Banu Yelkovan Geçtiğimiz günlerde ekonomik kriz içindeki kulüplerin borçlarının yeniden yapılandırılması ve vadelendirilmesi konusu gündeme geldi. Kulüplere 31 Ocak 2019’a kadar gelir-gider bilançolarını hazırlamaları için süre verildi. Bunun sonrasında bilançolar incelenecek, TBB ve konsorsiyum ortakları, her kulüp için farklı bir plan çıkaracak. Borçların beş yıla kadar taksitlendirilmesi önerisi de değerlendirilecek. Süre de borca ve bilançolara […]

Futbol kulüplerinin borçları

Banu Yelkovan

Geçtiğimiz günlerde ekonomik kriz içindeki kulüplerin borçlarının yeniden yapılandırılması ve vadelendirilmesi konusu gündeme geldi.

Kulüplere 31 Ocak 2019’a kadar gelir-gider bilançolarını hazırlamaları için süre verildi. Bunun sonrasında bilançolar incelenecek, TBB ve konsorsiyum ortakları, her kulüp için farklı bir plan çıkaracak. Borçların beş yıla kadar taksitlendirilmesi önerisi de değerlendirilecek. Süre de borca ve bilançolara göre belirlenecek. Bir kulüp gereğinden fazla harcama yaptığı zaman TFF devreye girecek.

Takip ettiğim kadarıyla meselenin özeti bu şekilde. Bazı kulüplerin ‘ek kaynak’ teklifini de görüşülmüş, ancak (çok şükür) kabul görmemiş. Bir yandan sevindirici bir haber bu: demek ki bundan sonra idari ve mali denetimler TFF tarafından yapılacak ve bütçeler sıkı kontrole alınacak.

Öte yandan bugüne kadar bu denetimleri kim yapıyordu ki? Ya da neden yapmıyordu? Kulüplerde asıl problem gelir-gider dengesi olduğu açık, hepsi ağır borç yükü altında. Transfer yasağı alan ya da alacak durumda kulüpler var. Sebep hiçbir zaman mevcut yönetimin değil; çünkü hepsi ‘enkaz devralıyor’. Benim anlamadığım nokta ise hep aynı: Seçime girerken Bayern Münih seçimlerine giriyoruz zannediyorlar da kazandıktan sonra birdenbire kendilerini bir Türk kulübünün başında buluyorlar? Kulüplerin ağır borç yükü altında olduğu bir sır değil ki? Bunun en önemli sebeplerinden biri de aslında sürekli yönetimlerin değişmesi ve kulüpteki profesyonel kadroların da yönetimlerle gelip gitmesi. Yönetimle birlikte gelip gitmeyenler ise zaten çok zor koşullarda çalışıyorlar, çünkü kime bağlı çalıştıkları her an değişebiliyor. Bu da dev bir süreklilik sorunu demek. Uzun vadeli hiçbir plan yapılamıyor, yapılsa da uygulanamıyor. Her yeni yönetim, istisnasız bir şekilde eski yönetimden devraldığı sorunları çözmek için uğraşıyor.

Bu çalışmalar futbol kulüplerinin mali bünyelerinin güçlendirilerek çağdaş bir yapıda faaliyet göstermelerini temin edecek kurallar belirleyecekse ne ala. Ama bir kez daha birşeyleri affediyorsak ve aynı yanlışlar tekrarlanacaksa o zaman kalıcı bir çözüm olmayacaktır. Sanırım yapılandırmalar 5 yıllık bir süre için ve herkese uygulanan mevcut şartlarda olacakmış. Bundan ders alıp ayaklar yorganlara göre mi uzatılacak, onu da sanırım hep beraber göreceğiz.