Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, düzenlediği basın toplantısında Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Ensar Vakfı arasında imzalanan protokol un hukuksuz olduğunu belirterek, derhal iptal edilmesi gerektiğini söyledi. Şube binasında yönetim kurulu üyeleri ve sendikanın hukuk danışmanı Av.Nusret Gürgöz ile basın toplantısı düzenleyen Kadir Öztürk, “Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Ensar Vakfı arasında […]

‘Ensar Vakfı ile imzalanan protokol hukuksuzdur ve derhal iptal edilmelidir!’

Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, düzenlediği basın toplantısında Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Ensar Vakfı arasında imzalanan protokol un hukuksuz olduğunu belirterek, derhal iptal edilmesi gerektiğini söyledi.

Şube binasında yönetim kurulu üyeleri ve sendikanın hukuk danışmanı Av.Nusret Gürgöz ile basın toplantısı düzenleyen Kadir Öztürk, “Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Ensar Vakfı arasında imzalanan protokol derhal iptal edilmeli, yargı kararına meydan okuyan sorumlular hakkında gerekli adımlar en kısa süre içerisinde atılmalıdır.” dedi.

Eğitimin doğasına aykırı

“Alelacele 2.dönemin başında 40 dakika ders,40 dakika teneffüs projesinin hayata geçirilmek istenmesinin de bu protokole hizmet ettiği de ortadadır.” diyen Kadir Öztürk, “İmzalanan protokol ile MEB’in asli görevleri, tıpkı bir hizmetin taşerona devredilmesi gibi, yargı kararlarına meydan okunarak Ensar vakfına devredilmektedir. Bu tür ‘işbirliği protokolleri’ ile eğitim alanında ve tüm kamu kurumları üzerinde çeşitli dini vakıf ve cemaatlerin vesayet oluşturduğu, bu durumun da devredilemez bir kamusal bir hizmet olan eğitimin doğasına aykırı olduğu açıktır. “ şeklinde konuştu.

Hukuka meydan okunuyor

Danıştay 8. Dairesi’nin konuyla ilgili kararının son derece açık olduğuna vurgu yapan Kadir Öztürk, Bir kamu hizmeti olan eğitim öğretim hizmetinin, devlet hizmet alanı içerisinde ancak genel idare esaslarına göre memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülmesi gerektiğini söyledi.

Yapılan protokolle Antalya’da devlet okullarında ‘Değerler Eğitimi’ni Ensar Vakfı’nın vermesinin önünün açıldığına dikkat çeken Kadir Öztürk, Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü Ensar Vakfı ile protokol imzalayarak adeta hukuka meydan okumaktadır.

Ensar Vakfı’nın sicili kirlidir

“Ensar Vakfı’nın sicili Karaman örneğinde gördüğümüz gibi kirlidir. Eğitim Sen olarak çocuklarımızı bu kirli ellere bırakmamakta kararlıyız. Laik, bilimsel, demokratik ve anadilinde bir eğitimi gerçekleştirmek için demokratik ve hukuki mücadelemizi sürdürdük ve sürdürmeye devam edeceğiz.”

Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk’ün yaptığı açıklamanın tamamı şu şekilde;

Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Ensar Vakfı arasında imzalanan protokol hukuksuzdur ve derhal iptal edilmelidir!

Milli Eğitim Bakanlığı, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile Ensar Vakfı arasında 24 Temmuz 2017 tarihinde MEB’e bağlı tüm örgün ve yaygın eğitim kurumları tüm personelleri ile birlikte Ensar Vakfının kullanımına sunulan, vakfın MEB sisteminde kayıtlı tüm öğrenci ve velilerin kişisel bilgilerine erişebilmesine de olanak sağlayan işbirliği protokolü imzalanmıştı.
Söz konusu protokol ile Ensar Vakfı’na çok geniş yetkiler tanınmış, protokolün 12. ve 15. maddesi ile de gerekli görüldüğünde tarafların yazılı mutabakatı ile protokolde değişiklik ve ilaveler yapılabileceği, protokolde yer almayan hususların da taraflar arasında iyi niyet, karşılıklı anlayış ve uzlaşma kuralları çerçevesinde çözümleneceği gibi hiçbir yasal dayanağı olmayan, muğlak düzenlemeler getirilmiştir.

