Suruç Katliamı davasının 20’nci duruşmasında, hâkimin bağımsız olmadığını belirten avukatların reddi hâkim talebi mahkemece reddedildi. Davanın tek tutuklu sanığı ise ‘tongaya düşürüldüğü’nü iddia etti.

Hâkimin reddine mahkemeden ret

HABER MERKEZİ

Urfa Suruç’ta 20 Temmuz 2015’te IŞİD tarafından gerçekleştirilen canlı bomba saldırısında 33 kişinin yaşamını yitirdiği katliama ilişkin davanın 20’nci duruşması dün Halfeti Cezaevi Kampüsü’nde görüldü. Urfa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, aynı zamanda 103 kişinin yaşamını yitirdiği Ankara Katliamı davasında da yargılanan, tek tutuklu sanık Yakup Şahin, yine getirilmedi.

Duruşmada avukatların bir önceki duruşmada dosyaya konulmasını istediği talepler okundu. Bu sırada söz alan dava dosyası avukatlarından Serdil İzol, dosyanın içerisine dosyayla ilgisi olmayan belgelerin konulduğunu söyledi. Sözlerine devam eden mahkeme heyeti ise İçişleri Bakanlığı'nın “Sultanahmet ve Suruç saldırılarının patlayıcılarını temin eden DEAŞ'lı terörist yakalandı” dediği Azzo Halaf Süleyman el Aggal'ın 19'uncu duruşmada dosyaya eklenen belgeleri okudu.


Okunan tutanağın ardından söz alan Avukat Sezin Uçar, El Aggal hakkında bir yargılamanın yapıldığını duruşmada haber aldıklarını söyledi. El Aggal’ın yargılandığı dosyanın Suruç Katliamı davasına eklenmesi gerektiğini belirten Uçar, El Aggal ve Yakup Şahin’in mahkeme huzurunda dinlenilmesini talep etti. Uçar, El Aggal ve Şahin’in yargılandığı dosya ile Suruç Katliamı dava dosyasının birleştirilmesini istedi ancak talepleri reddedildi.

GİZLEMEYE ÇALIŞIYORLAR

Suruç Katliamı’nda yaralanan Koray Türkay, “Saldırıda vücuduma 26 şarapnel parçası geldi. Devam eden birçok sağlık sorunlarıyla karşı karşıyayım. Taleplerin sürekli reddedilme halini anlamıyorum. Bulgulara rağmen dosyalar gizlenmeye çalışılıyor” dedi.

Katliamda yaşamını yitiren Cemil Yıldız’ın eşi Sultan Yıldız ise dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu'nun bile yaşananları kabul ettiğini ancak mahkemenin dinlemeyi reddettiğini belirtti. Yıldız, “Demek ki bunun arkasında başka kimseler var. Bu mahkeme heyetini kabul etmiyoruz” diye konuştu.

Suruç aileleri konuşurken SEGBİS’le mahkemeye bağlanan sanık Şahin araya girmek istedi. Mahkeme başkanı Şahin’i susturdu.

Avukat Ruken Gülağaca, “Bütün taleplerimizi reddettiniz. En başından beri bir gerçeğe ulaşmaya çalıştığımızı söylüyoruz. Biz elimizden geleni yaparken, siz bize engel oluyorsunuz” şeklinde konuştu.

Gülağaca mahkeme heyetinin bağımsız olmadığı gerekçesiyle reddi hâkim talebinde bulundu. Mahkeme heyeti şimdiye kadar reddi hâkim talebinin olmadığını, karar aşamasında duruşma olduğunu öne sürerek, talebi reddetti. Avukat Serdil İzol ve Sevda Çelik Özbingöl ve 15 avukat da aynı nedenlerle reddi hâkim talebinden bulundu. Ancak mahkeme heyeti tekrardan talepleri reddetti.

TONGAYA DÜŞÜRÜLMÜŞ!

Daha sonra söz alan sanık Yakup Şahin, ‘tongaya düşürüldüğü’nü öne sürdü. Şahin, “Ben bu beyanlarda bulunmasaydım, dosya faili meçhule kalırdı. Deniz Büyükçelebi, İlhami Bali ile ilgili bağlantım bulunsa, verilen suça razıyım. Beni tongaya düşürdüler. Eğer herkes rahat bir nefes alacaksa, ben ceza almaya hazırım” iddialarında bulundu.

Dava 22 Ekim’e ertelenmesine karar verdi.