Bodrum Kent Konseyi Gölköy Sulak Alanı Çalışma Grubu Sözcüsü Levent Erkol, Güllük Körfezi'ndeki denetimsizliğe ve kirliliğe dikkati çekti. Erkol, uluslararası ölçekte kıymetli bu coğrafyadaki koruma mücadelelerinin sürdürülmesi gerektiğini vurguladı

'Güllük Körfezi’ni korumalıyız'

NEVZAT ÇAĞLAR TÜFEKÇİ / MİLAS

Muğla’nın Milas ilçesinde bulunan Güllük Körfezi’nin biyolojik çeşitliliğine ve koruma altına alınmasına ilişkin hukuki duruma ilişkin bilgilendirme toplantısı yapıldı. Toplantıda konuşan Bodrum Kent Konseyi Gölköy Sulak Alanı Çalışma Grubu Sözcüsü ve Su Ürünleri Yüksek Mühendisi Levent Erkol, dünyada sadece bu bölgeye özgü, endemik 'Kum Haşhaşı bitkisi', 'Tepeli Pelikan' ve 'İzmir Palıçapkını kuşları' ile “Akdeniz fokları”nın doğal yaşam alanları olduğunu söyledi. Güllük Körfezi’nin kuşların göç yolu üzerinde olduğunu belirten Erkol, “Gelecek kuşaklara zarar görmeden bırakılması gereken uluslararası bir miras” dedi.

Körfezdeki denetimsizliğe ve kirliliğe dikkati çeken Erkol, “Tek tek incelendiğinde açıklıkla anlaşılıyor ki ulusal mevzuatımızda neredeyse hiçbir eksik yok. Ancak uygulama mevzuatta yazanın tam tersi. Öte yandan öyle anlaşılıyor ki sulak alanlardan sorumlu olan Tarım Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın arasındaki yetki karmaşasına denetim eksikliği de eklenince kirliğin büyüklüğü ve hızı önlenemez boyutlara ulaşıyor” ifadelerini kullandı.

ULUSLARARASI ÖLÇEKTE KIYMETLİ

Doğa Korumacı Erkol son olarak uluslararası mevzuata da değindi ve bölgenin doğal dokusunu olumsuz etkileyecek girişimlere karşı yürütülecek hukuki mücadelede yararlanılabilecek kaynak olarak 'Biyolojik Çeşitliliğin Korunması' sözleşmesi ile 'Bern ve Barcelona Sözleşmeleri'nden söz etti.

Erkol, endemik bitkilerin özenle izlenmesi ve korunması gereken hayvan türleri tavsiyelerinden dolayı da uluslararası ölçekte kıymetli bu coğrafyadaki koruma mücadelelerinin sürdürülmesi gerektiğine işaret etti.

gulluk-korfezi-ni-korumaliyiz-696879-1.

'KESİN KORUNACAK ALAN İLAN' EDİLMELİ

Bargilya Antik Kenti'nin kıyılarında bulunan 1. Derece Doğal Sit Alanı Boğaziçi-Bargilya Tuzlası’nın 'kesin korunacak alan' ilan edilmesi gerektiğini vurgulayan Erkol, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

>> Endemik bitki türleri haritalanmalı, nüfus durumlarının belirlenmeli

>> İlgili mevzuatlara aykırı durumlar belgelenmeli, raporlanması için komisyonlar kurulmalı

>> Bölgedeki tüm sulak alanların tescilleri tamamlanmalı

>> Tescilli sulak alanlarda bölgeleme ve yönetim planı çalışmaları başlatılmalı

>> Balık stokları izlenmeli

ÇALIŞTAY YAPILMALI

Erkol, körfez çevresinde kuş gözlemi ve gezi etkinliklerinin düzenlenmesi ve bu etkinliklerin sosyal ve ulusal medyada paylaşılmasıyla oluşturulacak farkındalığın, konunun gündemde tutulmasında en önemli eylemlerden olduğu belirtti.

Toplantının sonunda; sualtı videoları ve deniz dibi çamurunun test edilerek belgelenmesinin geleceğe yönelik veri tabanı oluşturmada büyük katkısı olacağı belirtilerek, en kısa zamanda bir çalıştay yapılması isteği de katılımcıların ortak dileği olarak ifade edildi.