Erdoğan BM'nin 78'inci Genel Kurulu'nda konuştu
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM'nin 78'inci Genel Kurulu görüşmelerinde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki gerilime ilişkin, "Artık herkesin kabul ettiği gibi, Karabağ, Azerbaycan toprağıdır. Bunun dışında bir statünün dayatılması asla kabul edilmeyecektir." dedi.
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Salonu'nda, BM'nin 78'inci Genel Kurulu görüşmelerinde açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
"Dünyamızın geleceği konusunda geçtiğimiz yıl burada yaptığımız değerlendirmelere kıyasla daha iyimser tablo çizmek mümkün değildir. Karşımızdaki fotoğraf, küresel ölçekte daha karmaşık, daha tehlikeli sınamalarla karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Kendi ülkemin güneyinde, kuzeyinde, doğusunda ve batısında birçok çatışma, savaş, insani kriz ve sosyal gerilim yaşanıyor. Küresel ekonomik sorunlarla birleşerek büyüyen bu sınamalarla baş etmek her geçen gün daha da zorlaşıyor. Avrupa'nın doğu sınırlarında yaşanan savaş, ekonomiden güvenliğe her alanda ciddi sorunlar ortaya çıkardı.
BM Güvenlik Konseyi, artık dünya güvenliğinin teminatı olmaktan çıkmış, 5 ülkenin siyasi stratejilerinin çarpışma alanı haline gelmiştir. Küresel hırslar nedeniyle teröre göz yumanlar var.
UKRAYNA-RUSYA SAVAŞI
Savaşın, Ukrayna’nın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü temelinde, diplomasi ve diyalogla sona erdirilmesine yönelik çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz. Barış için yeni gündem oluşmalı. Hem Rusya hem de Ukrayna'yı masada tutmaya çalışıyoruz.
SURİYE VE TERÖR SORUNU
Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliğine en büyük tehdit, bu ülke üzerinde hesabı olan güçlerin güdümündeki terör örgütlerine verilen açık destektir. Suriye ve Irak başta olmak üzere Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Sahel'de, kendi çıkarları için DAEŞ ve benzerlerini paravan olarak kullananların riyakarlıklarından bıktık. Suriye halkı teröre isyan noktasına geldi. Bölgede her sıkıştığında DAEŞ bahanesine sığınanların oyunu ifşa oldu.
Sırf kendi siyasi, ekonomik çıkarları için terör örgütleriyle çalışmaya devam eden ülkelerin, terörden ve bağlantılı sorunlardan şikâyet etme hakkı yoktur.
Birleşmiş Milletler’in öncülüğünde dünyanın güvenliğini, huzurunu, refahını sağlamakla görevli kurumları hızla yeniden yapılandırmalıyız.
Coğrafyasıyla ve demografisiyle, dünyadaki tüm kökenleri, inançları, kültürleri temsil yeteneğine sahip bir küresel yönetim mimarisi inşa etmeliyiz.
Bir kez daha diyoruz ki dünya 5'ten büyüktür, daha adil bir dünya mümkünüdür.
KKTC'Yİ TANIMA ÇAĞRISI
Uluslararası toplumu, KKTC'nin bağımsızlığını tanımaya, bu ülkeyle diplomatik, siyasi ve ekonomik bağlar kurmaya davet ediyoruz. Ada’daki BM Barış Gücü’nden tarafsızlığa riayet bekliyoruz. İtibarı zedelenen bu gücün, Kıbrıs’ta yeni itibar kaybıyla karşı karşıya kalmasını istemeyiz.
Ortadoğu'ya kalıcı barışın gelebilmesi, ancak Filistin-İsrail sorununun nihai bir çözüme kavuşturulmasıyla mümkündür. 1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz Filistin devleti hayata geçirilmeden, İsrail'in de aradığı huzuru ve güveni bulabilmesi zordur.
AB İLE İLİŞKİLER
AB'den beklentimiz, ülkemize yönelik yükümlülüklerini süratle yerine getirmesidir, Türkiye'ye yönelik sergilenen ikircikli tavırların son bulması gerekiyor.
AZERBAYCAN-ERMENİSTAN
Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki görüşme sürecini başından beri destekledik. Ancak Ermenistan'ın bu tarihi fırsatı değerlendiremediğini görüyoruz. Ermenistan’ın başta Zengezur Koridoru’nun açılması olmak üzere, verdiği sözleri yerine getirmesini bekliyoruz. Artık herkesin kabul ettiği gibi, Karabağ, Azerbaycan toprağıdır. Bunun dışında bir statünün dayatılması asla kabul edilmeyecektir.
Tek millet, iki devlet şiarıyla hareket ettiğimiz Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü korunma yönünde attığı adımları destekliyoruz."