İşsizlik ve üretimdeki yavaşlamaya rağmen TÜİK’e göre Türkiye ekonomisi 2016’nın son çeyreğinde ‘büyük bir atağa kalkarak’ yüzde 3,5 büyüdü. Yıllık büyüme yüzde 2,9’a ulaştı

Gel de halkı inandır: İş yok, aş yok, borç çok ekonomi nasıl büyüdü?

SEMİH GÜVEN

Ekonomik veriler üzerinde yaptığı hesaplama değişiklikleriyle Türkiye ekonomisini ‘canlandırmaya’ çalışan Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) son marifeti 2016 yılı Gayri Safi Yurtiçi Hasıla verileri oldu. TÜİK’e göre Türkiye ekonomisi 2016 yılında yüzde 2,9 büyüdü. Son çeyrek büyümesi ise yüzde 3,5’e ulaştı. 2016 yılında kişi başına düşen gelir ise 2015 yılına göre binde 5 düşüşle 10 bin 807 dolar olarak açıkladı.

Bildiklerimiz doğru değilmiş!
Ekonomistlerin bile anlamakta zorlandığı veriler ilginç revizyonlara da sahne oldu. Sektörel bazda büyüme rakamları incelendiğinde; üçüncü çeyrekte yüzde 1,4 büyüdüğü belirtilen İnşaat sektörünün büyümesi yüzde 4 olarak revize edildi. Sektörde dördüncü çeyrek büyümesi ise yüzde 3,7 olarak açıklandı. Hizmetler sektöründe de çok sert yükseliş yaşandığı rakamlara yansıdı. Yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 8,4 daraldığı açıklanan hizmet sektöründeki daralma yüzde 7,4’e revize edildi. Son çeyrekte ise sektörün yüzde 1,8 büyüdüğü açıklandı. Üçüncü çeyrekte yüzde 6,5 daraldığı açıklanan tarım sektörü son çeyrekte yüzde 1,3 büyüdü.

Kamu harcamaları ‘durdu’
Sanayi sektörü de üçüncü çeyrekteki düşüşün ardından hızla yükselen sektörlerden biri olarak öne çıktı. Sanayi sektörü son çeyrekte yüzde 5 büyüdü. Yılın ilk 3 çeyreğinde büyümeyi sırtlayan kamu harcamalarında 2016’nın son çeyreğindeki artış ise sadece binde 8 oldu. Bu rakam yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 5,6, ikinci çeyreğinde ise yüzde 14,4 olarak açıklanmıştı.

İnşaatta sert yükseliş
Verilerin toplamına bakıldığında 2016 yılında tarım sektörünün toplam katma değeri yüzde 4,1, hizmetler sektörünün toplam katma değeri yüzde 0,8 oranında azaldı. Sanayi sektörünün toplam katma değeri yüzde 4,5 artarken, inşaat sektörünün toplam katma değerindeki yükseliş yüzde 7,2’ye ulaştı.

‘Mızrak çuvala sığmıyor’
Rakamları değerlendiren muhalefet, Türkiye’nin büyüme hızını ‘tarihi başarısızlık’ olarak gördü. CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, yüzde 2,9’luk büyüme hızının 2009 yılından bu yana kaydedilen en düşük büyüme hızı olduğunu, mızrağın artık çuvala sığmadığını söyledi. Halkın işini ve aşını kaybetmeye devam ettiğini ifade eden Öztrak, “Ekonomide yaşanan irtifa kaybı kendisini en iyi dolar cinsinden milli gelir rakamlarında göstermiştir. Dolar cinsinden milli gelir son üç yıldır gerilemektedir. 2013’te 950,4 milyar dolar olan GSYH, 2016’da 856,8 milyar dolara düşmüştür. Bu, 2012’deki 871 milyar dolarlık milli gelirin bile altındadır. Makyajlı rakamlarla kişi başına düşen gelir de güngörmüş kar gibi erimektedir. 2014’te 12 bin 112 dolar olan kişi başına gelir, 2016’da 10 bin 807 dolara düşmüştür. Tek adam olma arayışı milletin cebinden 1305 doları çekip almıştır” dedi.
gel-de-halki-inandir-is-yok-as-yok-borc-cok-ekonomi-nasil-buyudu-267064-1.
‘Üretim yok, borç çok’
CHP’nin ekonomiden sorumlu başkan yardımcısı Selin Sayek Böke de düşük büyümeye dikkat çekti. Sosyal paylaşım sitesi Twitter’dan açıklamada bulunan Böke şunları söyledi: “2.5 yıldır süren fiili başkanlık devrinde her birimiz 4.800 TL fakirleştik. Sanayisizleşme sürüyor, inşaat sektörü şişiriliyor. Üretim ve istihdam sağlayacak yatırımlar yerine, inşaat balonu büyütülüyor. İnşaat yatırımları, makina ve teçhizat yatırımlarının 4 katı. Dayatılan rejim değişikliğinin sonuçları görülüyor: Türkiye ekonomisi hızla gücünü kaybediyor. Üretim yok, yatırım yok, iş yok. Borç çok! Tek adam Türkiye’nin gücünü heba ediyor. İstikrarsızlık yaratıyor. Keyfilik ülkemize kaybettiriyor. 16 Nisan’da bu gidişe Hayır diyeceğiz.”

