ABD’de ekonomistler sıklıkla 'piyasanın görünmez eli' hakkında ve onun nasıl herkes için en iyi senaryoyu sunacağını konuşur. Fakat koronavirüs bu acınası piyasa ekonomisinin başarısızlığını meydana çıkarıyor. Piyasanın görünmez eli Amerika’da her yere kirli ve kanlı parmak izleri bıraktı.

Görünmez el kirli izler bıraktı

OĞUZCAN ÜNLÜ

Mike Pappas New York’ta yaşayan bir sağlık emekçisi. Bugünlerde koronavirüs Covid-19 salgınına karşı ön cephede mücadele ediyor. Aynı zamanda düzenli olarak Left Voice sitesinde yazıyor. Mike Pappas ile hem virüsü hem de ABD’nin pandemiyle ‘mücadelesini’ konuştuk.

► ABD dünyanın en gelişmiş kapitalist ülkelerinden biri. Bununla birlikte sağlık sistemi son krizle baş edemiyor. ABD’nin sağlık sistemindeki en önemli eksiklikler nelerdir?
ABD’nin başlıca hatası krize karşı tepki vermekte geç kalmasıdır. Tüm dünyada uyarılar yapılmasına rağmen başkanlık koltuğunu işgal eden beceriksiz insan virüsün yayılmasını engellemek için hiçbir çaba sarf etmedi. Virüs yayılıyordu fakat onun ciddiyeti hafife alındı. Şimdiyse ortaya çıkan ölümcül bedeli ödemeye başladık. Belirsiz sayıda insan virüsle enfekte oldu ve virüsü diğer insanlara yaydı. Fox News gibi işbirlikçi ve propagandist ulusal 'medyamız' virüsün ciddiyeti konusunda halkımız arasında bir şüphe yarattı. Böylece halk kendisini koruyabilmek için yeterli önlemleri almadı.

ABD kendi nüfusu için yeterli olacak test protokollerini uygulamakta da fazlasıyla geç kaldı. Büyük olasılıkla bir Amerikan şirketi test üretmek için hükümet sözleşmesinden faydalanacaktı. Bu durum geniş çapta test protokolü için hareket etmekte bizi geciktirdi. Hastalık Kontrol Merkezi (CDC) en başta hatalı test kitleri yolladı. ABD yaygın test yapma imkânını geliştirinceye kadar virüsün toplumda yayılması gerçekleşmiş oldu.

Krizin başında ABD’nin durumu böyleydi. Şimdi salgının gelecek haftalarda ve aylarda New York gibi şehirlerde zirve noktasına ulaştığını göreceğiz. Amerikan sağlık sistemi salgın yüzünden zaten aşırı yükle çalışmakta.

Salgınla en önde savaşan çalışanlar gerekli kişisel koruma ekipmanlarından yoksunlar ve hastaneler az sayıda solunum cihazıyla hizmet veriyor. Kapitalist ekonomik sistem zaruri malzemelerin ve ekipmanların üretimini gerçekleştiremiyor. Artan talebe gerektiği cevabı veremiyor. Sağlık sisteminin hemen kamusallaştırılmasını ve temel malzemelerin üretiminde savaş zamanındaki gibi bir seferberlik ilan edilmesini talep ediyoruz. Böylesi bir seferberliğin olmadığı durumda korkarım ki Amerika’nın durumu İtalya gibi en kötü durumdaki ülkelerden daha beter olacaktır.

► Salgının en güçlü hissedildiği yerlerden biri olan New York’ta çalışan bir sağlık çalışanısınız. Hastanelerdeki şartlar sizce nasıl?
Çalışma koşulları konumdan konuma değişiklik gösteriyor. Kimi yerlerde personele bir tane N95 maskesi verildi ve bir iki hafta boyunca 'kirli, nemli ve hasarlı' bir hale gelinceye kadar maskeyi kullanmaları gerektiği söylendi. Başka yerlerde personele bir gün boyunca kullanacakları kişisel koruma malzemesi verildi. Solunum cihazı, şırınga ve serum torbası gibi zaruri malzemelerde eksiklikler var. Solunum cihazlarındaki eksiklik kaçınılmaz bir şekilde ölümlerde artış anlamına gelmekte.

