“Erdoğan’ın davaya müdahale etme konusundaki ısrarı üzerine dediler ki, ‘Madem davaya müdahale etmek istiyorsun, biz de seni gerçekten müdahil ederiz.’ Halkbank Genel Müdür Yardımcısı’nı muhtemelen bu nedenle tutukladılar”

Erdoğan’ı müdahil  etmeyi amaçladılar

ÖMÜR ŞAHİN KEYİF @omursahin

ABD yargı sistemine göre, savunma ve savcılık tarafları, bir anlaşmaya vararak, jürili esas yargılamaya geçilmeksizin davayı sonuçlandırabilir. En başından beri Rıza Sarraf davası için bu olasılığın yüksek olduğu yorumları yapılıyor. Öte yandan bir süredir ABD basını davada siyasi müdahale ihtimaline dikkat çekiyor. Henüz esastan yargılaması başlamayan Sarraf’ın Trump’a yakın iki isim, Rudy Giuliani ve Mike Mukasey’i avukat olarak tutması, siyasi müdahale konusunun mahkemede de gündeme gelmesine neden oldu. Giuliani ve Mukasey’in Türkiye’ye gelip Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüştükleri de mahkemeye sunulan bilgiler arasında bulunuyor. Belgelere göre, ikili Türkiye’de diplomatik çözüm aradı.

Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla’nın da İran’a yaptırımları delmek ve bankaları dolandırma konusunda Sarraf’a yardım etmekle suçlanarak tutuklanması sonrası, son duruşmada, Hakim Richard Berman’ın siyasi müdahale karşıtı söylemleri de çok dikkat çekti.

Davadaki gelişmeleri takip eden ve CHP Genel Merkez’e raporlayan Avukat Yegâne Güley’le Sarraf ve Atilla davasını konuştuk. New York Barosu’na kayıtlı Avukat Güley, davanın jürili duruşmalara gitmeden anlaşmayla sonuçlanma olasılığını yüksek görüyor.
erdogan-i-mudahil-etmeyi-amacladilar-287243-1.
Erdoğan, Sarraf’a göbekten bağlı
» Giuliani ve Mukasey’in Türkiye’deki temaslarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sarraf’ın yönettiği, İran’ın petrol gelirlerinin İran’a transferi ve ABD ambargosunu delmek için kurulan para aklama sistemi, bir devlet bankası kullanılarak yıllarca Ankara’nın bilgisi dışında çalıştırılmış olamaz. Bu nedenle, Erdoğan’la görüşmeleri çok doğal. Her ne kadar Erdoğan, Sarraf babamın oğlu değil dese de bundan çok daha yakınlar, göbek bağı ile bağlılar. Muhtemelen, görüşmenin nedeni diplomatik çözüm arayışı değil, Amerika’da bu dava konusunda nasıl ilerleyebileceklerini ve bunun karşılığında Amerika’nın ne isteyebileceğini anlatmak. Yani oraya Sarraf’ın ve Erdoğan’ın seçeneklerinin ne olabileceğini anlatmaya gitmiş olmalılar.

» Seçenekler neler?
Trump yönetimindeki ABD’nin, Erdoğan’dan ne istediğine bağlı… Şu anda güneyde Kürt sorunu ve Suriye’yle ilgili istekleri gündemde ama Trump yönetimindeki ABD’nin ne istediği ya da ne yapabileceği zor bir tahmin. Kimsenin uğradığı maddi zararla ilgili para isteyeceğini de sanmıyorum. Siyasi ödünler verilecektir. Çünkü zaten İran yaptırımları maddi değil siyasi gerekçelerle alınmış kararlar. Türkiye bu yaptırımların delinmesine yardım ederse, ABD’yi siyaseten zor durumda bırakmış oluyor. Bunun da Türkiye açısından siyasi sonucu olur.

Deliller ortaya saçılır
» Sarraf’ın avukatları jürili, esas duruşmaların başlangıç tarihini erteleyip duruyor. Dava jürili duruşmalara gitmeden bitebilir mi?

