Termik santrallara filtre takılması verdiği zararları ortadan kaldırmıyor. Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Uğurlu, “Santrallar tamamen kapatılmalıdır” dedi. Filtresiz 2 santralın kamuya ait olması ise dikkat çekici

Filtre takmak yetmez santrallar kapatılmalı

İSMAİL ARI

İktidarın bacalarına filtre takılmasını sürekli ertelediği ancak kamuoyundan gelen baskı üzerine geri adım atmak zorunda kaldığı termik santrallar, ülkeyi zehirlemeyi sürdürecek. Bacalarına filtre takılsa da santrallar çevreye ve insan sağlığına büyük zarar verecek.

BirGün’ün derlediği bilgilere göre, havaya en fazla zararı kömürle çalışan termik santrallar veriyor. Çevre Birliği HEAL’ın yayımladığı son rapora göre Türkiye’de halen işletmede olan kömürlü termik santrallardan kaynaklanan salımlar, çevre kirliliğine bağlı hastalıkların artmasında büyük rol oynuyor.

DÖRT BİNE YAKIN BRONŞİT VAKASI

Raporda yayımlanan verilere göre elektrik üretimi için kömür kullanımının Türkiye’ye maliyeti her yıl en az 2 bin 876 erken ölüm, yetişkinlerde 3 bin 823 civarında yeni kronik bronşit vakası, 4 bin 311 hastaneye kabul ve 637 bin 643 kayıp iş günü oluyor. Kömürün sağlık üzerindeki etkilerinin ekonomik maliyetinin ise yıllık 2,9 ila 3,6 milyar Avro arasında olduğu tahmin ediliyor.

Santrallarda yüksek sıcaklıklarda elde edilen buharın soğutulması amacıyla yer altı suları veya akarsular kullanılıyor. Santraldaki sıcak su ile soğuk su değişimi yapılarak ortam soğutuluyor ve soğuk suyun çekildiği yere bırakılması sonucu ortamdaki canlılar zarar görüyor. Bu su, akarsu veya yeraltı kaynaklarını kirletiyor ve yeşil alanları da tahrip ediyor.

KAMU SANTRALLARINDA DA FİLTRE YOK

Öte yandan termik santrallarla ilgili düzenlemeyi veto etmesine ilişkin konuşan AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Halkım diyor ki, ‘Biz burada hava kirliliğinden maalesef yaşamakta sıkıntı çekiyoruz.’ İş bitmiştir” diyerek santrallara filtre takılmasını engelleyen tasarıyı veto etmesi kamuoyunda dikkat çekti. Erdoğan’ın konuşmaları ardından filtresiz 13 termik santraldan 2’sinin kamuya ait olduğu akıllara geldi. AKP’li ve MHP’li vekillerin evet oyuyla kabul edilen yasadaki Afşin-Elbistan B Termik Santralı ve 18 Mart Çan Termik Santralı Elektrik Üretim A.Ş’ye ait.

TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Ali Uğurlu BirGün’e yaptığı değerlendirmede termik santralların kapatılması gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi:

“Termik santrallar kamuoyunda tartışıldığı üzere sadece kamuoyunda “bacalara filtre takılması” olarak bilinen desülfürüzasyon ünitelerinin yapımı yani kükürt giderme tesisleri çevre kirliliğini önleyecek yapılar değildir. Termik santrallarda beş ana kirletici vardır. Kükürt gazları, azotoksit gazları, karbondioksit, ağır metaller ve kül. Yasa ile sınırlama ya da muafiyet getirilmek istenen kükürt gazlarının önlenmesine yönelik desülfürüzasyon ünitelerinin yapılmasıdır. Termik santrallarda diğer kirleticileri hiçbir şekilde arıtmak, tutmak ve depolamak mümkün değildir.”

TAMAMEN KAPATILMASI GEREKİYOR

Bu nedenle karbondioksit salınımı, azotoksit salınımı, ağır metal; özellikle civa maruziyeti kaçınılmazdır. Kül depolama sahasındaki küllerin yeraltı suyunu kirletmesi de kaçınılmazdır. Bu nedenle desülfürüzasyon ünitelerinin yapımı termik santralları çevreye zarar vermekten alıkoymayacaktır. Bu santralların tamamen kapatılması gereklidir. Avrupa’da gelişmiş birçok ülke artık termik santral inşa etmemektedir. Var olanların kapatılması süreci de yaşanmaktadır.”

BUNDAN SONRA NE OLACAK

Düzenleme, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na geri gönderildi. Bugün komisyonda yapılacak görüşmede AKP’li milletvekilleri, 50’nci maddenin tekliften çıkarılması için bir önerge sunacak. Görüşmelerin ardından maddenin tekliften çıkarılmasına yönelik oylama yapılacak ve kabul edilmesi durumunda teklifin yeni hali TBMM Genel Kurulu’na sevk edilecek. Yarın Genel Kurul gündemine gelmesi beklenen Kanun Teklifi’nin tümü üzerinde oylama yapılacak ve kabul edilmesi için çoğunluk oyu aranacak. Kabul oylarının sayısının ret oylarının sayısından en az bir fazla olması durumunda Kanun Teklifi kabul edilmiş sayılacak ve onay için yeniden Cumhurbaşkanlığı’na sevk edilecek.