Sağlık personeli uzun saatler boyunca çalışıyor. Belirti göstermese dahi birisinin virüsü taşıyabileceğinin bilinmesine rağmen sağlık çalışanlarına düzenli testler yapılmıyor çünkü yönetim çok sayıda sağlık çalışanı Covid-19 pozitif çıkarsa diye korkuyor. Hali hazırda çok fazla sağlık personeline ihtiyaç duymaktalar. Ve böylesi bir durumda işgücünde azalma olacak.

Hemşireler ve doktorlar şehirdeki hastanelerin durumunu protesto etmek için hareket planları yapıyorlar. Bronx bölgesinde, Jacobi Hastanesi’nde hemşireler kötü çalışma koşullarına dikkat çekmek için bir eylem düzenlediler. Mount Sinai hastanesinde ön cephede çalışan emekçiler kişisel koruma malzemelerinin eksikliğine, kötü enfeksiyon kontrollerine, zayıf izolasyon protokollerine ve yetersiz hastalık izinlerine dikkat çekmek için bir eylem düzenledi.

► ABD’de Covid-19 salgınını durdurmak için ne çeşit sosyal ve ekonomik önlemler alınmalıdır?
ABD’de ekonomistler sıklıkla 'piyasanın görünmez eli' hakkında ve onun nasıl herkes için en iyi senaryoyu sunacağını konuşur. Fakat koronavirüs bu acınası piyasa ekonomisinin başarısızlığını meydana çıkarıyor. Piyasanın görünmez eli Amerika’da her yere kirli ve kanlı parmak izleri bıraktı.

Sorunlarla mücadele etme yolunu kapitalizmin kurallarına ve 'görünmez el' ideolojine karşı çıkmak olarak görüyoruz. İspanya ve İrlanda gibi dünyadaki diğer hükümetler krizle daha iyi bir şekilde başa çıkabilmek için hastanelerini kamusallaştırdılar. ABD’de bir sürü isteksizlik sonrası Trump, General Motors’u solunum cihazı tıbbi ekipmanların üretimini artırmaya zorlamak için Ulusal Savunma Üretim Yasa’sını (DPA) kullandı.

Herkese ücretsiz sağlık hizmeti, herkese acil hastalık izni ve işçilerin demokratik kontrolü altında tüm sağlık sektörünün kamusallaştırılması için halkın seferber olması gerektiğine inanıyoruz. Bunlar ve vurguladığımız diğer önlemler geleneksel kapitalist doktrinlerin direkt karşısındadır. Bu zamanda ihtiyaç duyduğumuz şeyler bunlar, başka şeyler değil.

► “Evde Kal” çağrısı Covid-19 salgınını önlemek için tek başına yeterli mi? Ayrıca bu çağrı çalışanlar için bir takım olumsuz etkilere yol açtı. “Evde Kal” çağrısı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Bir ülkede salgını kontrol etmekte en etkili stratejinin testlerin yaygınlaşması ve insanlar arası etkileşimin takip edilmesi olduğu görüldü. Güney Kore örneğinde olduğu gibi bu tarz tedbirlerin etkili olduğunu görüyoruz. Virüsle savaş çabaları ayrıca izolasyonu ve karantinayı içermelidir. ABD gibi virüsün zaten toplum içinde dolaştığı yerlerde “Evde Kal” çağrısı gereklidir fakat buna yaygın test uygulaması ve grup izolasyonları eşlik etmelidir. ABD gibi ülkeler kamu sağlık fonlarını yıllardır fazlasıyla kesiyor. Bu sebeple ihtiyaç duyulan testler ve gerçekleşmesi gereken izolasyon kapasitesi mevcut değil.

“Evde Kal” çağrısının siyasi bir boyutu var. Bu çağrı kolektif hareketleri yıldırıyor ve işçi sınıfını parçalara bölüyor. Dahası bazı durumlarda devletin baskı araçlarını güçlendiriyor. “Evde Kal” çağrısı ABD gibi ülkelerde salgının yayılmasını kontrol etmekte gerekli oluyor olmasına rağmen işçi sınıfı tehlikeyi her zaman aklında tutmalıdır.

