Depremin üzerinden 9 ay geçmesine karşın kadınlara yönelik çalışmalar yok denilecek kadar az. Güvenlik açıklarına dikkat çeken kadınlar, hijyen ürünlerine de ulaşmakta zorluk yaşadıklarını belirtti.

Enkazın yükü kadının sırtında
Fotoğraf: Dayanışma Gönüllüleri

İlayda KAYA

Maraş merkezli 6 Şubat’ta yaşanan depremlerin üzerinden 9 ay geçti fakat kentlerdeki sorunların çoğu hâlâ çözülemedi. Bölgede kadınlar, ped, hijyen ürünlerine ve çamaşıra ulaşmakta halen güçlük çekiyor. Depremin ilk başında gönderilen yardım kolileri artık neredeyse hiç gönderilmiyor. Ped tampon gibi aslında ücretsiz olarak dağıtılması gerekirken pahalı olarak satılan sağlık ürünlerine ulaşım ise kadınlar için kaygı oluşturuyor. Güvenlik hâlâ bölgenin en önemli açıklarından biri. Kadınlara yönelik çalışmalar ise halen yetersiz.

GÜVENLİK ZAFİYETİ

Depremin ilk gününden bu yana yaşanan sorunlardan en büyüğü aslında güvenlik açığı oldu. Kadınlar "Psikolojim bozuldu" diyerek saldıran kimi zaman evli olduğu kimi zaman babası kimi zaman erkek kardeşi tarafından şiddet gördü. Çadır bulmakta zorlanan kadınlar sokaklarda kalmak zorunda kaldı ya da ağır hasarlı binalarda gecelerini geçirmek zorunda kaldı. Yollardaki eksik aydınlatmalar ise farklı bir güvenlik açığını oluşturdu. Aydınlatmaların bulunmaması ve kadınların çadır kent çevresinden uzaklaşmaları tehlike yaratıtı. Kadınlar çadırlarına uzak tuvaletlere gece vakitleri yanlarında biri olmadan gidemedi. Çadır ihtiyaçları giderilmeyen birçok kadın boşanma aşamasında olduğu erkekle aynı yerde yaşamak zorunda kaldı. Şehir merkezine uzak bölgelerde kadınların korunma ihtiyaçlarına yönelik çalışmalar yetersiz kaldı.

İŞ YÜKÜ ARTTI

Afet bölgesindeki çadırlara ve konteynerlerde yaşam mücadelesi veren kadınlar, erkeklere oranla iş yükünü daha çok üstlendi. Havalar ısındığında bölgede artan haşere ve böceklere karşı,  havalar soğuduğunda çadırları basan yağmur sularına karşı kadınlar mücadele etti. Çadırları, konteynerleri temiz tutmak, yemek gibi görevleri kadınlar tek başına üstlendi. Sosyal hayatlardan koparılan kadınlara yönelik faaliyetler her ne kadar depremin 6’ncı ayından itibaren artırılsa da yetersiz kaldı.

DESTEK GELMİYOR

Depremzede kadınların birçoğu kendilerine ait özel alanların bulunmamasından şikâyetçi. Kadınlar depremin en başında iç çamaşırlarını değiştirebilecekleri alan dahi bulamadı. Şiddet gören kadınların ise sığınacakları alan bölgede kadın hak savunucularının çabalarıyla açılmaya başlansa da hâlâ yetersiz. Bölgeye yardım kolileriyle gelen yurttaşlar da artık elini bölgeden tamamen çekti. Kadınlar her alanda olduğu gibi psikolojik destek anlamında da geri plana atıldı. Bölgedeki kadınların çoğu hiç psikolog ve psikiyatrist dahi görmedi.

HASTALIK SAVAŞI

Kadınlar depremin ilk gününden bu yana hijyenik ürünlere, temiz suya ve kıyafetlere erişemiyor. Kadınların, ped ve iç çamaşırlarına ulaşamaması, bölgede pahalı olarak satılması adeta 2. plana atıyor. Bölgedeki temiz su eksikliği de kadın hastalıklarına davetiye çıkarıyor. Hasta, hamile kadınlar hastanelere depremin ilk aylarından itibaren ulaşmakta zorluk yaşıyor.

∗∗∗

DESTEK OLMAK İÇİN ALANDAYIZ

Depremin ilk gününden bu yana Hatay’da afetzedelere destek olan Dayanışma Gönüllüleri ise bölgedeki çalışmalarına devam ediyor. Hem depremzede hem de Dayanışma Gönüllüsü olan Merve Mansuroğlu, kadınların her alanda yanında olduklarını anlatıyor. Afetzede kadınların hijyen ürünleri başta olmak üzere birçok sorununa çözüm bulmak için alandaki çalışmalarına devam edeceklerini söyleyen Mansuroğlu şu ifadeleri kullanıyor: “Sorunlar ilk günkü gibi. İnsanlar kendi imkânlarıyla yaşamaya çalışıyorlar. Kadınlar bölgede bağımsız olmak istiyorlar ama bu zor. Depremden sonra barınma sorunu olduğu için bir arada oluyorlar. Kadınların iş yükü çok fazla. Kadınlar travma yaşıyorlar. Erkeğin psikolojik baskıları da çok fazla. Kadınlar şiddet görüyor. Güvenlik açığı da var. Konteyner kentlerde kadınlar ve kız çocukları aylardır tek başına çıkmaya korkuyor. Tuvalete bile giderken birbirlerini sırayla bekliyor ve birlikte dönüyorlar. Hâlâ plansızlık var. Bölgeye yapılan destekler de yok denecek kadar az. Alım gücü halen çok düşük. Biz burada kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere tüm depremzedelere destek olmaya, yanında durmaya devam ediyoruz, edeceğiz. Talepler doğrultusunda projelerimizi artırıyoruz.”

Fotoğraf: Depo Photos

∗∗∗

BÜYÜK GÜVENLİK AÇIĞI VAR

Afet Bölgesi olan Hatay’ın Antakya ilçesinde depremin ilk gününden bu yana kadınlara destek olan Mor Dayanışma Üyesi Selver Büyükkeleş, şunları anlattı: “Afet bölgesinde ilk dönemlerde kadınların en büyük ihtiyacı iç çamaşırı, hijyenik peddi. 9. ayda da bize gelen talepler neredeyse aynı. Alım gücü olmadığı için kadınlar bu ihtiyaçlara ulaşamıyor. Ayrıca şiddet de bölgede arttı. Kadınların üzerindeki iş yükü hâlâ çok büyük. Güvenlik açığı da var. Mesela ışıklandırma bir sorun. Bunun yanında konteyner kentlerdeki durumlar hâlâ duruyor. Güvenli diyebileceğimiz bir alan yok. Konteyner kentlerde, çadır kentlerde tuvalete giderken kadınlar tedirgin oluyor. Talebimiz şu, deprem bölgesinde kadınların taleplerini birebir karşılayan çalışmalar yapılmalı.”