Gıda egemenliği ve güvenliği

İ. Uğur TOPRAK*

Gıda güvencesi ve gıda güvenliği ifadeleri birbirleri ile karıştırılmakta veya yerine kullanılmakta, gıda egemenliği kavramı ise pek bilinmemektedir. Gıda güvenliği gıda güvencesinin bir parçasıdır, gıda egemenliği ise ikisini de içinde barındırır. Gıda güvencesi ile gıda egemenliği farklı teknik ve politik içerikleri olan kavramlardır.

Gıda güvenliği, gıdalarda olabilecek fiziksel (taş, metal, cam vb), kimyasal (pestisit, ağır metal vb), biyolojik (zararlı mikroorganizmalar) zararların bertarafı için alınan tedbirler bütünüdür. Günümüzdeki bilimsel ve teknik gelişmelerin birlikte getirdiği çevresel kirlilik ve endüstriyel atıklar, insanların güvenli gıdaya ulaşmalarına engeldir. Gıdaların üretimi, işlenmesi, taşınması, depolanması ve tüketiciye ulaştırılmasında asgari teknik ve hijyenik koşulların sağlanması ve denetimlerin yapılması zaruridir.

Gıda güvencesi, BM’nin kabul ettiği ve anayasamızda sosyal devlet anlayışı çerçevesinde yer alan; sağlıklı ve faal bir yaşam sürdürebilmek için, herkesin her an ekonomik ve fiziki açıdan yeterli ve sağlıklı gıdaya ulaşabilmesidir. Gıda güvencesinin sağlanabilmesi için yeterli gıdanın var ve erişilebilir olması, insanların gelirlerinin bu gıdayı satın alabilecek düzeyde olması, beslenme gereksinimlerini karşılayabilmesi, süreklilik arz etmesi ve bunların güvence altına alınmasıdır. Gıda güvencesi aynı zamanda yeterli ve temiz suya ulaşabilmeyi de kapsar. Gerektiğinde gıda ithalatını da içerir.

Gıda egemenliği, öncelikle yerli üretime dayanan, özgün ulusal tarım politikalarının uygulanabilmesini ve iç pazarların her türlü uluslararası olumsuz etkiden korunabilmesini öngörür. Ülkelerin tarım, hayvancılık, depolama gibi gıda kaynaklarını belirleme ve yönetme hakkı vardır. Doğru ve yeterli beslenmede gıda çeşitliliği önemlidir; bu kalıcı çözüm yardımlarla ya da hibelerle sağlanamaz ancak yerli tarım ve ülke nüfusunu nitelik ve nicelik olarak besleyecek yerli bir tarımsal üretim ile sağlanabilir.

Tarımın, serbest piyasa koşullarına terk edilemeyecek kadar stratejik bir sektör olduğu ve gelişmiş ülkelerce de böyle yönetildiği unutulmamalıdır. İklim değişikliği, tarımsal verim düşüklüğü, tarım arazilerinin azalması, tarım girdi fiyatlarının artması, artan gıda enflasyonu, alım gücünün düşmesi, uygulanan yanlış tarım politikaları gıda güvencesini; tarımsal ürün ithalatının ihracatı aşması, tohum dâhil dışa bağımlı bir ülke haline gelmemiz gıda egemenliğini sıkıntıya sokmaktadır.

Tarım açısından yeterli toprak büyüklüğü ve verimliliğine sahip ülkemiz; kendi öz kaynaklarına yönelmelidir. Tarımsal girdi fiyatlarının ucuzlatılmasıyla başlayacak reform hareketi, getirilecek muafiyet ve özendirmelerle yükseltilmeli, insanımızın ihtiyacı olan bitkisel ve hayvansal üretim gerçekleştirilmeli, toplumun dengeli beslenmesi için gereken et üretilmeli ve tüketimi gelişmiş ülkeler seviyesine yakınlaştırılmalı, bu koşulların sürdürülebilirliği sağlanmalıdır. Tarımsal üretimde yerel anlamda üretime ciddi destekleri olan, geleneksel üretim girdilerini kullanan, biyolojik çeşitliliğin, gıda egemenliğinin ve sağlıklı beslenmenin temel unsuru aile tarımcılığı ya da küçük çiftçilik desteklenmeli, gıda güvenliğini sağlayan bir biçimde, katma değerli ürün üreten sistemlere entegrasyonlarını teşvik edici ve sosyal korumaya yönelik devlet politikaları geliştirilmeli, ortaya çıkan ürünlerin tüketiciyle buluşabileceği pazarlar yaratılmalıdır.

Hemen her gün rastladığımız gıda zehirlenmesi haberlerini, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın taklit ve tağşiş yapan firmaları ifşasını, kayıt ve kontrol dışı gıda üretiminin hala var olduğunu ve yapılan denetimlerin yetersizliğini göz önünde bulundurursak ülkemizde gıda güvenliğinin sağlandığından söz edemeyiz. Bakanlık bünyesinde gıda mühendisi istihdamı artırılmalı ve Odamızın Bakanlık yetkilileri ve Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu ile değişik zamanlarda görüşüp paylaştığı “Yetkilendirilmiş Gıda Danışmanlığı Sistemi Projesi” acil olarak hayata geçirilmelidir.

*TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube
Yönetim Kurulu Başkanı