“Evde Kal” çağrısında kapitalizmdeki yabancılaşmaların artması ihtimali yüksektir. Yıkıcı psikolojik etkiler çoğalabilir. Bu etkiler yalnızca akli sağlığı etkilemez, fiziki sağlığı da etkiler.

► Covid-19 salgınının yayılmasıyla kapitalist ekonomi ve sağlık politikaları arasında nasıl bir ilişki vardır?
Karşı karşıya kaldığımız mevcut krizi kapitalizm ve kârı hayatın üzerine koyan politikalar yarattı. Serbest piyasanın hüküm sürdüğü bir toplumda ideal olan şey devlet müdahalesinin az olmasıdır ve bu durum kamu sektörlerinin bütçelerini kesintiye uğratılmasının zorunlu olduğu anlamına gelir. Örneğin The Intercept raporuna göre Trump yönetimi yalnızca Ulusal Sağlık Konseyi’nin küresel sağlık güvenliği birimini kapatmakla kalmadı ayrıca CDC gibi özellikle küresel hastalıkları önlemeye odaklanan kuruluşlarında para kaynaklarını kesti.

Yönetim, kârlılığı tehdit eden gereksiz bir masraf olarak gördüğü için bir müddet personeli mümkün olduğunca azaltmaya çalışmıştı. Bu durum bizleri salgına karşı daha kötü bir durumda bıraktı. Şimdi hastane yönetimleri personel bulmak için uğraşıyor. Yeterli personel bulunmadığından çalışanların virüse maruz kaldıktan sonra belirtiler ortaya çıkana kadar çalışmasını bekliyorlar. Bu hastalığın hızla yayılmasına yol açıyor.

ABD dünyada zorunlu ücretli hastalık izninin olmadığı tek ülkedir.

Böylesi güvencesizlik Amerika’da yalnızca koronavirüsün yayılmasına yol açmadı başka hastalıklara da neden oldu. Norovirüs örneğini ele alalım. CDC’nin raporuna göre hasta olmuş gıda çalışanları norovirüs salgınının yüzde 70’ine neden olmaktadır. Gıda çalışanlarının beşte birinde norovirüs belirtileri olmasına rağmen çalıştırıldıkları kanıtlandı. Amerika’da işçiler hasta olmalarına rağmen çalışmaya devam etmek zorundadır. Bu bilgiyle birlikte koronavirüsün Amerika’da nasıl yayıldığını görmek zor değildir. İşçiler hayatta kalabilmek için hastalıklarını umursamadan çalışmalıdır.

Koronavirüs bu sisteme karşı çıkmazsak neler olacağına dair ciddi bir uyarıdır. İklim kriziyle karşılaştırılacak olursak koronavirüs kaynaklı ölüm miktarı silikleşecektir. Kapitalistler çevreyi yok etmeye devam ediyor. Hastalıklara, küresel çatışmalara, açlıklara ve ölümlere yol açan sera gazı emisyonunun yüzde 70’inden yalnızca 100 şirket sorumludur.

► İlerici, sosyalist ve eşitlikçi bir sağlık sistemine neden ihtiyacımız var?
ABD’deki mevcut sağlık sistemi, kapitalizmden zarar görmüş hasta bedenlerden kâr etmeye çalışmaya odaklanmıştır. Sağlık, kâr birikiminden sonra gelir. Herkesi istisnasız daha sağlıklı kılacak bir sağlık sistemine ihtiyaç duyuyoruz. Daha ilerici ve sosyalist sağlık sisteminde koronavirüs vakasında her birey herhangi bir ekonomik şartlandırma olmadan testlerini yaptırıp tedavi olacaktır.