İktidar, TÜİK’e minnettar
İktidar ise, ekonomistlerin bile anlamakta zorlandığı büyüme rakamlarını ‘büyük başarı’ olarak sundu. Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Türkiye ekonomisinin ‘şaşırtmaya devam edeceğini’ belirterek, “2017 büyüme tahminleri yukarı yönlü revize edilecek. 2017’de yüzde 4’ün üzerinde büyüyeceğiz” ifadelerini kullandı. Canikli, “2016’nın üçüncü çeyreğindeki daralmadan sonra hiçbir uluslararası finans kuruluşu son çeyrekte böyle yüksek bir büyüme beklemiyordu. Enflasyon ve faizlerdeki aşağı yönlü hareketleri birlikte izleyeceğiz. Üçüncü çeyrekteki daralmayı ve büyüme beklentilerinin zayıflamasını gerekçe göstererek Türkiye’nin notunu düşüren kredi derecelendirme kuruluşlarının, son çeyrek güçlü büyüme rakamı karşısında ne yapacaklarını, nasıl bir karar alacaklarını gerçekten merak ediyorum” dedi. Maliye Bakanı Naci Ağbal da, TÜİK’in açıkladığı büyüme rakamlarının türkiye ekonomisinin temellerinin kuvvetli olduğunu gösterdiğini savundu. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise büyümedeki sıçramanın 17 Nisan’dan itibaren başlayacağını iddia etti ve “Referandumdan çıkacak güçlü bir evet önümüzdeki yolun açılmasında yardımcı olur” diye konuştu.

***

Rakamlar şüphe uyandırıyor

İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu’nun BirGün’e yaptığı değerlendirmeler şöyle:

“TÜİK’in açıkladığı dördüncü çeyrek büyüme rakamları bütün öngörülerin üstünde bir şekilde açıklandı. Büyümeyi her ay açıklanan rakamlardan aşağı yukarı tahmin etmek şimdiye kadar mümkün olurdu. Örneğin 2016’nın dördüncü çeyreğinde sanayi büyümesi son 3 ayda yüzde 2 civarında olmuştu. 2016’nın son 3 ayında işsizlikte bir büyüme gerçekleşmişti. 2016’nın son 3 ayında krdiler yaklaşık yüzde 12 civarında artmıştı. 2016’nın üçüncü çeyreğinde bu rakam yüzde 11’di. Buralardan yola çıkarak büyümenin yüzde 1 olarak gerçekleşmesini beklemek normaldi. Ama dördüncü çeyrek büyümesinin yüzde 3,5 civarında gerçekleşeceğini hissettiren hiçbir veri yoktu. O açıdan bu açıklanan rakamlar önemli bir şüphe uyandırıyor. Özellikle de ekonominin durgunlukta bulunduğu bir dönemde kamu harcamalarıyla ekonomik büyümeye hız kazandırılması beklenirdi. Ama rakamların alt kırılımlarını incelediğiniz zaman büyük ölçüde hanehalkları tüketimine dayalı bir büyüme olduğunu, kamu harcamalarındaki sıçramanın ancak yüzde 2 oranında gerçekleştiğini görüyoruz. Bu da kolay kolay açıklanabilecek bir durum olmasa gerek. Böylelikle 2016 ortalama büyümesi 2,9 olarak açıklandı. Bu durum aslında rakamlar ne kadar yukarı çekilse de Türkiye ekonomisinde bir yavaşlama olduğunu gösteriyor. Yeni seriye göre 2012-2015 aralığında ortalama büyüme 6,2’ydi. Şimdi bunun 2,9’a çekilmesi aslında ekonomide tatminkâr bir büyüme sağlanamadığını ama bu büyüme rakamının da çok ciddi tartışmalara yol açacağını şüphe götürdüğünü söylemekten bizi engellemiyor.”