Türkiye’nin Euro 2020’den puansız elenmesini yorumlayan futbol yazarları, başarısızlığın baş sorumlusu olarak teknik direktör Şenol Güneş’i gösterdi. 1988’den beri Avrupa Şampiyonası’ndaki tüm maçları televizyondan izlediğini belirten Uğur Meleke, “30 küsur yılda bir büyük turnuvada bu kadar kötü bir teknik adam performansı hatırlamıyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Futbol yazarları, Türkiye’nin Euro 2020 performansını yorumladı: “30 yıldır böylesini hatırlamıyorum”

Türkiye A Milli Futbol Takımı, Euro 2020’ye İsviçre karşısında aldığı 3-1’lik mağlubiyetle veda etti.

Milli Takım turnuvada yediği 8 gole karşılık sadece 1 gol atıp puan alamazken, tüm takımlar içinde en kötü performansa imza attı.

Futbol yazarları, bugünkü yazılarında Türkiye’nin başarısızlığı üzerine görüşlerini dile getirdi. Teknik direktör Şenol Güneş’in sorumluluğunun altını çizen yazarlar, takımın da gerektiği kadar mücadele etmediğini belirtti.

Türkiye’nin Euro 2020 performansına dair basından öne çıkan yorumlar şu şekilde:

“ŞENOL HOCANIN İKNA ETMESİ ŞART”

Mehmet Demirkol / Ya ikna ya istifa (Fanatik)

Dünya klası savunmacılara rağmen Uğurcan’ın neden şampiyonanın kurtarış rekorunu kırdığını ve gruplar tarihinde neredeyse gol yeme rekoru kırdığımızı da. Kimse bizim seviyemiz bu, finale çıkarız filan dediniz abarttınız demesin. Çünkü sadece bizde değil uluslararası öngörü ve tahminlerde de ‘plase’ olarak görülüyorduk. Bu yaşadığımız baştan sona bir teknik direktör felaketidir. Bu durumda da yapılacak şey bellidir. Dünya Kupası için bu riski alacaksak, Şenol hocanın herkesi ikna etmesi şart. (Yazının tamamı)

Ali Ece / Biz bitti demeden bitti! (Fanatik)

Turnuva öncesi gizli favori olarak lanse ediliyorduk, sorun 'Çok gizli' olmamız oldu, gücümüzü kimseye gösteremedik, gerçekten gizledik! Lille, Juventus, Milan, Sassuolo, Leicester antrenmanları ve maç tempoları sonrası Ay-Yıldızlı formayla Norveç, Hollanda gibi ekipleri yenecek gücü gösteren oyuncularımıza da sormak gerek: Turnuva öncesi hazırlığı, antrenmanları, hazırlık maçı tercihleri bu kadar mı düşük kalitedeydi ki bu büyük hayal kırıklığı ortaya çıktı? Şenol Güneş hocaya da şunu sormak gerek: Dünya Kupası elemelerindeki iyi başlangıcı sürdürüp, finallere gitme hakkı kazanırsak, yine aynı hazırlık süreci hatalarını yapacak mıyız yoksa ders çıkartacak mıyız? (Yazının tamamı)

“OYUNCUNUN PERFORMANSI KÖTÜYSE SONRAKİ MAÇTA BAŞLATMAZSIN”

Uğur Meleke / Keşke bir antrenörümüz olsaydı! (Hürriyet)

Gerçekten merak ediyorum, 61 yıllık Avrupa şampiyonaları tarihinde 3 grup maçının üçünde de aynı adamı (Ozan’ı) ilk 11’de başlatıp, üçünde de yenik duruma düşünce oyundan çıkaran başka bir hoca var mıdır? Yani bir oyuncunun performansı kötüyse bir sonraki maça başlatmazsın. İyiyse de her maçta çıkarmazsın! Mantık bu kadar basit. 1988’den beri Avrupa şampiyonalarındaki tüm maçları televizyondan izledim. Üç turnuvayı da yerinden takip etme şansım oldu. Üzülerek söylüyorum ki, bu 30 küsur yılda bir büyük turnuvada bu kadar kötü bir teknik adam performansı hatırlamıyorum. Maalesef... (Yazının tamamı)

Cem Dizdar / 'Bitti' demedik ama yine bitti! (Fanatik)

Başlarken, şampiyonanın bir yıl gecikmesinin sakatların dönüşü açısından avantaj olduğunu vaaz eden sayısı az değildi. Görüldü ki öyle değilmiş... Yine şampiyona öncesi hazırlık maçlarının, 'Güçlü takımlar’la yapılması gerektiğini söyleyenler de az değildi. Görüldü ki bu da yetersiz bir veriymiş. Meğer kimsenin başlarda adını anmadığı İsviçre bile denklemdeymiş! En temel sorun şu; ülkenin futbolda bulamadığı ritim çocuklarını da olumsuz etkiledi. İki, bu oyun, ’Türk duvarı’ benzeri sloganlarla yükseltilebilecek kadar durağan bir oyun değilmiş. Evet, mevcut durumdan birinci derece sorumlu kuşkusuz ki, Şenol Güneş ve teknik ekip... (Yazının tamamı)

“BU DURUM KAMP DÖNEMİNİ İŞARET EDİYOR”

Güntekin Onay / Neden sıfır çektik? (Hürriyet)

Macarlar ve İskoçlar, Fransa ve İngiltere gibi devler karşısında kaliteleri düşük olsa da fiziksel olarak çok güçlülerdi. Sonuna kadar savaştılar. Bizim savaşçı kimliğimizden çok uzak görünmemizin nedeni fiziksel yeterliliğimizin olmaması. Yazık oldu. Harika bir jenerasyon ile uzun yıllar sonra dengeli bir takım oluşturmuştuk. Puansız dönmek büyük hayal kırıklığı. Sorgulanması gereken şeyler var. Takım savunması ve rakibe baskıda yerlerdeydik. İsviçre 22 şut attı. Turnuvada kalesine en çok şut atılan takımız. Elemelerde ise iyi savunan ve az gol yiyen bir takımdık. Bu durum kamp dönemini işaret ediyor. Bu kadro sıfır çekecek bir kadro kesinlikle değil. Kötü hazırlık, yorgunluk, tükenmişlik bu tabloyu getirdi. (Yazının tamamı)

Erman Özgür / Mücadele ve konsantrasyon yoksa... (Fanatik)

Şu bir gerçek, futbolda ne kadar klas, yetenekli olursan ol, yeteri kadar koşmaz, mücadele etmez ve konsantre olmazsan yeteneğin de bir anlamı olmadığı. Bizim bu turnuvadan alabileceğimiz en güzel ders, futbolda kazanan takımların ilk önemli özelliğinin çok istemesi olduğudur. Üstelik hangi oyuncularla ya da hangi dizilişle olursa olsun. Şenol Güneş için ise belli oyuncular ile ilgili güveninin boşa çıkması bana göre artık milli formayı garanti gören bu oyuncuları da forma rekabetine sokacak kadar kadromuzu genişletme mecburiyetinin olduğu. (Yazının tamamı)