The Intercept’e göre Amerika’da 2.2 milyon insan koronavirüs kontrol edilmezse ölebilir. Artan hava kirliliği insanları koronavirüsten kaynaklanan risklere daha fazla maruz bırakıyor. Irkçı politikalardan ve yoğun çevre kirliliğinden etkilenmiş New York, Bronx’ta yaşayan insanların koronavirüs sebebiyle yaşamlarını yitirme olasılığının iki kat fazla olması tesadüfi değildir. Siyahiler koronavürüs nedeniyle daha yüksek oranlarda hayatlarını kaybediyorlar.
Hastaneler en önde emek harcayan çalışanlarına kişisel korunma malzemesi gibi temel ihtiyaçları temin edemezken, bazı hastanelerin CEO’ları Florida’daki köşklerinde saklanıyorlar. Bu yüzden sağlık sisteminin kontrolü ve işletmesi zengin CEO’larda değil, hastalarda ve sağlık çalışanlarında olmalıdır.

gorunmez-el-kirli-izler-birakti-715182-1.
Serbest piyasanın hüküm sürdüğü bir toplumda ideal olan şey devlet müdahalesinin az olmasıdır ve bu durum kamu sektörlerinin bütçelerini kesintiye uğratılmasının zorunlu olduğu anlamına gelir. Örneğin The Intercept raporuna göre Trump yönetimi yalnızca Ulusal Sağlık Konseyi’nin küresel sağlık güvenliği birimini kapatmakla kalmadı ayrıca CDC gibi özellikle küresel hastalıkları önlemeye odaklanan kuruluşların da para kaynaklarını kesti.​

ÇİN ÇALIŞANLARINI KORUDU

► Çin Covid-19 salgınını nasıl durdurabildi?
Trump’ın ırkçı ve yabancı düşmanı söylemlerinin aksine Çin devasa kaynakları Wuhan’a akıttı ve binlerce sağlık çalışanı virüsün yayılmasını durdurmaya çalıştı. Şehirleri dezenfekte etmeleri virüsün yayılmasını düşürmeye yardımcı oldu. Çin’i kişisel koruma ekipmanları açısından ABD ile kıyaslayacak olursak, Çin’in daha sıkı tedbirler aldığı açıktır. Böylece Çin kendi sağlık çalışanlarını korudu ve hastayla sağlık çalışanları arasında virüsün yayılmasını engelledi. Şuan virüs kontrol altına alınmış gözüküyor; Çin ihtiyaç duyulan malzemeleri ve personelleri diğer ülkelere yollayarak onlarla dayanışıyor. Yaptıklarında pozitif taraflar olsa da Çin’in nüfusunu gözetleyen ağır önlemler aldığını da unutmamalıyız.

İTALYA ABD'DEN İYİ

► İtalya’daki sağlık sistemi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Buradaki felaket sağlık sistemiyle karşılaştıracak olursak İtalya’nın sistemi oldukça üst seviyede. Dünya sıralamasında ikinci sırada yer alan evrensel bir sağlık sistemine sahipler. 60 milyonu aşkın insanın sağlık hizmet hakkını güvence altında tutabiliyorlar. Herkes için sağlık hizmetini güvenceye almak Amerika’nın henüz başarabildiği bir şey değil. İtalya’nın ortalama yaşam süresi ABD’den daha yüksek ve İtalya dünya üzerinde bebek ölüm oranının en düşük olduğu ülke olduğu için kendisiyle övünüyor.

Yine de diğer ülkelerde olduğu gibi kapitalistler zenginliği birkaç kişinin elinde tutabilmek için kamu sektörünü özelleştirmeye ya da bu hizmetlerin fonlarını kesmeye çalışıyorlar. Giacomo Turci’nin belirttiği üzere neoliberalizm ve kamu fonlarındaki kesintiler sağlık sistemine büyük zararlar verdi:
“Son on yılda sağlık hizmetinde kullanılacak kamu fonları yaklaşık 37 milyar euro azaldı. Bu kesintilerin çoğunluğu İtalya’nın IMF himayesinde olduğu 2010-2015 yılları arasında gerçekleşti. Son on yılda 359 tane hastane kapatıldı.”

İtalya’daki işçilerin krizle mücadele etmek için seferber olduklarını görüyoruz. İşçiler kendilerini enfeksiyondan korumaya yardım edecek gerekli sağlık tedbirleri talebiyle greve gittiler.

► Covid-19 salgınına karşı Türkiyeli sağlık çalışanlarına neler önerirsiniz?
Onlara mesajım örgütlenmeleri ve işyeri yönetimlerine ya da hükümete değil çalışma arkadaşlarına güvenmeleri.