Bu topraklarda çok da uzun sürmesine alışık değiliz zaten ama yine de tadı damağımızda kaldı barışın. Gerçi PKK geçtiğimiz günlerde ateş kes kararı aldığını açıkladı. Ne var ki bayrağa sarılı tabutların...

Kanlı kalemler
Bu topraklarda çok da uzun sürmesine alışık değiliz zaten ama yine de tadı damağımızda kaldı barışın. Gerçi PKK geçtiğimiz günlerde ateş kes kararı aldığını açıkladı. Ne var ki bayrağa sarılı tabutların ardı arkası kesilmiyor bir türlü. Acı, çalışkan bir çerçici gibi, diyar diyar geziyor memlekette. Ateş önce düştüğü yeri yakıyor kuşkusuz. Ancak keşişleme öylesine şiddetli ki, alevlerin bizleri de yutacağı günün korkusuyla yaşıyoruz.

Kriz büyüdükçe, nimetlerine talip olanların sayısı da hızla artıyor elbette. Piknikte mangalın ateşini canlandırmak için elinizdeki gazeteleri sallamanıza gerek yok artık. Ateşe karşı gazetelerden birkaç satır okumanız yeterde artar bile. Zira düne kadar demokrasiden ve barıştan yana tavır alanlar, hırsızın hiç mi suçu yok diye homurdanmaya başladılar bile. Elbette varoluşlarını kana, korkuya ve savaşa borçlu olanlardan söz etmiyoruz. Onlar her zamanki tavırlarında gayet tutarlılar. Bizim derdimiz, ezber bozmak adına, merkezin cazibesine kapılıp cinnet medyaya ilişenlere, iliştirilmişlere.

Bir gazetecinin, Güneydoğu'da niçin yüksek rütbeliler değil de hep erlerimiz ölüyor mealindeki sözleri üzerine kopan fırtınayı hatırlayacaksınız. Bu sözlerin hemen ardından bölgeden yüksek rütbeli subayların ölüm haberleri gelmişti. Bu talihsiz olayı ellerini ovuşturarak karşılayanlar arasında kimler yoktu ki? Ağababalarını daha fazla kızdırmamak uğruna şahinlerin dümen suyuna girenleri, köşelerinde milletvekilliğinden alacağı maaşı şehit ailelerine dağıtmayı vadeden kanlı kalemlerin meslektaşları olarak anacak çocukları.

* * *

Savaşçının tebessümü
HER
fırsatta millici güçleri durumdan görev çıkarmaları için yüreklendiren, Mehmet Şevket Eygi'nin modern versiyonu Güler Kömürcü, Akşam'daki köşesinde inciler döktürmeye devam ediyor. 'Bir gece ansızın...' başlıklı yazısında, olası bir sınır ötesi operasyon için şahinlere alternatif önerilerini sunan kömürcü, tescilli bir savaş çığırtkanı olduğunu düşman çatlatırcasına gösteriyor. İşte, savaş için tezkereye ihtiyaç olmadığını, Cumhurbaşkanı Sezer'in, orduyu pekâlâ göreve çağırabileceğim müjdeleyen yazarımızın haleti ruhiyesini yansıtan bir cümlesi: "Bir gece ansızın.....Ne-neler olabilir? Noktaları siz doldurun, düş gücünüzü kullanın ey bilen okur (tebessüm)..." Aydınlarımıza yollanan tehdit notlarından hatırladığımız bu meşhur nakarat, Sayın Kömürcümün köşesine üst başlık olarak çok yakışacaktır.

...Diyor ki:
"Büyükanıt'ın daha önce zaman zaman aldığı kilolarından şikâyet ettiği, vermek için diyet yaptığı ancak her zaman başarılı olamadığını belirten yakın çevresi, son dönemde yaşadığı derin üzüntü ve yoğun çalışma temposu nedeniyle 5 kilo zayıfladığını kaydettiler." Anka Ajansı. Üzülmeli mi yoksa sevinmeli mi şimdi?

* * *

MEDYAZADE
SEÇİM
sath-ı mailine girdik hayırlısıyla. Seçimlere tam 771 bağımsız aday katılacakmış. Bu sayı 2002 seçimlerinde 190 kişiydi. Gidişata bakılırsa ilerleyen zamanlarda meclisin tümü bağımsızlardan oluşur belki de. Düşünsenize curcunayı. Her türlü barajı aşmaya ant içmiş bu bağımsızlar ordusu Anadolu Tipi Demokrasi Tarzımıza (Tanım bana ait) ciddi zararlar verebilir sevgili okurlar. İzin verirseniz bu büyük tehlikenin savuşturulması için yeni baraj önerilerimi arz edeyim:

1. Ol da Görelim BarajuBaşka bir adayı önermeyen adayın başvurusu kabul edilmemeli, aday olabilmek için bir başka aday tarafından önerilme zorunluluğu getirilmeli ve her vilayete bir kişilik bağımsız aday kontenjanı tanınmalı

2. Niyet Barajı: Mebus adaylarını mülakata tabi tutacak bir İyi Niyet Komisyonu kurulmalı. Üyeler iktidar partisince atanmalı.

3. Uyarı Barajı: Mebus Adayları için katılımın zorunlu olacağı , Zincirbozan, Yassıada ve Ziverbey Köşkü gezisi düzenlenmeli.

4. Demokrasi Barajı: Seçimlerde açık oy gizli sayım ilkesine riayet edilmeli.

5. Kürsü Barajı: Vekiller Meclis kürsüsünde yapacakları yeminlerini ve konuşmalarını önceden bir banda kaydederek en yakın MGK'nin onayına sunmalı. Söz almak isteyen vekil, kürsüde bu onaylanmış bantların üzerine playback yapmalı. Sanskritçe yemin etme girişimi gibi olası aksiliklere karşı kürsünün hemen yanı başına bir polis karakolu kurulmalı.

6. Milli His İstismarı Barajı: Yeni vekillere, maaş, avanta, orman ve tuzla gelirlerini şehit ailelerine bağışlama şartı getirilmeli.

Melih Altınok: melihaltinok@birgun.net