Google Play Store
App Store

İstanbul, yerel yönetimlerin ötesinde bir önem taşıyor. Tüm yığınağı İstanbul’a yapan Erdoğan, İBB’yi geri alarak sınırsız iktidarının yolunu açmak istiyor. Ancak işi bu defa zor. Kurum’un sönük performansı Erdoğan’ı sıkıştırdı. Rüzgâr muhalefetten yana esiyor. Pek çok ilçede de sürprizler bekleniyor.

Erdoğan İstanbul’a yetmedi
Toplumsal muhalefet AKP'nin rant inadına karşı çıktı. (Fotoğraf: Depo Photos)

Politika Servisi

Türkiye, yerel yönetimleri belirlemek üzere yarın sandık başına gidiyor. 31 Mart’ın en kritik seçimi ise İstanbul’da gerçekleşecek. 11 milyonun üzerindeki seçmeniyle ülkenin en büyük nüfusuna sahip İstanbul, iktidar için de muhalefet için de ayrı bir öneme sahip. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019’da Binali Yıldırım’ı aday gösterdiği seçimde kaybetmiş, YSK darbesiyle tekrar edilen seçimde ise 806 bin fark yemişti.

Erdoğan, 28 Mayıs genel seçiminin akşamında yaptığı balkon konuşmasında “Sırada İstanbul var” diyerek İstanbul için bir kez daha kolları sıvadı. Tüm yığınağını İstanbul’a yapan, devletin bütün imkanlarını seferber eden Erdoğan için İstanbul’u kazanmak bir yerel seçimden çok daha fazlasını ifade ediyor. Kanal İstanbul, yandaş vakıf ve derneklere aktarılan kaynaklar, kupon araziler, kentsel dönüşüm adı altında gerçekleşen yağma ve talan iktidarın iştahını kabartıyor.

Saydığımız örneklerin de ötesinde İstanbul seçimi ülke siyasetine yön verecek. İktidarın kazanması durumunda rejim kendini büyük oranda tahkim edecek. Karşısında bir toplumsal muhalefet görmek istemeyen Erdoğan, sınırsız iktidarının önünü açmış olacak. Aynı zamanda 2028 Cumhurbaşkanlığı Seçimlerine giden yolun taşları döşenmiş olacak. Erdoğan’ın yenilemeyeceği fikri kitlelerde umutsuzluğa yol açacak.

REJİM İÇİM KRİTİK

Erdoğan, kaybetmesi halinde ise 2019’da tekrarlanan seçimle birlikte fiili olarak İmamoğlu karşısında üçüncü kez yenilmiş sayılacak. 1 Nisan’dan itibaren ülkeyi daha karanlık bir tablo beklediği ortada. Kasada para kalmadığını pek çok kez itiraf eden Erdoğan’ın yurttaşa vereceği vaatleri bile sınırlı hale geldi. Krizin tüm yükü emekçinin sırtına yıkılacak. Öte yandan baskılar, gerici kuşatma, hukuksuzluklar iktidarın önümüzdeki süreci çok daha otoriter bir yönetimle göğüslemeye çalışacağını gösteriyor. İstanbul’u kaybeden bir iktidarın moral kazanan bir toplumsal muhalefeti istemeyeceği de ortada. Kısacası Erdoğan’ın bu seçimde kendisini galip sayabilmesi için İstanbul’u kazanmaktan başka çaresi bulunmuyor.

CHP ise ittifakların dağıldığı bu seçimde 2019’da olduğu gibi bir ‘kent ittifakı’ stratejisiyle hareket etti. Partiler kendi adaylarını çıkarsa da tabanın İmamoğlu üzerinde uzlaşacağı fikri anketlere bakılırsa şimdiye dek işlemiş görünüyor. İmamoğlu ve CHP için basılan kara propaganda düğmesi de Saray’ın beklentisini karşılamış değil. DEM Parti ile anlaştılar söyleminin veya servis edilen para sayma görüntüleri üzerinden dillendirilen iddiaların sandığa nasıl yansıyacağını yarın akşam göreceğiz.

EN DÜŞÜK PROFİL

Erdoğan’ın İstanbul için teknokrat bir aday seçtiği yorumları da Murat Kurum’un deprem ve kentsel dönüşüm vaatleriyle seçmen karşısına çıkacağı beklentisi de karşılık bulmadı. Deprem gerçeği seçim için neredeyse hiç konuşulmadı, Kurum tarafından dillendirilmedi. 2019’da Cumhur İttifakı’nın İstanbul adayı olan Binali Yıldırım’dan bile düşük bir performans sergileyen Kurum, ağzını her açtığında yeni bir skandala imza attı. Projeleri yerine gaflarıyla gündeme geldi. Dümenin başına geçen Erdoğan’ın Büyük İstanbul Mitingi’nde eski kalabalıklar yer almazken heyecan ve coşkunun yerini bıkkın kitlelere bırakmış görünüyor. Son bir çabayla son iki gününü İstanbul’a ayıran Erdoğan’ın dün Sultanbeyli’de yaptığı konuşmada ise tek vaadi “İstanbul’da 650 bin konutun jet hızıyla dönüştürecekleri” oldu.

