İstanbul Barosu Genel Kurulu'nda mevcut başkan Ümit Kocasakal'a yönelik Kobane tepkisi öne çıktı. ÇAG sözcüsü Can Atalay'ın ‘diktatör’ eleştirileri AKP'ye yakın avukatları 'rahatsız' etti. Avukutlar bugün başkanlarını seçecek

Genel Kurul’daki AKP’liler “diktatör” sözüne kızdı

ELÇİN YILDIRAL

İstanbul Barosu'nun iki yılda bir düzenlenen Genel Kurulu, Haliç Kongre Merkezi'nde dün başladı. Çağdaş Avukatlar Grubu (ÇAG), Özgürlükçü Demokrat Avukatlar Grubu (ÖDAV),  mevcut baro yönetiminde olan Önce İlke Grubu, hükümete yakınlığıyla bilinen Hukukun Üstünlüğü Platformu ve Milliyetçi Avukatlar Grubu'nun yarıştığı Genel Kurul’un ilk günü oldukça hareketli geçti. İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal Özgürlükçü Demokrat Avukatlar Grubu tarafından Kobane'yle ilgili hazırladığı broşür nedeniyle protesto edildi. Kocasakal ''Nedeni ne yazık ki Genel Kurul iradesini gasp etmeye, meşru yönetimi bir takım gerekçelerle alaşağı etmeye çalışan o darbe teşebbüsüne Genel Kurul gayet güzel bir şekilde cevap verdi. Darbe teşebbüsü tarihe kara bir leke olarak geçecektir. Baro'ya karşı maalesef bir darbe teşebbüsü gerçekleşti. Tarih bunları yazacak" diye konuştu.

BİR DİKTATÖRLE KARŞI KARŞIYAYIZ

Genel Kurul'da Çağdaş Avukatlar Grubu (ÇAG) Sözcüsü Av. Can Atalay, önemli açıklamalarda bulundu. Atalay AKP hükümetini kastederek, "Milletin efendisi ve ümmetin lideri olmaya alışan bir diktatör var karşımızda. Bunun karşısında lafla mı duracaksınız" diyerek, "İçerde kendi yurttaşlarına dışarıda başta Kürtler olmak üzere Ortadoğu halklarına savaş açan bu diktatörlüğe karşı direneceğiz" şeklinde konuştu. Baro'yu da sert dille eleştiren Atalay, "İktidarın borazanı, iktidarın keyfiliğine hukuksal kılıf arayacak bir baro olamayacağını" söyledi. Atalay "Savaş hükümetinin karşısına hiçbir ‘ama’yı koymadan direnmeye boynumuzun borcu biliriz. Taksim isyanında korkacak bir şey yoktu. Geri duracak bir şey yoktu. Bu ülkenin yurttaşları hakları için ileri atılıyorlardı. AKP’yi durduran bu tek direnişte İstanbul Barosu ne yapacağını şaşırmıştı. Baro yönetimi bu direnişte yer almaktan neden ürktünüz?" diye konuştu.

AKP'LİLERİ RAHATSIZ ETTİ

Atalay’ın konuşmasında hükümete yakınlığı ile bilinen Hukukun Üstünlüğü Platformu üyeleri ayağa kalkarak ve bağırarak tepki gösterdi. “Bir ülkenin cumhurbaşkanına diktatör diyemezsiniz” diye bağırdı.  Atalay’a salondan ÇAG ve ÖDAV üyesi avukatlar “Her yer Taksim her yer direniş” “Her yer Kobane her yer direniş” sloganlarıyla destek verdi.

***

Kocasakal'a protesto

İSTANBUL Barosu Başkanı Ümit Kocasakal’ın açılış konuşması yaptığı sırada ÖDAV üyesi avukatlar, Kocasakal’ın Baro sitesinden ve Twitter hesabından İstiklal Marşı’nın bir kıtası eşliğinde “Öğrenelim, öğretelim. Kobane değil Ayn El Arap. Roboski değil Uludere. Amed değil Diyarbakır. Türkiye uyuma paylaşınız!” broşürünü protesto etti. Genel Kurul’da konuşan ÖDAV Eşbaşkan Adayı Av.Yıldız İmrek, Kocasakal’ın ve bütün kendi merkezli erkek zihniyetine seslendi, “Kadınlar arkanızda değil, yanınızda hatta bir adım geri çekilirseniz önünüzde olsunlar” dedi.

***

'İktidar savaş hükümeti gibi davranıyor'

ÇAG Adayı Av. Ayhan Erdoğan, AKP iktidarının savaş hükümeti gibi davrandığını ve bu dönemde avukatların ciddi baskılarla karşılaştığını ifade etti. Yeni kurulan Sulh Ceza Hâkimlerinin muhaliflere yönelik bir silah haline geldiğini savunan Erdoğan, İstanbul Barosu'nun ne bu hâkimliklere karşı ne de yeni güvenlik paketine karşı bir adım attığını söyledi. Genel Kurul'a damgasını vuran Kobane tartışmalarına da değinen Erdoğan "İster Ayn El Arap ister Kobane olsun orada bir katliam yaşanıyor. IŞİD militanları İstanbul Üniversitesi'nde gençlerimize saldırıyor" diye konuştu. İktidarın polis devletini ilan ettiğini, artık karşılarında muhtemel şüphelilerin olduğunu söyleyen Erdoğan, Gezi Direnişi’ne de değinerek, "Gezi Direnişi Türkiye'nin tarihi bir direnişidir. Yetti gayrı denilen bir direniştir. İstanbul Barosu bunu duymadı" dedi ve Gezi şehitlerinin ismini andı. Bu sırada salondan alkış ve  "Burada" sesleri yükseldi.