Eğitim Sen, MEB ile Ensar Vakfı arasındaki protokolün iptali ile ilgili olarak şu gerekçelerle yargıya başvurmuştu;

  • Bir kamu hizmetinin yürütülmesi ile ilgili iş ve işlemler muğlak, ne zaman hangi koşullarda değiştirileceği belli değildir ve hiçbir kural içermeyen maddelerle düzenleme yapılamaz;
  • Okullarda kurulacağı belirlenen kulüplerin neler olacağı, öğrencilerin hangi kurs ya da seminerlere katılacağı, eğitim kurumları dışında hangi mekanlarda, hangi eğiticiler tarafından nasıl bir eğitime tabi tutulacağı belli değildir;
  • Eğitim materyali olarak öğrencilere hangi kitap ya da broşürlerin okutulacağı, hangi gezi, seminer ya da kamplara götürüleceği Ensar vakfı yetkilileri ile il ya da ilçe milli eğitim müdürünün keyfi kararlarına bırakılamaz;
  • Ensar Vakfının sistemde kayıtlı tüm öğrenci ve velilerin kişisel bilgilerine erişebilmesine olanak sağlanması ‘özel hayatın gizlilik’ ilkesine aykırı ve sakıncalıdır.

Danıştay 8. Dairesi, sendikamızın protokolün örgün eğitime ilişkin kısmı açısından ileri sürdüğü gerekçeleri ve kaygılarını haklı bularak yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir. Ancak, Danıştay’ın açık kararına rağmen, Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü ile Antalya Ensar Vakfı Şubesi arasında benzer bir protokol düzenlenmiş ve Antalya’da devlet okullarında ‘Değerler Eğitimi’ni Ensar Vakfı’nın vermesinin önü açılmıştır.

Danıştay 8. Dairesi, protokolün, bir kamu hizmeti olan eğitim öğretim hizmetinin, devlet hizmet alanı içerisinde ancak genel idare esaslarına göre memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülmesi gerektiğine vurgu yaparak protokolün kurallara aykırı olduğunu açık bir şekilde karara bağlamış olmasına rağmen imzalanan bu protokol hukuka meydan okumak anlamına gelmektedir.

MEB derhal bu duruma müdahale etmeli

İmzalanan protokol ile MEB’in asli görevleri, tıpkı bir hizmetin taşerona devredilmesi gibi, yargı kararlarına meydan okunarak Ensar vakfına devredilmektedir. Bu tür ‘işbirliği protokolleri’ ile eğitim alanında ve tüm kamu kurumları üzerinde çeşitli dini vakıf ve cemaatlerin vesayet oluşturduğu, bu durumun da devredilemez bir kamusal bir hizmet olan eğitimin doğasına aykırı olduğu açıktır.

Alelacele 2.dönemin başında 40 dakika ders,40 dakika teneffüs projesinin hayata geçirilmek istenmesinin de bu protokole hizmet ettiği de ortadadır.

Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü bir kamu kurumudur ve faaliyetlerini yasalara ve yargı kararlarına aykırı olmayacak şekilde yürütmesi esastır. Ancak bugün karşı karşıya olduğumuz durum, hem yargı kararlarına hem de hizmetin özelliğine aykırılık oluşturmakta ve yüksek yargı kararına yönelik bir meydan okuma anlamına gelmektedir. MEB derhal bu duruma müdahale etmeli ve gerekli adımları atmalıdır.

‘Çocuklarımızı kirli ellere bırakmayacağız’

Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Ensar Vakfı arasında imzalanan protokol derhal iptal edilmeli, yargı kararına meydan okuyan sorumlular hakkında gerekli adımlar en kısa süre içerisinde atılmalıdır.

Ensar Vakfı’nın sicili Karaman örneğinde gördüğümüz gibi kirlidir. Eğitim Sen olarak çocuklarımızı bu kirli ellere bırakmamakta kararlıyız. Laik, bilimsel, demokratik ve anadilinde bir eğitimi gerçekleştirmek için demokratik ve hukuki mücadelemizi sürdürdük ve sürdürmeye devam edeceğiz.