Kürt meselesinde aynı şeyler oluyor

Kürt meselesinde aynı şeyler oluyor

Devletin Kürt sorununda yeni stratejisi üzerine yeni bir tartışma sürüyor. Tartışma Milliyet yazarı Fikret Bila’nın ve Taraf yazarı Lale Kemal’in yazıları üzerinden yürüyor.

Tartışma yeni değil. Konu ilk kez aylar önce Avni Özgürel’in “Başbakan Haziran’da bir balkon konuşmasıyla diyalog sürecini yeniden başlatmaya hazırlanıyor” haberiyle gündem geldi. Daha sonra Yenişafak yazarı Abdulkadir Selvi, hükümetin “ PKK’siz ve Öcalansız çözüm planı”ndan söz etti.

Bu tartışmalar sırasında kimi yazarlar, hükümetin son MİT yasasını çıkarmasını, bir yönüyle yeni Oslo sürecine hazırlık olarak değerlendirdi.

Bu hafta Gülen cemaatine yakın olduğu kabul gören haftalık Aksiyon dergisinde çıkan bir haber ise nedense hiç konuşulmuyor. Sadece cemaatin yayın organlarının bazılarında haber oldu. Haşim Söylemez imzalı haberin başlığı “İkinci Oslo süreci İçin Brüksel Zirvesi”. Haberde “PKK lideri Murat Karayılan, Remzi Kartal, Adem Uzun, Zübeyir Aydar ve Mustafa Karasu’nun, Norveç’in AB Parlamenterlerinden Lars Rise’nin arabuluculuyla, gecen hafta bir araya geldiklerinden söz ediliyor. Toplantının ortak sonuçlarının ikinci bir Oslo görüşmesinde Türkiye’nin resmi heyetine sunulacağı belirtiliyor. Görüşmelere PKK adına tek yetkili kişi olarak Karayılan’ın katılmasının karara bağlandığı iddia ediliyor. Norveç’teki toplantı sırasında Brüksel’de de bir başka toplantı yapılmış. Bu toplantıya NATO’da görevli ABD’liJack Crans ve Alman kökenli ABD yurttaşı Thomas Goellner katılmış. Örgütüm yanıtlaması istenilen 12 soru belirlenmiş.

Habere ilk göz atıldığında bir tür istihbarat örgütleri veya devlet içi çekişme kaynaklı, manipülasyon amaçlı olduğu çok rahat anlaşılıyor. Haberin cemaat çevresinde bir süredir dillendirilen “AKP, PKK ile yenide müzakereye başlayacak ve polisin bir süredir PKK’ye karşı yürüttüğü başarılı mücadele kesintiye uğratılacak” iddialarının parçası olarak da hazırlandığı anlaşılıyor. Ama ateş olmayan yerden duman da çıkmaz.

Fikret Bila’nın ve Lale Kemal’in yeni strateji olarak sunduğu yazıları da dikkate almakta yarar var.

Üç ayrı haberde, üç ayrı tez ortaya atılmış durumda. Aksiyon’un haberinde yeni Oslo sürecinde muhatabının PKK, yetkili kişinin ise Murat Karayılan olduğu anlatılıyor.

Fikret Bila ise, dünkü yazıda çok daha net bir biçimde ifade ettiği gibi, PKK’nin, Abdullah Öcalan’nın ve BDP’nin muhatap alınmayacağı, muhatabın halk ve PKK ile ilişkisi olmayan siyaset veya siyasi parti olacağı anlatıyor.

Lale Kemal de, Mesut Barzani’nin arabuluculuğu ile muhatabın BDP olduğunu anlatıyor. Milletvekillerinin yumruklandığı, gazlandığı, coplandığı ve parlamentonun bu duruma sessiz kaldığı, Başbakanın faillerine teşekkür konuşması yaptığı koşullarda bunun geçerliğini olacağını düşünmek ne kadar gerçekçidir, o da başka bir konudur.

Üç ayrı senaryo var ama ortada demokratik çözümü içeren bir proje, bir önerme, kabul yok. Her üç yazının tek ortak özelliği; açık, sivil bir bilgiye dayalı yazılmamış olmalarıdır.

Yeni strateji olarak sunulanın Başbakanın Çarşamba günkü grup konuşmasından söylediklerinin tekrarı olduğu çok açık. Başbakan konuşmasında izlenen siyaseti sonuna kadar götürme kararlığını ifade etti.

Fikret Bila’nın 10 maddede özetlediği, AKP’nin yaz sonundan itibaren hız verdiği politika, Kürt siyasetini tasfiyeye, Kürt’leri AKP’leştirmeye, geri kalanlarını da ötekileştirmeye ve ezmeye dayalı Kürt planını anlatılıyor. Newroz’da başarısızlığı ortaya çıkmış olan bu planın yeni olan tarafı ise; cemaat, AKP geriliminin yine Kürt meselesi üzerinden giderilmiş olma olasılığına işaret etmesidir. Bunu da önümüzdeki günlerde göreceğiz. Çünkü şu ana kadar cemaatçi yazarlar bu tartışmada topa girmediler.