MHP Lideri Devlet Bahçeli için de ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Seçim sürecinde önceki dönemlerden farklı olarak Erdoğan’la görüntü vermeyen Bahçeli’nin, İstanbul mitingine katılmaması da dikkat çekti. Bahçeli, 2019’da “mitili İstanbul’a atacağız” demişti. Bu seçimdeki mesafeli tavrı tartışma yarattı. Öte yandan bakanların İstanbul’da seçim çalışmalarına bizzat katılıp Murat Kurum için oy istemesini de ayrıca not düşmek gerekiyor.

ANA EKSEN YOKSULLUK

İBB Başkanı İmamoğlu ise Kurum’dan daha başarılı bir kampanya sürecine imza attı. Kurum’un adaylığı açıklandığında “Ben rakibimin kim olduğunu biliyorum” diyerek Erdoğan’ı işaret eden İmamoğlu, metroların yanı sıra asıl kampanyasını yoksulluğa karşı mücadele üzerine kurdu. Kent lokantaları ile yardıma muhtaç çocuklara dağıtılan sütler iktidar cenahında dalga konusu yapılmak istendi. İmamoğlu da hemen her konuşmasında emeklilerin geçim sıkıntısından, derinleşen yoksulluktan dem vurdu. Paylaşılan anketlerde İmamoğlu’nun avantajlı olduğu görüldü.

CHP ve AKP dışındaki partiler de bu seçimde kritik önem taşıyor. Önceki seçimde iki partinin adayı dışında kalan partilerin toplam oyu yüzde 4 civarındayken çok adaylı girilen 31 Mart için bu oranın yüzde 10’un üzerine çıkması bekleniyor. DEM Parti Adayı Meral Danış Beştaş, Kürt hareketinin önemli isimlerinden. Parti tabanının önemli bir kısmını tutması sürpriz olmayacak. Ancak metropolde yaşayan Kürtlerin Erdoğan karşısında alacağı tutum İmamoğlu için avantaj yaratabilir.

81 ilde aday çıkaran İYİ Parti içinse işlerin yolunda gittiğini söylemek zor görünüyor. Akşener’in kendi tabanını tutması kolay olmayacaktır. 2023 Genel Seçimlerinde 1,5 milyondan fazla oy alarak 5 milletvekili çıkaran YRP, seçimin kilit partilerinden biri haline geldi. AKP’ye öfkeli seçmenin YRP’nin çekim alanına girmesi gözleri İstanbul seçimine çevirdi. 14 Mayıs seçiminde İstanbul’da yüzde 3 oy alan YRP’nin anketlerde oylarını artırdığı görüldü.  Özetle Erdoğan, 31 Mart’ın en kritik seçimi olan İstanbul’da bir kez daha kaybetmeye yakın. Buradan çıkacak sonuç, sadece İstanbul’u kimin yöneteceğini belirlemeyecek aynı zamanda önümüzdeki dönem ülke siyasetinde önemli kırılmalar yaratacaktır.

İmamoğlu Üsküdar Halk Buluşması'nda yurttaşlarla bir araya geldi.

∗∗∗

İLÇELERDE SÜRPRİZLER BEKLENİYOR

2019 Yerel seçimlerinde 14 ilçeyi kazanmayı başaran CHP’nin yarınki seçimlerde de hedefi kazandığı belediyeleri koruyarak üzerine yeni ilçeler kazanabilmek.  Kamuoyu yoklamalarına göre ise CHP bu hedefine yakın.

Bakırköy, Küçükçekmece, Büyükçekmece, Esenyurt, Avcılar, Beylikdüzü gibi ilçelerin CHP yönetimde devam etmesi beklenenler arasında. Ancak Kadıköy, Beşiktaş, Şişli gibi CHP seçmeninin yoğun olduğu ilçelerde ise oy oranında azalmalar yaşanabilir. Belediye yönetimlerinin bu ilçelerde de CHP’de olması beklenirken 2019’dan farklı olarak çok sayıda partinin kendi adayları ile yarışa girmesi buradaki oy oranlarında değişiklik beklentisini yaratıyor. CHP’nin elinden kaybetme ihtimali olduğu ilçe belediyeleri arasında ise en çok Sarıyer ön plana çıkıyor. 2019’da Şükrü Genç’in adaylığı ile yarıştan galip çıkmayı başaran CHP, bu seçimlerde Mustafa Oktay Aksu’nun adaylığını açıklamıştı. Mevcut belediye başkanı Şükrü Genç’in bağımsız adaylığını açıklaması ise buradaki yarışı zora soksa da CHP’nin az bir farkla belediyeyi alacağı beklenenler arasında.

