Başbakan Erdoğan, partisinin savunmasını 'sıkıntılı süreci aşmak ve Türkiye’nin yurtdışında sarsılan itibarını kurtarmak’ için erken verdiklerini söyledi. Erdoğan Milli Takım’ın…

Başbakan Erdoğan, partisinin savunması "sıkıntılı süreci aşmak ve Türkiye"nin yurtdışında sarılan itibarını kurtarmak" için erken verdiklerini söyledi.

Erdoğan Milli Takım"ın Çek galibiyetine de değinerek son nefeslerine kadar mücadele edeceklerini söyledi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, parsine açılan kapatma davası sürecinde iktidar olarak sağduyuyu elden bırakmadıklarını kaydederek, “Cumhuriyet de laiklik de hukuk devleti de ancak demokrasi ile mümkündür” dedi. Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan Erdoğan, gündemdeki konulara değindi. Erdoğan, şu an yaşanan sürecin çok tartışılacağını belirterek, “Bu sürecin bedeli muhakkak tartışılacaktır, geçmişte olanların tartışıldığı gibi. Türk demokrasisinin ve hukuk sisteminin tarihi serüveni açısından kritik bir önemdedir” diye konuştu.

AKP hakkında açılan kapatma davasında esas hakkındaki cevaplarını Anayasa Mahkemesi"ne verdiklerini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi: “Niye bu kadar süratle çalışarak bunu yapıyoruz? Bütün arzumuz, temennimiz şudur; ülkemiz ne siyasette ne ekonomide kaybetsin. Ülkemiz, bir bulutlu havanın doğurduğu yapıda geleceğe yürümesin. İstiyoruz ki ülkemiz önünü görsün.  Zira, ülkemizdeki sıkıntılı bir süreç, bilesiniz ki ülkemizin dış dünyadaki itibarına da gölge düşürmektedir. Onun için tabii ki bizler, süreci hızlandırmak ve ülkemizin geleceği noktasında gerek içeride gerekse dışarıdaki yatırımcıların atacağı adımlara katkısı ve özelikle de Türk demokrasisinin bu noktada yara almasına tahammülümüz yok. Temennimiz, Türkiye’nin en kısa sürede bu türbülanstan çıkması, çağdaş uygarlık yürüyüşünü aynı kararlılıkla ve güç kaybetmeden devam ettirmesidir.”

 

‘SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİ AŞILDI"

Bu noktada, “üzerinde çok durulmayan, ancak Cumhuriyet ve demokrasi açısından tehlike arz eden bir hususa işaret etmek isteğini” vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu süreçte bir kısım çevrelerin yürüttükleri propaganda, demokrasimizi ve hukuk devleti normlarımızı gelişmiş evrensel standartlardan uzaklaştırmaya, kendine özgü bir mahiyete büründürerek sığlaştırmaya yöneliktir. Çağdaş demokrasinin yerleşmesini, ‘Cumhuriyetimizin temel ilkeleri açısından bir tehlikeymiş’ gibi yansıtılması kabul edilemez bir çarpıtmadır. Cumhuriyet, laiklik, hukuk devleti gibi kavramlar, demokrasiyi daha da güçlendirecek, demokrasinin olmazsa olmaz kavramlarıdır, ilkelerdir. Türkiye’nin siyasi tarihi, bu kavramlar gerekçe gösterilerek demokrasinin zaafa uğratılmasının örnekleriyle doludur. Türkiye, bu çarpık anlayıştan bir an önce uzaklaşmak zorundadır. Cumhuriyet de laiklik de hukuk devleti de ancak demokrasi ile mümkündür.

Vesayet rejimi özlemcisi bir kısım siyasetçilerin, rejimin ilkelerini ‘demokrasiyle çelişen ilkelermiş’ gibi göstermeye çalışmaları, bu ilkeleri çarpık biçimde yorumlayarak demokratik gelişime direnmeleri, esasen kendi ayrıcalıklı pozisyonlarını muhafaza etme çabalarının neticesidir. Ama bilinmelidir ki ne Türkiye 1940’ların Türkiye’sidir ne de dünya soğuk savaşın dünyasıdır.”

 

VİYANA"YA GİDECEK

Başbakan Erdoğan, başarı için sadece 90 dakikanın yeterli olmadığını, son nefese kadar bu işi sürdürmek gerektiğini belirterek, "Sporcularımızın geçen pazar akşamı ispatladıkları en önemli gerçek şudur: Başarmayı hak ettiğinizi düşünüyorsanız asla mücadeleyi bırakmayacaksınız" dedi.

Başbakan Erdoğan, kendisinin de büyük ihtimalle Viyana"da Milli Takım"la beraber olacağını kaydetti. Erdoğan, farklı kültür ve inançları aynı çatı altında buluşturma misyonuna sahip olması gereken AB temsilcilerinin de bu mesajı iyi okuması gerektiğini söyledi.