Erdoğan, SETA’cı Metin Erol’u İletişim Başkanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü’ne atadı
Resmi Gazete'de AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan karar göre, İletişim Başkanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü görevine Metin Erol atandı. Erol’un daha önce AKP’nin ‘düşünce kuruluşu’ olan Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nda (SETA) görev yaptığı ortaya çıktı.
Haber Merkezi
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla Resmi Gazete’de atama kararları yayımlandı.
İletişim Başkanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü görevine atanan Metin Erol’un ise daha önce AKP’nin ‘düşünce kuruluşu’ olan Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nda (SETA) görev yaptığı ortaya çıktı.
Erol, Nisan 2016-Haziran 2021 tarihleri arasında Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Vakfı’nda araştırma asistanı olarak görev yaptı. 2021 yılının Eylül ayından 2022 yılının Temmuz ayına kadar ise Anadolu Ajansı Analiz Haberler Başmuhabirliği görevini yürüttü.
Metin Erol sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ise “Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle, T.C. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğüne asaleten atandım. Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz eder, şahsıma duydukları güvenden ötürü İletişim Başkanım Prof. Dr. Fahrettin Altun’a teşekkürlerimi sunarım” ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN’IN A TAKIMI SETA’DAN
SETA, Erdoğan’a en yakın oluşumlardan biri olarak biliniyor. SETA’nın kurucu başkanlığını yapan İbrahim Kalın bugün Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, İstanbul Koordinatörlüğü’nü yapan Fahrettin Altun bugün Cumhurbaşkanı İletişim Başkanı, SETA’nın mevcut Genel Koordinatörü Burhanettin Duran ise bugün hala Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu üyesi olarak görev yapıyor.
'FİŞLEME RAPORU' YAYINLAMIŞLARDI
SETA Vakfı'nın "Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları" isimli raporunda gazetecileri fişleme niteliği taşıyan BBC Türkçe, DW Türkçe, Amerika'nın Sesi, Sputnik Türkiye, Euronews Türkçe, Independent Türkiye çalışanlarının özgeçmişleri yayınlanmıştı. İsmail Çağlar, Kevser Hülya Akdemir ve Seca Toker imzalı 196 sayfalık raporda, ‘inceleme’ altına alınan medya kuruluşları ve gazetecilerin, "Türkiye için kritik olaylardaki tavrının ölçülmeye çalışıldığı" iddia edilmişti.
Dış basını inceleme iddiasıyla hazırlanan raporda, adı geçen kurumlarda çalışan tüm gazetecilerin özgeçmişleri, sosyal medya etkileşimleri ve daha önce çalıştıkları kurumlar yer aldı. Ayrıca, gazetelerin yayın politikalarının eleştirildiği raporda, bu kurumlar “algı çalışması yürütmekle” suçlanmıştı.
