Türkiye ekonomisi 2023 yılında %4,5 büyüdü. Yılın ilk çeyreğinde EYT etkisiyle %38’e ulaşan emeğin milli gelirden aldığı pay, son çeyrekte %29,7’ye kadar geriledi. Sermaye kesiminin payı ise %50’nin üzerine çıktı.

Emeğin payında maske düştü

Havva GÜMÜŞKAYA

Türkiye ekonomisi 2023 yılında yüzde 4,5 ile son üç yılın en düşük büyümesini kaydetti.  Emeğin milli gelirden aldığı pay, yılın son çeyreğinde yüzde 29,7’ye kadar geriledi.

Yılın son çeyreğine ilişkin büyüme oranı ise gerçekleştirilen parasal sıkılaştırma adımlarına rağmen iç tüketimin etkisiyle beklentileri aştı. 14 Mayıs seçimlerinin ardından ülke ekonomisinde yılın ikinci yarısında yoğun bir sıkılaşma dönemine geçildi. Seçimlerin ardından yeni ekonomi yönetimi faiz artırımlarına başladı ve politika faizi yüzde 8,50 seviyesinden yüzde 42,50 seviyesine çıkarıldı. İç talebin azaltılması hedefine karşın 2023 büyüme rakamlarına göre yerleşik hanehalklarının nihai tüketim harcamaları, 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 12,8 arttı. Hanehalkı tüketim harcamalarının GSYH içindeki payı yüzde 59,1 oldu.

Bir önceki yıla göre 2023 yılında mal ve hizmet ihracatı yüzde 2,7 azalırken ithalatı yüzde 11,7 arttı. 2023 yılının tamamında yatırımlar yüzde 8,9 büyürken yatırımlar yüzde 8,9 arttı.

EMEĞİN PAYI YIL BOYU GERİLEDİ

TÜİK'e göre işgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı geçen yıl yüzde 26,3 iken bu oran 2023 yılında yüzde 32,8 oldu. Emek kesiminin büyümeden aldığı payı anlatan bu veri gelir dağılımda bir düzelme olmadığını gösterdi. Özellikle 2023 yılının ilk üç çeyreğinde yoğunlaşan EYT kapsamında emekli sayısındaki artış, işgücü ödemelerinin payının artmasına neden oldu. EYT yoluyla emekli olanlar kıdem tazminatlarını aldıkları için işgücü ödemelerinde olağandışı bir artış ve sermaye gelirlerinde ise bir düşüş yaşandı. Ancak dönemsel durumunun değişmesiyle işgücü ödemelerinin payı da azalmaya başladı.

TÜİK verilerine göre 2023’ün 3’üncü çeyreğinde yüzde 32,2 olan işgücü ödeme payı, son çeyrekte 29,7'ye geriledi.

TARIM KÜÇÜLDÜ

Büyüme rakamlarına sektörler bazında bakıldığında ise tarım küçülen tek sektör oldu. Tarım sektörü 2023’ün tamamında yüzde 0,2 daraldı. 2021'de yüzde 3 daralan sektör, 2022'de yüzde 1,3 büyüme kaydetti.

Finans ve sigorta sektörünün yüzde 9,0 büyüdüğü 2023'te inşaat sektörü yüzde 7,8 ve hizmetler sektörü yüzde 6,4 büyüdü. Gayrimenkul faaliyetleri yüzde 2,7 büyürken sanayi sektörü ise yüzde 0,8 büyüme kaydetti. Tarım sektöründe özellikle hayvansal üretimde yaşanan sıkıntılar büyümeyi negatif etkiledi.

EMEK KESİMİNİN PAYI AZALIRKEN SERMAYENİN KÂRI ARTTI 2023 (%)

∗∗∗

YURTTAŞ BÜYÜMEYİ NEDEN HİSSETMİYOR?

Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu

Türkiye ekonomisinin 2023 yılında yüzde 4,5 büyüdüğü açıklandı. Sade yurttaşlar ister istemez, “Bu büyüme neden benim yaşamıma yansımıyor?” sorusunu bir kez daha iktidara yönettiler. Verilerin ayrıntılarına göz attığımızda, ona üretken sektörlerden sanayi sadece yüzde 0,8 büyürken tarımın yüzde yüzde 0,2 daraldığını gözlemliyoruz. Büyük ölçüde, yüzde 7,8 büyüyen inşaat, yüzde 9,0 büyüyen finans ve yüzde 6’lık bir genişleme sergileyen hizmetlere dayalı bir büyüme kompozisyonu söz konusu. Kişi başına gelirin 13 bin 110 dolara sıçraması da tamamen kurun baskı altına alınmasıyla ilintili.

Peki, bu büyümeyi niye hissetmiyoruz? Bu soruyu 5 maddede cevaplayabiliriz:

1- Enflasyonun giderek ivmelendiği bir ortamda insanlar mal ve hizmet alımlarını öne çekiyor. Talebi canlı tutuyorlar.

2- Enflasyonun yüksek seyrettiği bir süreçte gelirleri yeterince artmasa bile, kişiler geçmiş tasarruflarını eriterek talep yaratıyorlar.

3- Kesin bir rakam bilinmemekle birlikte, çalışma iznine sahip göçmen-mülteci sayısı çok sınırlı. Buna karşı kaçak çalışan rakamı çok yüksek. Bu işçiler katma değer yaratıyor, üretimi artırıyor, ekonomi pastası resmi rakamlarla bizim gibi yurttaşlar arasında paylaştırılıyor. Bu da kişi başına geliri suni bir şekilde yukarı çekiyor.

4- Tarım üretimi yüzde 0,2 daralırken 2023’te turizm sezonu canlı geçti. Resmi rakamlara göre 56,7 milyon kişi ülkemizi ziyaret etti. Bunlar sebze, meyve, et gibi ürünlere talebi artırırken arz sıkıntısı nedeniyle fiyatları tırmandırdı. Sade yurttaşların gıda gereksinimlerini karşılaması zorlaştı.

5- Özellikle 28 Mayıs 2023 seçimleri öncesi faizlerin düşüklüğü, borçlanma koşullarının elverişliliği nedeniyle insanların gelirinin üzerinde harcama yapması olanaklı hale geldi. Böylelikle bireysel kredi kartı harcamaları 1,273 milyar liraya geldi. Bu da talebi hormonlu şekilde canlandırdı. 2024’te giderek tersi bir süreç yaşanacak. Bir yandan borçlanma maliyeti daha da artarken öte yandan insanların borç geri ödemesiyle gelirinin altında harcama yapması ekonomiyi durgunlaştıracak.