Şebnem Şirin'in 11 bıçak darbesiyle katledilmesi “canavarca his veya eziyet çektirme” sayılmadı. Hülya Şellavcı ise katledilmeden önce başvuru yaptı ancak sonuç alamadı. Manisa ve İstanbul'da da kadınlar katledildi.

Gerici zihniyet kadınları korumadı
Şebnem Şirin. (Fotoğraf: DHA)

Kayhan AYHAN

Türkiye'de kadın cinayetleri son bulmuyor. Yaşanan cinayetlerin ardından katillerin aldığı cezalar ise 'ödül' gibi oluyor. Kendini tehdit altında hisseden kadınların koruma talebi ise karşılanmıyor. Cezasızlık politakası yeni cinayetlerin önünü açıyor.

Denizli'de 25 yaşındaki Şebnem Şirin'i katleden Furkan Zıbıncı hakkında "tasarlayarak ve canavarca hisle öldürmek" suçundan verilen müebbet hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı. 30 Eylül'de sonuçlanan davaya ilişkin açıklanan gerekçeli kararda, Zıbıncı'nın 'olay gününde önce Şirin'i öldürmeyi tasarladığını ortaya koyan bir davranış ve eylemin tespit edilemediği' ve 11 bıçak darbesi alan Şirin'in cinayetinde Zıbıncı hakkında 'canavarca his veya eziyet çektirme' maddesinden artırım yoluna gidilmediğine yer verildi. Heyetin tasarlayarak öldürme yönünde yaptığı değerlendirmede; Zıbıncı'nın Şebnem Şirin'i tasarlayarak öldürmesine ilişkin somut bir delil bulunmadığı belirtildi. Gerekçeli kararda 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme' yönünde de değerlendirme yapıldı. Ölü muayene ve otopsi tutanağına göre, 'Şirin'in vücudunda her ne kadar 11 bıçak darbesi bulunsa ve canavarca hisle işlendiği iddia edilse de ölümünün boğaz kısmındaki tek bıçak kesisi sonucu meydana geldiği' belirtildi. Diğer kesici alet yaralarının tek başına öldürücü nitelikte olmadığı, bu yaralanmaların 'maktulün sanığa direnmesi esnasında meydana gelmiş olabileceği' savunuldu.

EZİYET ÇEKTİRMEMİŞ!

Kararda ayrıca tanıkların ifadelerinde; Zıbıncı'nın olay günü saat 03.00 sıralarında yaşanan tartışmada Şirin'den özür dileyerek, 'Bir daha yapmayacağım' dediğini, saat 06.00 sıralarında ise bir kadın çığlığı duyduklarına dikkat çekilerek, bu kapsamda 'cinayetin eziyet çektirilerek gerçekleştiğinden bahsedilemeyeceğine' yer verildi. Bu nedenle sanık hakkında 'canavarca his veya eziyet çektirme' maddesinden artırım yoluna gidilmediğine de gerekçeli kararda yer verildi

İzmir’de Hülya Şellavcı, önceki akşam boşanmak istediği Kaffar Y. tarafından öldürüldü. Hülya Şellavcı'nın boşanmak üzere olduğu Kaffar Y. tarafından öldürülmeden çok sayıda başvuru yaptığı ortaya çıktı.

MANİSA'DA KADIN CİNAYETİ

Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde ise Zafer Zeybek isimli erkek tartıştığı Huriye Zeybek’e bıçakla saldırdı. Komşuları tarafından üzerindeki kanlarla görülen Zeybek daha sonra tekrar evine girerken komşuları da polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen polis ve sağlık ekipleri evde Huriye Zeybek’in cansız bedeniyle karşılaştı. Zafer Zeybek ise polis ekiplerince gözaltına alınarak karakola götürüldü.

İstanbul Beyoğlu Kulaksız Mahallesi'nde de hırsızlar saat 17.00 sıralarında bir binanın giriş katında oturan 65 yaşındaki Mevlüde A.'nın evine girdi. Kadının uyuduğunu gören hırsızlar, bilezikleri almak için koluna dokundu. Bu sırada kadın uyanınca hırsızlarla arasında boğuşma yaşandı. Şüphelilerden biri yanında bulundurduğu kesici aletle Mevlüde A.'yı katletti. Apartmanda yaşayanlar ise eve gittiklerinde kadının yerde hareketsiz yattığını gördü. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Mevlüde A.'nın hayatını kaybettiğini belirledi. Şüpheliler ise cinayetin ardından kaçtı. Öldürülen kadının oğlu İsmail Muammer Aluçlu, Adli Tıp Kurumu önünde konuştu. Aluçlu, "Annemin kolunda bir tane bileziği vardı onu da almışlar. Bu kadar basit olamaması lazım, söyleyecek söz bulamıyorum" dedi.

GERİCİ TOPLUM KURALLARI

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Av. Müjde Tozbey, "Kadına yönelik şiddet politiktir. Bu düzen içerisinde kadınların kendi yaşamsal haklarını kullanmak istemeleri, yani sokağa çıkmak, çalışmak, arkadaşlarıyla görüşmek, şiddete karşı gelmek, sesini çıkarmak ve boşanmak istemeleri dahi engellenmeye çalışılmaktadır. Kadının yeri evidir, kutsallaştırılan ailesinin yanıdır söylemi de kadını eve hapsetmek ve boyun eğmesini sağlamayı amaçlamaktadır. Böylece kadınlar üzerinden gerici toplum kuralları uygulanmaya çalışılmaktadır. Erkeğe ise kadını yönetme gücü verilmekte, kadının kendi ‘malı’ olduğuna inandırılmaktadır. Erkek, kadına şiddet için araçtan başka bir şey değildir aslında" dedi.

Avukat Müjde Tozbey, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği BaşkanıAvukat Müjde Tozbey, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı

YASA UYGULANMIYOR

Hülya Şellavcı’nın yaşadığı şiddetin ise gerici zihniyetin hayata geçirilmesinden başka bir şey olmadığını belirten Tozbey, "Hülya, defalarca şikayetçi olmuş ancak korunmamıştır. Oysa ki 6284 sayılı kanun kadının şikayeti üzerine, idari kurumların kadını koruma sorumluluğundan bahsetmektedir. Yani yasalarımız Hülya’yı korumak için yeterli düzeydedir. Ancak burada ki sorun, uygulayıcıların da bahsettiğimiz gerici zihniyete sahip olmalarındadır. Yasayı uygulayanlar tarafından Hatice’nin yaşadığı şiddeti abarttığı, kendilerini boş yere meşgul ettikleri, kocandır döver de sever de, elbet barışırsınız, aile önemlidir şeklinde düşünen, hayatlarının son 20 yılını AKP zihniyetiyle geçiren insanlardır. Bu nedenlerle Hatice ve Hatice gibi şiddete boyun eğmeyip mücadele eden kadınların yanında daha fazla yer almalıyız. Yalnızlıklarını ve yoksulluklarını ortadan kaldırdığımız, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağladığımız laik bir düzen için mücadele etmeye devam etmeliyiz" ifadelerini kullandı.

Katledilen Hülya Şellavcı koruma talep etmesine rağmen sonuç alamadı. (Fotoğraf: DHA)Katledilen Hülya Şellavcı koruma talep etmesine rağmen sonuç alamadı. (Fotoğraf: DHA)