Gerilim bahane oldu

VOLKAN ŞAHİN - İSTANBUL / 12 Eylül'ün 25. yıldönümünde 78'liler Girişimi'nin öncülüğünde çok sayıda sivil toplum örgütünün katılımıyla yarın düzenlenecek eşzamanlı mitinglerin İstanbul ayağı İstanbul Valiliği tarafından güvenlik gerekçe gösterilerek 1 ay ertelendi. İstanbul, Ankara, İzmir ve Mersin'de büyük bir katılımla düzenlenecek olan, ''Anayasa'nın Geçici 15. Maddesi Kaldırılsın Darbeciler Yargılansın'' mitinglerinin Kadıköy'de düzenlenecek İstanbul ayağının iptal edilmesi, sivil toplum örgütleri ve sendikalar tarafından tepki ile karşılandı.

78'liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can, Valiliğin kararının 12 Eylül'ün yasakçı zihniyetinin bir devamı olduğunu söyleyerek, ''İstanbul Valiliği, güvenlik kaygısı ve provakasyon olabileceği gerekçesiyle 11 Eylül günü İstanbul Kadıköy Meydanı düzenleyeceğ imiz mitingi 1 ay süreyle ertelediğini açıkladı. Bize göre bu erteleme kararı yasaklama anlamına gelmektedir. Mitingin 12 Eylül'ün yıldönümünde yapılması anlamlı olacaktı. Valiliğin olayları abarttığını ve 12 Eylül'ün yasakçı zihniyetinin hâlâ sürdüğünü üzülerek görüyoruz. İstanbul'daki mitingin ertelenmesi ile ilgili 11 Eylül Pazar günü saat 12.30'da Kadıköy İskele Meydanı'nda bir basın açıklaması yaparak konuyla ilgili görüşlerimizi kamuoyuna açıklayacağız. Bu basın açıklaması na tüm duyarlı çevreleri davet ediyoruz. DİSK Yönetim Kurulu tarafından yapı lan açıklamayı eksik, yanlış ve abartılı buluyorum fakat neticede kendi görüşleridir. İstanbul'daki miting düzenlenebilseydi büyük bir çoşku ve kardeşlik havasında yapılacaktı'' diye konuştu. Can; Ankara, İzmir ve Mersin'de düzenlenecek, ''Anayasa'nı n Geçici 15. Maddesi Kaldırılsın Darbeciler Yargılansın'' mitinglerinin ise yapılacağını sözlerine ekledi.

Öte yandan İstanbul Valisi Muammer Güler, Hindistan İstanbul Başkonsolosu Reena Pandey'ın görev süresinin sona ermesi dolayısıyla yaptığı veda ziyaretinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada mitingi, ''kamu yönünden yararlı olacağını düşünerek ertelediklerini'' bildirdi. Güler, ''Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na göre, valiliklerin bu tür toplantı ve gösteri yürüyüşleriyle ilgili talepleri değerlendirip gerektiğinde kamu düzenini ciddi surette tehlikeye düşürecek bir olayı veya ihtimali tespit ettiğinde erteleme yetkisi bulunduğunu'' ifade ederek, ''Biz de bu anlamda bu yetkiyi kullandık. Hadise bundan ibarettir'' dedi. Güler şöyle konuştu: ''İnternette bazı grupların bu toplantıyla ilgili birbirleriyle olan muhalefetleri, bir olay çıkması ihtimali ve bir de son günlerde yaşanan olayların tırmandırdığı bu boyutu da dikkate alarak böyle bir erteleme kararını aldık.''

GÖRÜŞLER
»KESK Bşk. İsmail Hakkı Tombul: Mitingin ertelenmesi kararını, gerekçesi ne olursa olsun, doğrucu ve sahici bulmuyorum. Hiç kimse emek ve demokrasi güçlerinin 12 Eylül ile hesaplaşması nı engellemeye çalışmasın. Bir mitingle 12 Eylül'le hesaplaşılamaz elbette ama darbenin 25. yıldönümünde bu mitingin yapılması anlamlıydı. KESK olarak, bu erteleme kararını kesinlikle doğru bulmuyoruz. Ankara, İzmir ve Mersin’de düzenlenecek mitinglere katılacağımızı açıklıyoruz.

