Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında 27 Nisan’da tutuklandıktan sonra tahliye edilen gazeteci Beritan Canözer hakkında "örgüt üyeliği" iddiasıyla açılan davada karar çıktı. Mahkeme heyeti, Canözer'in Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı dosyadaki suçlamalarla aynı olduğunu belirterek davanın reddine hükmetti.

Gazeteci Canözer hakkında açılan dava mükerrer olduğu gerekçesiyle reddedildi

Diyarbakır'da savcılık tarafından gazeteci Beritan Canözer hakkında “örgüt üyeliği” iddiasıyla açılan davada, mahkeme heyeti, suçlamanın mükerrer olduğu gerekçesiyle davayı reddetti.

MA'da yer alan habere göre, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında 27 Nisan’da tutuklandıktan sonra tahliye edilen gazeteci Beritan Canözer hakkında "örgüt üyeliği" iddiasıyla açılan davanın duruşması Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşmada, Canözer ve avukatı Muharrem Erbey hazır bulunurken, açık tanık Akbıyık da bulunduğu yerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.

"TANIK KOPYALA YAPIŞTIR İFADE SUNMUŞ"

İddia makamı, önceki duruşmada ceza istemiyle verdiği esas hakkındaki mütalaasını tekrarladı. Esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapan Canözer, 10 yılı aşkın bir süredir gazetecilik yaptığını belirterek, “Mesleğim gereği kamuoyunu ilgilendiren her haberi takip ediyorum ve haberleştiriyorum. Bir gazeteci olarak kentte yaşanan toplumsal bir olayı takip etmek ve haberleştirmek benim sorumluluklarımdan biri. Bu davada da açık tanık olarak dosyada yer alan Ümit Akbıyık hakkımda Sur’da haber takip ettiğim ile ilgili beyan vermiş, ancak zaten ben bunu gizli yapmadığım için tanığın verdiği beyanlar da çok sıra dışı değildir. Öte yandan tanık ilk olarak Ocak 2023’te verdiği ifadede benim sadece gazeteci olduğumu bildiğini söylerken, 4 Mayıs ve 12 Haziran tarihlerinde verdiği beyanlarda noktasından virgülüne aynı beyanı vermiş olup alenen kopyala yapıştır ifade sunmuştur. Bu iddiaların makul olmadığını belirtmek istiyorum” diye belirtti. 

"EN TEMEL KONU KÜRT BASININDA ÇALIŞMAMDIR"

10 yıllık meslek yaşantısında yüzlerce haber yaptığı halde dosyada sadece 20-30 haberin yer aldığını kaydeden Canözer, “Politika, kadın, çocuk, ekoloji, ekonomi, spor ve sağlık gibi birçok konuda ve alanda onlarca haber yaptım. Sur haberleri nedeniyle daha önce de yargılandım ve beraat ettim. O zaman da gazeteciydim bugün de gazeteciyim farklı bir konumum yok. 2015 ve 2016 yılını anlattığı için bağlantı devam ediyor. Yani aslında mükerrer bir yargılanma söz konusudur. Bu dosyanın en simge olayı ise fotoğraf makinamın hala emniyetin elinde inceleme adı altında tutuluyor olmasıdır. Ayrıca en temel konu Kürt basınında çalışmamdır. Bu da suç değildir. Tüm bunların ışığında beraatımı talep ediyorum” ifadelerini kullandı.

MAHKEME DAVAYI REDDETTİ

Daha sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, dosyadaki suçlamaların Canözer’in daha önce Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı dosyadaki suçlamalarla aynı olduğuna karar vererek, davanın reddine hükmetti.