Halit Çelenk Hukuk Ödülleri'ne başvurular devam ediyor: "Hem avukat hem yoldaş"
Nisa KÜÇÜK
Türkiye devrimci hareketinin önder isimlerinden Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının avukatı Halit Çelenk anısına verilen ‘Halit Çelenk Hukuk Ödülleri’ne başvurular devam ediyor. 10 Şubat’ta başvuru süresi sona erecek ödüller 5 Mayıs 2022’de sahiplerini bulacak.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Yönetim Kurulu üyeliği yapan Halit Çelenk, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idam edildiği sırasında yanlarında bulundu. Çelenk, 5 Mayıs 2011 günü 89 yaşındayken Ankara’da hayata gözlerini yumdu. Çelenk’in yaşama veda edişinin ardından 2015’ten bu yana ‘Halit Çelenk Hukuk Ödülleri’ veriliyor.
BAŞVURULAR BAŞLADI
Ocak 2019 ile 1 Şubat 2022 arasında basılmış veya henüz basılmamış yayın, tez veya her türlü diğer eserle hukuk ödülleri için başvuru yapılabilecek. Eserin kendisi, eserin sahibi hakkında tanıtım yazısı ve eser hakkında özet yazı 10 Şubat 2022 tarihine kadar kargo ile “Göreme Sokak No:8/4 Cinnah Caddesi Kavaklıdere/ Ankara” adresine iletilebilecek.
Serpil Güvenç
Çelenk’in kızı Serpil Güvenç, salgın nedeniyle ödül töreninin iki yıldır online yapıldığını, bu yıl yüz yüze yapmayı planladıklarını söyledi. 2022’de Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamının 50’nci yılı olacağını anımsatan Güvenç, “Babam sadece onları savunmadı onların savunduğu inançları da savundu. Savundukları arasında Denizler, Mahirler, Erdal Erenler vardı. Bu insanların hepsi ülkede sınıfsız, sömürüsüz sosyalist bir düzen istedi. Onlar paranın iktidarı yerine emekçi halkın iktidarını istediler bunun için mücadele ettiler ve katledildiler. Bu düşünceleri Halit Çelenk de paylaştığı için sadece avukatlık değil aynı zamanda yoldaşlık yaptı. Biz bu çerçevede Halit Çelenk’in hem yargıdaki duruşunu hem yaşamını hem de mücadelesini unutturmamak istiyoruz” dedi.
Çelenk, şunları dile getirdi: “12 Mart unutulan bir tarih ancak bu tarih şu anki neoliberal düzenin başlangıcı. 12 Mart muhtırasına parlamento kapatılmadığı için ‘yarı askeri’ diyorlar ama o askeri düzen bir sürü insanın işkence görmesine, ölmesine, idam edilmesine neden oldu. Bu, Mahirlerin arkadaşlarını kurtarmak için çıktıkları yolda Kızıldere’de katledilmesine yol açan bir düzendi. 12 Mart 12 Eylül’ün başıydı.”