Sürpriz beklenen diğer ilçelerde ise durum şöyle:

28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimleri oy oranları (%)

• EYÜP

K.K: 48,58

R.T.E: 46,38

Son yerel seçimlerde 277.158 seçmeni bulunan ilçede AKP 3 bin 500 civarı bir farkla belediyeyi kazanmıştı. 20 adayın yarışacağı ilçede CHP’nin oylarını artırması ise beklenenler arasında. Saadet Partisi’nin de yüzde 5’lerde var olan oyunun yanı sıra Yeniden Refah Partisi’nin bu seçimlerde aday göstermesi ilçedeki dengeleri değiştirebilir.

• SİLİVRİ

K.K: 58,28

R.T.E: 41,72

2019 Yerel Seçimlerinde AKP desteği ile MHP’ye geçen belediye CHP’den az bir farkla alınmıştı. Seçim süreci boyunca CHP Adayı Bora Balcıoğlu’nun öne çıkan görüntüsü belediyedeki yönetimin bir kez daha el değiştirmesine yol açabilir. AKP MHP ortaklığının yine sürdüğü ilçede CHP’nin önde olduğu iddialar arasında.

• TUZLA

K.K: 51,2

R.T.E: 48,8

AKP’li Belediye Başkanı Şadi Yazıcı’nın tekrar aday olduğu ilçede de sürpriz yaşanması bekleniyor. Yazıcı’nın CHP Belediye Başkan Adayı Eren Ali Bingöl karşısında önde olduğu öne sürülse de farkın çok az olduğu ve Bingöl’ün son süreçte ciddi bir tırmanışa geçtiği belirtiliyor.

• ARNAVUTKÖY

K.K: 36,32

R.T.E: 63,68

AKP’nin kalelerinden birisi olan ilçede CHP’nin adayı Tekin Araz’ın performansı dikkat çekici. 2019’da ittifak içerisinde İYİ Parti’yi destekleyerek giren CHP’nin bu seçimde ise oy oranlarını yükseltmesi bekleniyor.

• SANCAKTEPE

K.K: 49,81

R.T.E: 50,19

Farkın az olduğu ilçelerden. AKP’li Aday Şeyma Döğücü’nün ‘seçim rüşveti’ vaatleri dikkat çekici. Öte yandan CHP ve Dem arasında kent uzlaşısının sağlandığı ilçede seçim yarış kafa kafaya geçiyor. Sancaktepe’de sürpriz olabilir.

ÜSKÜDAR

K.K: 52,99

R.T.E: 48,08

Seçimlerde en çok konuşulan ilçelerinden birisi. AKP’li kaynakların da özel uyarılarda bulunduğu ilçede CHP Adayı Sinem Dedetaş’ın yarışta şansı oldukça yüksek. YRP’nin etkili olması beklenen ilçede yarış kafa kafaya gözüküyor.

• BAYRAMPAŞA

K.K: 47,24

R.T.E: 52,76

AKP adayı İlknur Kovaç Bayraktar yarışı önde götürüyor. Ancak yine de fark oldukça az. CHP Adayı Hasan Mutlu’nun son hafta oy oranlarını yükselttiği bilinenler arasında.

ÇEKMEKÖY

K.K: 59,99

R.T.E: 43,01

CHP’nin ağırlık verdiği ilçede kazanmaya çok yakın olduğu iddia ediliyor. 2019 yerel seçimlerindeki sonuçların aksine CHP Adayı Orhan Çerkez’in yarışı kıl payı önde götürdüğü söyleniyor.

FATİH

K.K: 46,01

R.T.E: 53,99

2019’da AKP’nin kazandığı Fatih’te de CHP’nin oylarını artırdığı öne sürülenler arasında. AKP’li Mevcut Belediye Başkanı Ergün Turan’ın tekrar aday olduğu ilçede, Yeniden Refah’ın özellikle AKP seçmeninden alacağı oy oranı ilçede bir sürpriz yaratabilir.

∗∗∗

İSTANBUL’DA YAŞAMANIN MALİYETİ ÇOK AĞIR

İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) araştırmasına göre İstanbul’da yaşamanın maliyeti geçen yılın aynı ayına göre yüzde 81 arttı. İstanbul’da dört kişilik bir ailenin ortalama yaşam maliyeti 55 bin 321 lira olarak hesaplandı. Buna göre İstanbul’da ortalama yaşam maliyeti, geçtiğimiz aya göre 2 bin 263 lira arttı.

Temel tüketim maddelerinin bir önceki yılın şubat ayına göre fiyat artışlarına bakıldığında en çarpıcı fiyat artışlarından birinin yüzde 114,27 artış oranı ile et-kıyma ürün fiyatlarında yaşandığı görüldü.

İPA’nın dün yayımladığı rapora göre ekonomik kriz yurttaşın kaygı ve stres düzeyini de etkiliyor. 2023 yılında İstanbulluların kaygı seviyesi 10 üzerinden 7,1; stres seviyesi 7,3 ve üzüntü seviyesi 6,3 olarak ölçüldü.

Öte yandan İPA’nın aynı raporunda Ocak 2024 itibariyle kent lokantalarında verilen aylık porsiyon sayısı 190 bine ulaştı. İstanbul’da yaklaşık 300 bin Anne Kart sahibi var. Bu sayı sürekli artıyor.