Dur durak bilmeden artan yoksulluk verilere de yansıyor. BES/AR’ın verilerine göre açlık sınırı 12 bin 732 TL’ye, yoksulluk sınırı ise 40 bin 661 liraya çıktı. Halkın bankalara olan borcu ise bir yılda yüzde 82 arttı.

Fakirlik tavanda, borçlu sayısı arttı
Yurttaşlar, ucuz gıda için sık sık uzun kuyruklar oluşturuyor. (Fotoğraf: Depo Photos)

Ekonomi Servisi

Milyonların yaşadığı yoksulluk rakamlara yansıyor, açlık sınırı da bankalara olan borç da durmadan yükseliyor. Büro Emekçileri Sendikası Araştırma Merkezi (BES/AR) ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verileri yoksulluğun boyutunu bir kez daha gözler önüne serdi. BES/AR’ın verilerine göre 4 kişilik bir ailenin mayıs ayı açlık sınırı 12 bin 732 TL’ye fırlarken yoksulluk sınırı ise 40 bin 661 lira oldu. Bekâr bir çalışanın yaşam maliyeti ise 17 bin 188 lira. Bunun karşısında geçinmekte zorlanan, sürekli yükselen gıda fiyatları nedeniyle kredi ve kredi kartlarına sarılan yurttaşların borçları katlandı.

BES/AR’ın araştırmasında kamuda 10 yıllık kadrolu, eşi çalışan ve evli, iki çocuklu bir emekçinin gelir vergisi kesintileriyle birlikte 11 bin 200 lira ücretle açlık sınırının altında hayatını idame ettiremeye çalıştığına dikkat çekildi. Araştırmada, “Kamuda 20 yıllık şef kadrosunda, eşi çalışmayan, iki çocuklu bir emekçi mayıs ayı gelir vergisi kesintileriyle birlikte 14 bin 760 lira ücret ile açlık sınırına yakın, yoksulluk sınırının yaklaşık üçte biri ücret ile yaşamını sürdürmeye çalışıyor” denildi. Kamuda açlık sınırının altında çalışan emekçilerin olduğuna değinilen araştırmada, öne çıkan veriler şöyle:

Sağlıklı beslenmenin maliyeti günlük 424 lirayı geçti.

2023 yılında da asgari ücret açlık sınırının altında kaldı.

En düşük emekli maaşının 7 bin 500 TL’ye yükseltilmesi bir anlam ifade etmiyor.

En düşük emekli aylığı açlık sınırının altında.

Bekâr bir kamu emekçisinin yaşam maliyeti, en düşük memur maaşının üzerinde.

Büyükşehirlerde kamu emekçileri, barınma ihtiyacını karşılayamıyor. Barınma ihtiyacını karşılamak için neredeyse maaşının tamamını kiraya ödemek zorunda kalıyor.

ÇARE BORÇLANMAK

Öte yandan BDDK’nin verileri de geçinemeyen halkın bulduğu çarenin özeti niteliğinde. Verilere göre yurttaşların bankalardan kullandığı tüketici kredilerinin miktarı son bir yılda yüzde 82 arttı. Kredi miktarı yaklaşık 500 milyar lira artarak 878 milyar liradan 1 trilyon 366 milyar liraya yükseldi. Son bir yılda kredilerde en büyük artış oranı yüzde 275’lik oranla taşıt kredisinde yaşandı. Haziran 2022 - Haziran 2023 tarihleri arasında bankalardan kullanılan toplam ihtiyaç kredisi miktarı 521 milyar liradan 851 milyar liraya çıktı. Konut kredisi yüzde 29,6 artışla 334 milyar liradan 434 milyar liraya, taşıt kredisi ise 21 milyar liradan artışla 80 milyar liraya yükseldi. Bireysel kredi kartı harcamaları da yüzde 172 artışla 265 milyar liradan 721 milyar liraya çıktı. Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi verilerine göre, Mart 2023 itibariyle bireysel kredi kullanan kişi sayısı (takipteki krediler hariç) son bir yılda 2,1 milyon kişi artarak 38,5 milyon kişi olurken, ortalama kredi bakiyesi ise 49 bin TL düzeyinde gerçekleşti. Mart ayında 173 bin kişi ilk defa kredi kartı, 170 bin kişi ise ilk defa tüketici kredisi kullandı. 

CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI’NDAN İTİRAF

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ekonomideki kötü gidişata dair itiraf niteliğinde açıklamalarda bulundu. Hane halkının en büyük sorununun ‘gıda, kira ve enerji gibi başlıklar’ olduğunu dile getiren Yılmaz, tarım ve gıdanın stratejik bir sektör olduğunu, birçok farklı alanı içermesi dolayısıyla çok kapsamlı olarak ele alınacağını kaydetti. CNN Türk’e konuşan Yılmaz, şunları söyledi: “Enflasyonda tek haneli rakamlara kısa sürede ulaşılamaz. Tek başına enflasyon her şeydir diye baktığınızda çok kısa sürede de bir şeyler yaparsınız ama diğer alanları kırar dökersiniz. Bir taraftan da istihdam, büyüme ve sosyal dengeler var. Belli bir süreç içinde, iyi bir süreç yönetimi ile enflasyonu aşağılara çekeceğiz.”