Film, bir macera filmi olmaya çalışmış ama becerememiş. Yine de sıcak havalarda, bir serinlik hissettirebilir insana.

Everest: Burada olduğumuz için!

Everest’e tırmanmak için yola koyulan dağcılara, gazeteci sorar: “Niçin?” Everest’e çıkmak pek akıl kârı bir iş değildir çünkü. Ciddi hayati tehlike vardır ve ne kadar çabalarsanız çabalayın riski sıfıra indirmek mümkün değildir. Zirve insan yaşamına uygun bir yer değildir. Dağcıların cevabı “Çünkü dağ orada duruyor”, olur. Yani aslında bir cevap veremezler. Doğru cevap bana öyle geliyor ki “Çünkü ben buradayım, beni görün ve takdir edin” olmalı. Orada bulunmuş olmaktan başka bir davaya ve kimseye hizmet etmeyen bu çok pahalı ve tehlikeli eylemin böylesine trajik ve insani bir manası olmalı. İnsanlıkla bağ kurmaya yönelik, oldukça acıklı ve büyük ihtimalle hedefini tutturamayan bir eylem biçimi.

KİMİ DAĞA ÇIKTI KİMİ ÇIKAMADI
Ama “Everest” filmi aslnda bunları anlatmıyor. Filmi seyrederken, fena halde sıkıldığımdan, kar maskeleri altında kim olduklarını anlamakta güçlük çektiğim kahramanların maceralarını izlemekten vazgeçtiğimden, bütün bunları düşündüm. Başkalarıyla bağ kurmak için, hayatla bağlarını tehlikeye atan bir grup garip insan, pek de iz bırakmadan 3D perdeden geçip gittiler. Kimi dağa çıktı, kimi çıkamadı. Çıkan çıktı da ne oldu? Çıkamayan neden öldü? Hayatını bu işten kazanan rehberleri anlamak kolay da, yoksul bir postacının, çok zengin bir Amerikalının, orta yaşı geçmiş bir Japon kadının ortak noktası neydi? Bu gösteri sinemasında bu sorulara yanıt aramak, tamamen sizin çabanıza kalmış. Film, bir macera filmi olmaya çalışmış ama becerememiş. Yine de sıcak havalarda, bir serinlik hissettirebilir insana.