»ÖDP İst. İl Başkanı Sinan Tutal: Valiliğ in böyle bir karar almasını doğru bulmuyorum. Ortam da bir gerginlik olduğ u doğru fakat alınan bu karar gerginliğ i azaltacak değil arttıracak bir işlev taşıyor. Böyle bir erteleme kararının 12 Eylül'ün 25. yıldönümünde verilebilmesini abesle iştigal olarak değerlendiriyorum. Bu karar 12 Eylül darbe mantığının sürdüğünün işareretidir. 12 Eylül baskıcı ve yasakçı bir zihniyetin ürünüydü. 25 yıl sonra böyle bir mitingde yine aynı tutumla karşılaşılıyor. DEHAP mitingde Kürtler için ayrı söz hakkı talebinde bulundu. Biz 12 Eylül'ün yıldönümünde düzenlenen böyle bir mitingde bu şekilde ayrı söz hakkı verilmemesi, 12 Eylül'ün ortak mağdurları olarak hazırlanan ortak bildirinin okunması gerektiğini söyledik. DİSK erken davrandı ve mitinglere katılmayacağını açıkladı. DEHAP yöneticileri önceki gün bu kararları ndan vazgeçtikleri açıkladı. Böylece DİSK Yönetimi'nin kaygılarına sebep olan durum ortadan kalkmış oldu. Valiliğ in DİSK'in bu açıklamasından cesaret alarak mitingi erteleme kararını vermiş olabileceğini düşünüyorum. 12 Eylül gibi hepimizin ortak mağduru olduğumuz bir süreçte bugün İstanbul'da tepkimizi ortaklaşa dile getirme şansını kaybettik. Ancak görüşlerimizi kamuoyu ile paylaşmak amacıyla 11 Eylül Pazar saat 14.00’te Taksim tramvay durağında bir basın açıklaması yapacağız.

 »DİSK Başkanı Süleyman Çelebi: DİSK olarak mitinglerin 12 Eylül'ü protesto etmenin dışında başka hedeflere yöneleceğini gördüğümüz için çekilme kararı aldık. Önceki gün yaptığımız açıklamada da söylediğimiz gibi, nasıl 'Türk milliyetçiliği' adı kullanılarak gerçekleştirilen ve ülkeyi bir iç savaşa sürükleyen eylemlerin karşısında yer aldıysak, bugün de aynı şekilde 'Kürt milliyetçiliği' adı kullanılarak ülkeyi bir Türk Kürt kavgasına sürüklemek isteyenlere açıkça karşı çıkıyoruz. Biz bu olaya sınıfsal açıdan bakıyoruz. Valiliğin erteleme kararında bizim aldığımız kararın etkili olduğunu düşünmüyoruz. Biz Ankara, İzmir ve Mersin mitinglerine de katılmayacağımızı açıkladık. Eğer böyle bir durum olsaydı o mitingler de iptal edilirdi.DİSK olarak 12 Eylül Pazartesi günü Taksim Meydanı otobüs duraklarında bir basın açıklaması yapacağız.

»Makina Mühendisleri Odası: TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ekber Çakar, Kenan Evren’in "Artık 12 Eylül 1980’i unutmalıyız'' sözlerine inat 12 Eylül askeri darbesini 25’inci yıldönümünde de unutmadıklarını vurgulayarak, Evren’in yaklaşımının tersine 12 Eylül’ün, Türkiye toplumsal tarihinin kilometre taşlarından biri olduğuna işaret etti.

OĞUZHAN MÜFTÜOĞLU:
Geçmişle hesaplaşmadan asla demokrasi olmaz
Keçiören Dayanışmaevi ve Eğitim Sen 3’ Nolu Şube, 12 Eylül Askeri Darbesi’nin 25. Yıl dönümü nedeniyle dün, "12 Eylül ve Türkiye Gerçeği'' adı altında Gazeteci-Yazar Oğuzhan Müftüoğlu ile söyleşi düzenledi. Oğuzhan Müftüoğlu, Türkiye’nin 12 Eylül ile hesaplaşmadan demokratik bir ülke olamayacağını belirtti. Müftüoğlu, "Türkiye’nin en büyük sorunu geçmişi ile hesaplaşamamasıdır. 12 Eylül ile hesaplaşma Türk solunun sorumluluğu altındadır. Türkiye’deki demokrasi anlayışı ve siyasi olumsuzlukların temelinde 12 Eylül Askeri Darbesi yatmaktadır'' dedi.