Frankfurt yakınlarındaki Hattersheim kasabasında düzenlenen aşırı sağ karşıtı mitingde, demokrasi ve göçmensiz bir Almanya'nın var olamayacağı vurgusu yapıldı

"Göçmensiz Almanya, futbolcusuz milli takım olur"

HATTERSHEİM

Almanya'da aşırı sağ ve ırkçılık karşıtı eylemler sürüyor. Demokrateam.org verilerine göre ülkede son üç haftada aşırı sağ eylemlerin sayısı 839, bu eylemlere katılanların sayısı ise 2 milyon 265 bini aştı. Frankfurt yakınlarındaki Hattersheim kasabasında sivil toplum kuruluşlarının Irkçılık karşıtı mitinginde de "Demokrasiye sahip çık" mesajı verildi.

Hattersheim Pazar Meydanı'nda düzenlenen mitingde "Almanya'nın her türlü sorunundan daha büyük bir sorun. Almanya'nın hür dünyanın bir parçası olmasını istiyorsanız, demokrasiye sahip çıkmak, AfD'ye karşı durmak zorundasınız. Alman bir insanla göçmen bir insan arasında yapıyorlar. Oysa insan insandır ve pek çok göçmenin bu ülkeye büyük katkısı var. Bunu göz ardı etmek büyük haksızlık olur. Göçmensiz bir Almanya öğrencisiz okul, futbolcusuz milli takım, işçisiz inşaat, fabrika, bakıcısız yaşlılar yurdu demektir. İnsanlar pandemi, enflasyon, konut sorunuyla nasıl başa çıkacağını bilmiyor. Bu nedenle pek çok insan siyah beyaz cevabı verenlere inanıyor. Bizim gerçekçi çözümlere ihtiyacımız var. Hiçbir zaman, şimdi. Demokrasiye sahip çıkalım" denildi.

'ÖNCE GÖÇMENLERİ GÖNDERDİLER' DEMEMEK İÇİN

Papaz Martin Niemöller'in sözlerini anımsatan Main Taunus Bölgesi Hıristiyan - Yahudi İşbirliği Topluluğu'ndan Günter Pabst, "Nazilerde terör önce Yahudiler ve kendilerini eleştirenlere yönelik oldu. Önce göçmenler bu ülkeden kovuldu. O gün ses çıkarmadık' dememek için bugün aşırı sağın, ırkçıların, faşistlerin politikalarına şiddetle karşı çıkıyoruz. Antisemitizme ve ırkçılığa karşı duruyoruz. Bu mitingler antisemitizme, ırkçılığa karşı önemli bir hareket haline gelir. Demokrasiye, değerlerimize, kültürel özgürlüğümüze sahip çıkmak için bir arada olmalıyız" dedi.

KALICI ÇÖZÜM BULMAK GEREKİYOR

Nazilerin Madaskar Planı'na dikkat çeken Hattersheimli Tülay Güneş ise "Naziler iki yıl içerisinde planı değiştirip toplama kampları kurmaya başladılar. AfD'lilerin toplantısına orta ölçekli işletmelerden, CDU'dan, hukuktan insanların da katıldığını görüyoruz. Aşırı sağ söylemleri yalnızca AfD ve benzer partilerde yok. Bu buz dağını tepesi. Toplumun önemli bir kesiminde de benzer söylemleri görmek mümkün. İkinci Dünya Savaşı aktörü bu ülkede nasıl oluyor da faşist partiler yüzde 20 oy alabiliyor. Bunda büyük bir yanlışlık var. Biz homojen ve beyaz, öncü kültürü yerine hepimizin içinde olduğu, dayanışmacı, çoğulcu, çok kültürlü bir toplum istiyoruz.  Eşitsizliğe çareler, İyi bir eğitim için, kirası ödenebilir konut için kalıcı çözümler bulmamız gerekiyor. Farklılarımızı ileri sürerek bizi birbirimizden ayırmalarına izin vermeyelim. Demokrasiler azınlıklarının durumuyla ölçülür" dedi.