞTIRDILAR

HDP Ekonomiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan da AKP ve MHP liderlerinin ülkeyi yıllardır kutuplaştırdığını dile getirdi. Paylan, muhalefete yönelik nefret dilini kınadığının altını çizerek, “Bütün muhalefet partilerini hedefe koyuyorlar. Bu noktada da devletin bildiğimiz silahsız güçleri durumdan vazife çıkarıyor. Yereldeki çete yapılanmaları harekete geçiyor. Erdoğan ve Bahçeli’nin bu nefret dilini bir an önce sonlandırması gerekiyor” dedi.

MUHALEFETE SALDIRI ‘GELENEK’ OLDU

Ülke siyasetinde sıkça tartışmalara neden olan nefret söylemleri ve ayrıştırıcı dil, AKP iktidarı döneminde daha da arttı. Türkiye’nin ekonomiden eğitime, sağlıktan turizme kadar hemen her alanda yaşadığı gerilemenin suçlusunu dışarıda arayan iktidar, her siyasi başarısızlıktan sonra muhalefete yönelik söylemlerini daha da sertleştirdi. 31 Mart 2019’daki yerel seçimlerin ardından çok sayıda büyük kenti kaybeden AKP, CHP’nin büyükşehir belediye başkanları başta olmak üzere iktidarına karşı tehdit oluşturduğunu düşündüğü herkesi hedef tahtasına oturttu.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 31 Mart’ın ardından muhalefetin eline geçen bazı belediyelerin faaliyetlerini ‘terör eylemleri’ ile özdeşleştirmesi ayrımcılığı daha da tırmandırdı. Erdoğan ile birlikte MHP Lideri Devlet Bahçeli de CHP, İYİ Parti ve HDP’li isimleri birçok konuşmasında hedef aldı.

ÖRNEKLER BİTMİYOR

İktidar ve ortağı tarafından hedef alınan isimlerden bazıları, fiziki saldırılara maruz bırakıldı. En çarpıcı örneklerden biri ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik 2019 yılındaki linç girişimi oldu. Kılıçdaroğlu, 2019’da Ankara Çubuk’ta katıldığı asker cenazesinde linç girişimine uğradı.

Kamuoyunda ‘af yasası’ olarak bilinen infaz düzenlemesiyle cezaevinden tahliye olan mafya lideri Alaattin Çakıcı da CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu danışmanı aracılığıyla üç kez tehdit etti. İktidar, muhalefet partisi liderine yönelik tehditler karşısında sessizliğini korurken MHP, CHP’yi Çakıcı üzerinden “devlet krizi” yaratmakla suçladı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile sert bir polemik yaşayan TİP Hatay Milletvekili Barış Atay’a, bu polemikten kısa bir zaman sonra, bir sokakta kimliği belirsiz kişiler saldırdı.