Avukatların erteleme istemelerinin nedeni duruşmalar için hazır olmamaları değil, zaman kazanmak. Erdoğan doğal olarak davanın hiçbir şekilde jüri önüne çıkmasını istemiyor. Çünkü eğer çıkarsa, deliller ortaya saçılacak. 17-25 Aralık sürecinde ortaya saçılan bazı tapelerden İran ve Türkiye arasındaki altın ve başka değerli maden ticaretinin şişirilmesi yönünde talimatlar olduğunu gördük. Bu da akla Pollypeck veya daha yakınlardan Enron skandallarını getiriyor. Türkiye’nin bütçesinde açıklanamayan kalemler ve nereden geldiği belli olmayan kaynaklar olduğu yazıldı çizildi hep. Bundan dolayı jürili duruşmalarda çıkacak deliller ve detaylarla Türkiye’nin defteriyle oynandığı, hesaplarında, olmaması gereken bazı işlemlerin gösterildiği ya da açıkların kapatıldığı, uluslararası finans piyasalarının da dolandırıldığı görülebilir. Bu Türkiye’nin kredi notunu ya da borç almasını etkiler ve tüm ekonomi çok daha fazla batar. Bunların ortaya çıkmaması için bu dava jürili duruşmalara zor geçer.

» Hakan Atilla’nın tutuklanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Giuliani ve Mukasey Ankara’ya gitmeseydi Atilla’yı alırlar mıydı bilmiyorum. Bu ziyaretten Savcılığın haberi vardı. Erdoğan’ın davaya müdahale etme konusundaki ısrarı üzerine ve Trump ekibinin buna olumlu bakabileceğini görünce, muhtemelen, baktılar siyasi müdahale davanın önüne geçecek ve dava kontrollerinden çıkacak, dediler ki madem davaya müdahale etmek istiyorsun, biz de seni gerçekten müdahil ederiz… Halkbank Genel Müdür Yardımcısı’nı muhtemelen bu nedenle tutukladılar. Siyasi müdahaleyi azaltmak, güçsüzleştirmek ve sınırlandırmak için yaptılar diye düşünüyorum. Atilla’nın tutuklama talebini imzalayan savcılar Bharara’nın ekibinden ve duruşmalara girip çıkan üç savcı yardımcısı. Sanırım bu aşamaya gelip emek verdikten sonra siyasileri kullanılarak bu davayı mahkeme dışında kapatmanın önüne geçmenin tek yolunu Türkiye’nin yaptırımların delinmesindeki rolü ile sanık sandalyesine oturtulması olarak gördüler.

Atilla mahkemede konuşmaz
» Siyasi müdahale başarılı olabilir mi?

Bu aşamadan sonra Giuliani ve Mukasey’in yapabilecekleri sınırlı olacaktır. Mahkemenin istediği evraklar ve 11 Mayıs’taki duruşmada istediği açıklayıcı bilgileri de göz önüne aldığımızda siyasi müdahale seçenekleri kısıtlanmış görünüyor.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni de dolaylı olarak sanık sandalyesine oturttular, Erdoğan bu kadar müdahale etmeseydi bunu belki yapmayacaklardı. 16 Mayıs ziyaretinde her şeyden önce Trump ile yüz yüze bunun nasıl çözülebileceği pazarlığı yapılacaktır.

» Atilla’nın tutuklanması davanın seyrinde büyük değişikliğe neden olur mu?
Çok şey değiştirmez esası hususunda. Atilla kendisine ne deniyorsa onu yapacaktır. Ankara’dan bağımsız hareket edebilecek biri olduğunu sanmıyorum. Kendini kurtarmak için konuşur, gibi yorumlar gerçekçi değil. Kesinlikle konuşmayacaktır.

Sarraf’ı rahatlatmıştır Atilla’nın tutuklanması. Artık yalnızca onu kurtarmak için değil Erdoğan aynı zamanda Türkiye’yi ve kendisini kurtarmak için de daha fazla çaba harcayacak ve her türlü pazarlığa açık olacak.

***

‘Ziyaretin asıl konusu Sarraf davası olabilir’

“Son iki gün YPG’ye ABD’nin ağır silah yardımı yapacağını teyit etmesine rağmen Erdoğan ve medyasındaki sessizlikten Sarraf ve Halkbank davasının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. PKK ile alakalı bilgi paylaşımı yapılacakken YPG’ye ağır silah sağlamaları nereden bakarsanız bakın korkunç bir sonuç, Türkiye’nin milli güvenliği açısından. Buna Erdoğan ve AKP’lilerin bir kaç cılız “Kabul edilemez”den başka ses çıkmayışı Sarraf ve Atilla davasının 16 Mayıs’taki (bugün) ABD gezisinin asıl konusu olması çok da uzak bir durum olmayacaktır.”